Nefes tıkayıcı uyku apne sendromuna dikkat
Uzmanlar, horlamanın, tıkanmaya yatkın bir hava yolunun belirtisi olduğunu dile getirerek, gerçekte horlama sesinin daralmış hava yollarında vücudun fazlasıyla çaba harcayarak nefes almaya çalışmasından kaynaklandığını dile getiriyor.
Uzmanlar, horlamanın, tıkanmaya yatkın bir hava yolunun
belirtisi olduğunu dile getirerek, gerçekte horlama sesinin
daralmış hava yollarında vücudun fazlasıyla çaba harcayarak nefes
almaya çalışmasından kaynaklandığını dile getiriyor. Horlamanın,
her zaman masum olmadığını aktaran uzmanlar, bazen yaşamı bile
tehdit edebilen 'uyku apnesi' denilen tehlikeli bir hastalığın
belirtisi olabileceği ve dikkat edilmesi gerektiğini ifade
ediyor.
Tıkayıcı uyku apne sendromu ile ilgili açıklama yapan Acıbadem
Kayseri Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr.
Muammer Karagöz, “Apne, Yunanca’da 'nefessizlik' anlamına gelir.
Tıkayıcı Uyku Apne Sendromu uyku sırasında tekrar eden nefes
durmaları ile karakterize bir hastalıktır. Nefes durmaları
sırasında kandaki oksijen düzeyi azalır ve her apnenin ardından
saniyeler süren kısa bir uyanıklık dönemi olur. Apneler, gece
boyunca onlarca defa tekrarlayabilir. Bu şekilde her gece onlarca
defa hatta yüzlerce defa uyanan uyku apneli hastalar sık uyku
evrelerine geçemezler. Ertesi sabah yorgun uyanırlar. Şiddetli
horlama uyku apne sendromunun en sık görülen belirtilerinden
biridir. Horlama, bazen komşuların duyabileceği şiddette olabilir.
Horlamanın kısa aralıklarla kesilmesi, apnelerin varlığını
gösterir.” dedi.
Dr. Muammer Karagöz, uyku apneli kişilerin yaşadıklarını şöyle
sıraladı: "Sabahları yorgun uyanma, ağız kuruluğu, baş ağrısı,
gündüz aşırı uyku hali, kilo alma, depresyon, unutkanlık, dikkat
eksikliği, kolay sinirlenme, iş veriminde azalma, cinsel
isteksizlik, iktidarsızlık görülebilir." Uyku apnesinin neden
olduğu sorunları da aktaran Dr. Muammer Karagöz, bunlardan
birisinin uykuda ani ölüm olduğunu dile getirdi. Diğer sebepleri
beyin, damar tıkanıklıkları ve inme, uykuda kalp krizi ve kalp
damar hastalıkları, kalp yetersizliği, hipertansiyon, kalp ritim
bozukluğu, kalpten akciğere giden damarın hipertansiyonu (pulmoner
hipertansiyon), Diabetes Mellitus (şeker hastalığı)"
Dr. Muammer Karagöz, hastalığın nasıl tanımlandığı konusunda da şu
bilgileri verdi: “Uykuda solunum bozukluklarının tanısı
polisomnografi adı verilen bir uyku seti ile konur. Polisomnografi
ile uyku evreleri, uyku sırasında kaç kez nefes durması olduğu ve
uykunun nasıl etkilendiği, yine uykuyu bölen diğer durumlar
(periyodik bacak hareketi sendromu gibi) tespit edilir. Bir gecelik
uyku kaydının ardından konuyla ilgili doktorlar, testi yorumlar,
eğer apne varsa şiddetine göre en uygun tedaviyi belirtir. Tıkayıcı
uyku apne sendromunun tedavisi, hastanın yaşam stili ve hastalığın
ağırlığı göz önüne alınarak belirlenir. Tedavi, tıkanıklığa yol
açan nedenin ortadan kaldırılmasıyla sağlanır. Hastaya apne
esnasında devreye giren ve hava pompalayan CPAP cihazı
önerilmektedir. Fakat hastalar bu cihaza büyük oranda uyum
sağlayamamaktadırlar.”
CİHAN
Yorumlar