"Üniversiteler her şeyin özgürce konuşulduğu eğitim kurumları olmalıdır"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından yürütülmekte olan ve Hitit Üniversitesinin de destek verdiği, “Üniversite Öğrencilerinin Demokrasi ve İnsan Hakları Bilincini Geliştirme Projesi” kapsamında, OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür...

Google Haberlere Abone ol
"Üniversiteler her şeyin özgürce konuşulduğu eğitim kurumları olmalıdır"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından yürütülmekte olan ve Hitit Üniversitesinin de destek verdiği, “Üniversite Öğrencilerinin Demokrasi ve İnsan Hakları Bilincini Geliştirme Projesi” kapsamında, OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezinde bir panel düzenlendi. Panelde konuşan Dr. Veysel Dinler, "Üniversiteler toplumun bazı kesimlerini rahatsız edecek bile olsa, her şeyin konuşulduğu eğitim kurumları olmalıdır.” dedi.

OMÜ İktisat ve Siyaset Topluluğunun düzenlediği “Üniversitelerde Demokrasi ve İnsan Haklarıyla İlgili Olanaklar, Fırsatlar ve Sorunlar” başlıklı panelde; Hitit Üniversitesinden Prof. Dr. Mehmet Evkuran, Yrd. Doç. Dr. Hasan Hüseyin Doğan, Dr. Veysel Dinler panelist olarak yer aldılar. Panelin yöneticiliğini OMÜ öğretim üyesi Doç. Dr. Nuray Ertürk Keskin yaptı.

Panelin açılış konuşmasını İktisat ve Siyaset Topluluğu Başkanı Burak Sarı yaptı. Burak Sarı konuşmasında, “Geleceğin bireyleri olan öğrencilerin, gelenekçi toplum yapısından sıyrılıp, düşüncelerini özgürce ifade edebilecekleri üniversitelerde, demokrasi ve insan hakları bilincini kazanmaları demokratik bir toplum için büyük önem arz etmektedir. Demokrasi ve insan haklarının işlevselliği için üniversitelerin sadece kağıt üzerinde değil, akıllarda da özerkleşmesinin gerektiğine inanıyoruz.” dedi.

Proje Koordinatörü Doç. Dr. Ahmet Mutlu konuşmasında, “Bir yılını doldurmaya yaklaşmış, ‘Üniversite Öğrencilerinin Demokrasi ve İnsan Hakları Bilincini geliştirme Projesi’nde amaçladığımız şey, siz öğrencilerin demokrasi ve insan hakları adına düşünmeniz, bu konuda kaygı gütmeniz, sorumluluk hissetmenizdir.” diye konuştu.

Konuşmaların ardından panele geçildi. Panelde söz alan Prof. Dr. Mehmet Evkuran, “Demokrasi bir kültürdür” derken, “Daha şeffaf bir toplum inşa etmek için demokrasi kültürünün yükseltilmesi gerekiyor. Bunun için soran, sorgulayan, kendi varlığına değer veren, kendisiyle barışık bireyler ve öğrenciler yetiştirmemiz lazım.” diyerek öğrencilerden özellikle entelektüel kapasitelerini geliştirmelerini istedi.

“EĞİTİM HAKKI, HAK ARAMAYI ÖĞRETEN BİR HAKTIR”

Yrd. Doç. Dr. Hasan Hüseyin Doğan ise, demokratik hakların temellerinden biri olarak tanımladığı “eğitim hakkı” üzerinde durdu. Doğan, “Soran ve sorgulayan insanlara ihtiyacımız var, bu ancak eğitim hakkıyla mümkün olabilir. Eğitim hakkı hak aramayı öğreten bir haktır. Eğitim bir ülkenin her açıdan kalkınmasını sağlar. Kültür, uygarlık gibi tanımlarının hepsi eğitimden geçer. Özellikle de üniversiteler topluma ışık veren yapılardır. Üniversite bilim üretir, üniversite teknoloji üretir, üniversite topluma uygarlığı kazandırır. O bakımdan üniversitelerin özerk olabilmesi hayati önem taşımaktadır ve bir zorunluluktur.” dedi.

“BİLİM VE SANAT İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN BİR TEZAHÜRÜDÜR”

Panelin son konuşmasını Dr. Veysel Dinler yaptı. Dr. Dinler konuşmasında “sanatta ve bilimde özgürlük” kavramının üzerinde durdu. Dr. Dinler, “Bilim ve sanat düşündüğünüzde ifade özgürlüğünün bir tezahürüdür. Bilimde özgürlük önce her konuda araştırma hakkını kapsıyor. Daha sonra bu bilgileri yayma ve öğretme hakkını. İşte tam da bu noktada üniversiteler çok önemli bir fonksiyon yükleniyor. Üniversiteleri kurma hakkı da bu bilim özgürlüğünün içine giriyor. Peki, bilimde ve sanatta özgürlük sınırı nedir? Sınır insan onurunun çizgisidir. Yani sınır diğer insanların özgürlüğüdür. Üniversiteler ise toplumun bazı kesimlerini rahatsız edecek bile olsa, her şeyin konuşulduğu eğitim kurumları olmalıdır. Zaten üniversiteleri de ayrıcalıklı kılan budur.” şeklinde konuştu.

Panel öğrencilerin sorularının cevaplanması ve panelistlere teşekkür plaketlerinin sunulmasıyla sona erdi.

CİHAN

Yorumlar