Eroğlu: Kapsamlı çözüme götürecek olan şey 'al-ver' kapsamını içeren süreçtir

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu kapsamlı çözüm müzakerelerinin uzun bir aradan sonra gecikmeli de olsa başlamasının memnuniyet verici olduğunu söyledi. Eroğlu, ortak açıklama metninin yoruma açık ve soyut ifadeler içerdiğini belirterek, "Böyle bir açıklamayla Kıbrıs sorununun çözüldüğünü düşünemeyiz. Bizi kapsamlı çözüme götürecek olan şey al-ver' kapsamını içeren bir süreçtir." dedi.

Derviş Eroğlu, Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ile görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde basına yaptığı açıklamada, bugün Ara Bölge'de Anastasiadis ve ekibi ile çok samimi bir ortamda görüşme yaptıklarını kaydetti. Kıbrıs Rum tarafında lider değişimi sebebiyle müzakerelere ara verildiğini dile getiren Derviş Eroğlu, buna karşın sürecin kaldığı yerden devam ettiğini aktardı. Bugünkü görüşme masasında daha önceden yapmış olduğu önerileri yeniden müzakere masasına yatırdığını aktaran Cumhurbaşkanı Eroğlu, ortak açıklama yoruma açık ve soyut ifadeler içerdiğini bu nedenle de böyle bir açıklamayla Kıbrıs sorununun çözüleceğini düşünmenin mümkün olmayacağını belirtti.

Kapsamlı çözüme götürecek olan şeyin karşılıklı 'al-ver' kapsamını içeren bir süreç olduğuna dikkat çeken Eroğlu, "Bu çerçevede bugün bizi adım adım çözüme götürecek tanımlanmış bir müzakere süreci önerdik. Ayrıca egemenlik iç vatandaşlık gibi konularda tarafların yapacağı somut önerilerle müzakere edilerek bu konuların sonuçlandırılması gerektiğine işaret ettik." diye konuştu.

Bugünkü görüşmede ek bir önerileri olduğunu bildiren Derviş Eroğlu, "Her iki müzakerecinin gelecek hafta Atina ve Ankara’ya yapılması planlanan ziyaretlerini gerçekleştirmelerini önerdik ama takdir edersiniz ki tarihin netleştirilmesi Türkiye ve Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’na bağlıdır. Ama biz bu önerimizi bugün gündeme getirdik. Öte yandan iki müzakerecinin süreci nasıl yapacağını detaylandırmalarını ve gerekli programlamayı yapmalarını önerdik. İki müzakereci bu hafta bir araya gelip adım adım bu sürecin programını hazırlayacaklar ve yapılandırılmış müzakereyi netleştireceğiz." şeklinde konuştu.

Kıbrıs sorununun yıllardan beri devam ettiğini hatırlatan Eroğlu, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından ortaya konulmuş olan önerileri Rum tarafının sürekli reddettiğini belirterek, bu kadar zamandan beri devam eden soruna artık uluslar arası camiadan bazı müdahalelerin olabileceğinin mümkün olduğunu ifade etti.

"MÜZAKERE MASASINA OTURMAKTAN MEMNUNUZ"

Buna karşın ortaya çıkan bir anlaşma metninin varlığına işaret eden Eroğlu, "Bu ortak açıklama metnini iki taraf da kabul etmiştir. Bu müzakerelerin başlaması için gerekli bir ortak açıklama metniydi. Mühim olan müzakerelerin başlamasıdır. Bir ortak açıklama metniyle Kıbrıs sorununa çözün bulunamaz. Çözümü müzakere masasında bulacağız ve bu nedenle müzakere masasına oturmuş olmaktan memnunuz. Çünkü ancak bu yolla sonuca ulaşabiliriz." açıklamalarında bulundu.

AKDENİZ'DEKİ İSRAİL TATBİKAT KONUSU

Basın açıklamasından sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Derviş Eroğlu, İsrail'in Güney Kıbrıs'taki askeri tatbikatı ile ilgili olarak da konuştu. Geçenlerde İsrail Büyükelçisi ile bu konuyu tartıştıklarını belirten Eroğlu, "İsrail Büyükelçisi'nin bize söylediği ;'biz bu tatbikatı Türkiye ile de yapıyorduk. Bizim hava sahamız sınırlı olduğu için Türkiye'yle de henüz yapamadığımıza göre biz hava sahasından faydalanıyoruz. Rumların jetleri yok ki ortak tatbikat yapalım' şeklinde cevap vermiştir." dedi.

AKDENİZ'DEKİ DOĞALGAZIN MÜZAKERE SÜRECİNİN BAŞLAMASINA KATKISI

Akdeniz'deki doğalgaz yataklarının müzakere sürecinin yeniden başlamasına etkisini de açıklayan Cumhurbaşkanı Eroğlu, söyle devam etti: " Doğalgaz konusunda elbette ilgilenenler var. Biz de ilgileniyoruz. Kıbrıs'ın etrafındaki denizlerde bulunacak her şey de bizim de hakkımız var. Bunu da Rum tarafı reddetmiyor. Ama bu çözüme neden olur mu? Rum'un uzlaşmazlığını mı arttırır daha uzlaşmacı bir tutum içerisinde mi girer bunu ancak müzakere masasında göreceğiz. Bizim temennimiz Kıbrıs'ta yaşayabilir kalıcı bir anlaşmanın olmasıdır. Biliyorsunuz bu doğalgaz sadece bizi değil Rumları da değil Amerika'yı, İsrail'i de, Akdeniz'de sınırı olan her ülkeyi ilgilendirir. Mühim olan bizim de haklarımızı içeren bir anlaşmanın gerçekleşmesidir." CİHAN