Arınç: Hizmet Hareketi'nin iyi niyetli faaliyetler yaptığına inanıyoruz

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Londra’da yaptığı bir konuşmada, Hizmet Hareketi’ni işaret ederek, “Kategorik olarak bu harekete karşı değiliz.

Google Haberlere Abone ol
Arınç: Hizmet Hareketi'nin iyi niyetli faaliyetler yaptığına inanıyoruz

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Londra’da yaptığı bir konuşmada, Hizmet Hareketi’ni işaret ederek, “Kategorik olarak bu harekete karşı değiliz.
Bunların iyi niyetle Türkiye içinde ve dışında faaliyetler gösterdiğini büyük kitle olarak hepimiz inanıyoruz.” dedi.

Arınç, AK Parti'nin '3 dönem kuralı'na ilişkin bir soruya ise “Allah’ın emri değil bu. O günkü konjektüre bakıp ona göre hareket edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

Başbakan Yardımcısı Arınç, Londra temasları çerçevesinde ünlü düşünce kuruluşu Chatham House’da bir konuşma yaptı. Arınç’ın konuşma yaptığı Chatham House binası önünde bir grup gösterici, İnternet yasası ve yolsuzlukları protesto etti.

“Türkiye’de Demokrasinin Geleceği: Algılar ve Gerçekler” başlıklı konuşmasında Arınç, ülkenin gelecekte daha fazla demokrasi, özgürlük ve insan haklarına sahip olacağını ileri sürdü. Seçim vaatleri arasında bulunan “yeni anayasayı” yapmakta başarılı olamadıkları itirafında bulunan Arınç, mevcut Anayasa'nın askeri darbe anayası olmasına rağmen 12 yıllık iktidarları döneminde özgürlükler konusunda ülkeyi çağ atlattıklarını savundu.

Yolsuzluklarla mücadelede hükümet olarak kararlı olduklarını ve bazı bakanların yolsuzluk iddiaları sebebiyle görevden alındığını anlatan Arınç, yargı ve emniyetteki bazı grupların yolsuzluk operasyonlarını hükümeti alaşağı etmek için yaptığını iddia etti.

Arınç sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu soruşturmayı yürüten bazı savcılarla emniyet içindeki bazı işbirliği içinde olanlar olayı farklı bir yöne çekmeye çalıştı. Kimsenin haberdar olmadığı konuları birlikte hazırlamışlar. Kanunsuz bir şekilde dinlemeler yapılmış. Bunlar 14 ay boyunca kanunsuz bir şekilde rapor haline getirilmiş. Dinlenen kişiye sonunda bir bilgi verilmemiş. Soruşturma esasa kaydedilmeden savcılık içerisinde yapılmış ve bir gün düğmeye basılmış. Bu bizim usulümüz içerisinde olağan bir uygulama değil. Bunun, şu veya bu şekilde, hükümeti düşürmeye, itibarsızlaştırmaya yönelik bir eylem olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine hükümetimiz elimizdeki imkanları kullanarak Adalet Bakanlığı aracılığıyla HSYK içerisinde bazı önlemler aldı ve HSYK’nın kendi özel kanununa bazı değişiklikler getiren bir kanun çıkardı. Emniyet içerisinde de tedbir alındı. Devletin görevlisinin hukuka aykırı bir şekilde farklı amaçlarla hareket ettiği ortaya çıktı. Onların da yerleri değiştirildi ve bu birlikteliği bozmaya yönelik bir takım idari tedbirler alındı.”

“Gülen Hareketi ile hükümetimiz arasında bir sıkıntı var.” diyen Arınç, tüm dünyada hareketin ideolojisinin bilindiğini ve Gülen’ enstitülerinin bile kurulduğu ülkeler olduğuna dikkat çekti.

Arınç, “Bu hareket etkili bir hareket. Okulları var, ekonomik gelişmişlik içerisindeler. Medya alanında çok güçlüler ve başarılılar. Son zamanlara kadar da siyasi noktada beraberliğimiz vardı. Yani parti olarak bizleri destekliyorlar. Aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşmesi, özgürlük yolunda attığımız adımlarla da bizimle birlikte hareket ediyorlardı.” dedi.

Arınç sözlerine şöyle devam etti; “Son olaylarda, şüphesiz bu çok geniş olan kitleyi itham etmiyoruz, ama bu kitlenin içerisinde bir kısım yargı ve emniyet mensupları başta olmak üzere, farklı amaçlarla bir takım işler yaptıkları ortaya çıktı. Bu çok üzülecek bir olaydır. Bu sebeple hükümetin alaşağı edilmesini, önümüzdeki seçimlere giderken hükümetin kolunun kanadının kırılmasını amaçlayan siyasi operasyon sebebiyle bugünlerde bir tartışma yaşıyoruz. Ben şahsen inanıyorum ki bu tartışma da kısa zamanda son bulacaktır. Çünkü o hareketin genelde bu tür olayları tasvip etmediğine inanıyorum. Şu andaki karşılıklı atışmalar, söz düelloları bir tarafa, ama temelde Türkiye sevdalılarının bu noktada tekrar buluşması beklenebilir.

Siyasi olarak bu seçimlerde bize zarar verir mi bu tartışmalar. Verebilir, vermeyebilir de.. Çünkü biz iki seçmenden birinin oyunu alan yüzde 50’lik bir iktidarız. Bu şu anda da geriye düşmüş durumda değil. Ama onların bir oyu bile bizim için değerli. İsteriz ki oy ve siyasi desteklerini tekrar bize versinler. Yaşadığımız olayları onların da anlayışla karşılayacağını ve bu noktada hükümetimizin tavrını destekleyeceklerini ümit ediyoruz. Kategorik olarak bu harekete karşı değiliz. Bunların iyi niyetle Türkiye içinde ve dışında faaliyetler gösterdiğini büyük kitle olarak hepimiz inanıyoruz.”
CİHAN

Yorumlar