Akaydın: Erdoğan'ın korku ve paniği yüzüne yansıyor
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaşadığı korku ve paniğin yüzüne yansıdığını söyledi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’ın yaşadığı korku ve paniğin yüzüne
yansıdığını söyledi.
Yerel seçim çalışmaları çerçevesinde Alanya'da sivil toplum
örgütleriyle bir araya gelen Akaydın, basın mensuplarının
sorularını cevaplandırdı. "Başbakan Erdoğan’ın son zamanlardaki
davranışlarını bir doktor gözüyle nasıl değerlendiriyorsunuz?"
sorusuna Akaydın, Başbakan'ı epeydir hiç iyi görmediğini belirtti.
Dünya tarihinde, egosu çok şişkin liderlerin yakın çevresindeki
insanların verdiği moralle çok yanlış yaptıklarının görüldüğü ifade
eden Akaydın, Erdoğan’ın da yanlışlıklarda boğulmuş bir görüntü
verdiğini söyledi.
Erdoğan’ın büyük bir korku ve panik içinde olduğunu ifade eden
Akaydın, bunun da yüzüne yansıdığını kaydetti. "Başbakan, kendini
sadece sandıktaki oylara bakarak aklandığını düşünüyorsa büyük bir
yanılgı içerisindedir." diyen Akaydın, "Kendi vicdanında kendini
aklayabiliyor mu? aklayamıyor mu?" diye sordu. Akaydın, insanın
önce yüreğinde, beyninde kendisini aklaması gerektiğini
söyledi.
AKP’li milletvekillerine seslenen Akaydın, "Yani siz bunu gerçekten
içinize sindirebiliyor musunuz bu ülkede yaşananları? Vicdanınızın
sesine bir bakın, vicdanınızı bir dinleyin. Yüreklerinize hitap
ediyorum.’ dediğini kaydeden Akaydın, bunların büyük çoğunluğunun
da sindiremediğinin farkında olduğunu belirtti. Akaydın, “Ama
şuanda büyük bir şaşkınlıkla yerel seçimi bekliyorlar. Onların bir
bölümü yerel seçimde yüzde 40’ın üstünde kalırsak herhalde aklanmış
oluruz vicdanlarında düşünüyorlar. Ama ben onların da kendi
vicdanlarının sesini dinleyerek karar vermeleri gerektiği
düşüncesindeyim.” şeklinde konuştu.
"HİÇ KİMSE PARALEL DEVLET YAPTI DİYE KOLAYCILIĞA SIĞINMASIN"
Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın ses kaytılarınan da
değinen Akaydın, bundan önce de birisi kendi partisinde, bir
kaçının da MHP’de olmak üzere bazı gizli kamera kayıtlarının
çıktığını, hiç kimsenin ‘Bunlar olmadı’ demediğini ifade etti.
Akaydın şöyle konuştu: "Ama Sayın Başbakan bunun birinci derecede
sorumlusu olduğu halde o devirde bunları ciddiye almadığı gibi
başına bu işler gelmiş siyasilerle politik arenada dalga geçti,
aşağıladı. Dolayısıyla ayıba ortak oldu. Aynı ayıp şimdi yine devam
ediyor. Bunun kimin yaptığını bilmiyoruz. Yani hiç kimse ‘paralel
devlet' yaptı’ diye bir kolaycılığa sığınmasın. Artık belli
konularda özellikle poliste, milli istihbaratta yanlış yapmaya
başladığınız zaman bu bir yerden kendiliğinden ortaya çıkar. Yani
zincir kopar. Bütün dünya ülkelerinde bu böyle olmuştur. Bu yöntemi
uygulayan hükümetlerin ayıbı çorap söküğü gibi çıkar ortaya. Bunu
geçmişte yazan köşe yazıları var. Beklenen birşeydi bu. Neticede
bunu yapan polisse polis, MİT’se MİT veya CIA ise CIA. Bir gün bu
bir patlar çorap söküğü gibi gider. Çünkü bu kadar giden
kalabalıkları kontrol edemezsiniz. Otonomi kazanır kendi kendine.
Aynı kanser hücresi gibi. Belki de çıkar karşılığı yaptıklarını
deşifre edebilirler. Ama bu yanlışlıkların içerisinde hükümetin
olduğu 7-8 bin kişinin dinlendiği, ama bunların hiç birinin ortaya
çıkarılamadığı hesabı var. Bunun hesabını bunca yıl veremiyorsa
Başbakan zımnen bunun ayıbını kendisi kabul etmek zorundadır diye
düşünüyorum."
"3 TANE SUÇ DUYURUM VAR AMA KİMİ KİME ŞİKAYET EDİYORSUN"
Antalya’da 5 yılda 3 önemli suç duyurusunda bulunduğunu kaydeden
Akaydın, bu suç duyurularının bir bölümünün sonuçlanmadığını
söyledi. Bir bölümünde savcının takipsizlik kararı aldığını ve
İçişleri Bakanlığı’na dosyayı havale ettiğini belirten Akaydın,
dosyanın İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından örtbas
edildiğini iddia etti. Akaydın konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bir
tane dava var yürüyen. O davada da Milletvekili zırhıyla elimine
edildi. Ama aklanan kimse yok davada. O dava devam ediyor. Ama
özellikle tramvay ihalesi dünyada kilometre maliyeti en yüksek
tramvay ihalesidir. Şuanda onun parasını Antalya halkı ödeyecek.
Daha ödenmedi. 150 milyon Euro borçluyuz. 10.5 kilometre hat 150
milyon Euro. Yani kilometre maliyeti 15 milyon Euro. Bugün AK
Partili belediyelere de soruyorum. Kaça mal ettiniz tramvaylarınız
diye? Kilometrede ortalama bugün 5 milyon Euro’dur. Dolayısıyla
tramvay ihalesini ben çok pahalı buluyorum. Ama kimi kime şikayet
edeceksin ki? Türkiye’de şikayet etmeniz gereken makamlarda artık
siyaseten ele geçirilmiş makamlar olduğu için sonuç alınmadığı
içinde bir şekilde imalı olarak ifade ediyorum."
CİHAN
Yorumlar