Organ bağışı konusunda en büyük engel bilgi eksikliği

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Arslantaş, ülkemizde organ bağışı konusunda en büyük engelin, beyin ölümü konusundaki bilgi eksikliği olduğunu belirterek, "Beyin ölümü tüm beyin fonksiyonlarının...

Google Haberlere Abone ol
Organ bağışı konusunda en büyük engel bilgi eksikliği

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Arslantaş, ülkemizde organ bağışı konusunda en büyük engelin, beyin ölümü konusundaki bilgi eksikliği olduğunu belirterek, "Beyin ölümü tüm beyin fonksiyonlarının geri dönüşsüz bir şekilde kaybolması durumudur. Beyin ölümü gerçekleşmeyen hiçbir hastadan organ nakli yapılması mümkün değildir" diye belirtti.

Prof. Dr. Ali Arslantaş, Organ Bağışı Haftası dolayısıyla bilgilendirici bir açıklama yaptı. Arslantaş, organ bağışının bir insanın, sağlıklı organlarının ve dokularının başka birine nakledilmesine izin vermesi olduğunu belirtti. En sık nakil yapılan organların böbrek, karaciğer, kalp ve akciğer olmakla birlikte, bunların dışında cilt, koroner, kemik ve kemik iliği gibi dokuların naklinin yapıldığını anlatan Arslantaş, "Tüm dünyada bazı doku ve organlar canlı bağışçılardan (Donör) sağlanabiliyor olsa da yapılan nakil işlemlerinin çoğunda beyin ölümü gerçekleşmiş insanlara ait organ ve dokular kullanılmaktadır. Ülkemizde canlı bireylerden nakiller kadavraya oranla daha fazla yapılmaktadır. İdeal olan kadavra nakillerinin çok daha fazla yapılmasıdır. Söz konusu nakil işlemlerinde hastaya uygun donör bulmak kolay olmadığından, Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2015 yılından bu yana tüm dünya çapında 140.000’in üzerinde hasta kendisine uygun bir organ ya da doku bağışlayacak bir donör beklemektedir. 3-09 Kasım Organ Bağışı Haftası vesilesi ile sağlıklı tüm bireylerin organ bağışında bulunması için gerekli duyarlılığı göstermeliyiz. Bu hafta dolayısıyla Sağlık Bakanlığı tarafından tüm illerimizde açılan stantlarda organ bağışı formu doldurularak bağış yapılabilmektedir. Kişilere organlarını bağışladığını gösteren bir kart verilmektedir. Ancak ülkemizdeki yasalar, kişiler sağlıklı iken organlarını bağışlamış olsalar bile beyin ölümü gerçekleştiğinde 1. derece aile yakınlarının iznini gerektirmektedir. Bu nedenle organ bağışını sağlıklı iken yapan kişilerin bu bilgiyi aileleri ile paylaşmaları gerekir" diye belirtti.

Organ bağışı konusunda en büyük yanlış

Ülkemizde organ bağışı konusunda en büyük engelin, beyin ölümü konusundaki bilgi eksikliği olduğunu anlatan Prof. Dr. Ali Arslantaş, açıklamasını şöyle sürdürdü;

"Beyin ölümü tüm beyin fonksiyonlarının geri dönüşsüz bir şekilde kaybolması durumudur. Beyin ölümü gerçekleşmeyen hiçbir hastadan organ nakli yapılması mümkün değildir. Sağlıklı ve 18 yaşından büyük her birey organ bağışında bulunabilmektedir. Bir donörden böbrek, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas, kemik iliği, barsak ve deri gibi 8’den fazla organ ve dokuların naklinin yapılabileceği düşünüldüğünde, pek çok hastanın hayatının kurtarılabileceği ve yaşam kalitesinin artırılabileceği gibi bu hastaların eşlerinin, çocuklarının, ailelerinin ve sevenlerinin de hayatlarının daha kolay, mutlu ve sağlıklı olmasının sağlanabileceği unutulmamalıdır.”

Yorumlar