Maden şehitlerinin eşleri Sevgiler Günü'nde bir araya geldi
Zonguldak’ta eşlerini ve çocuklarını maden ocaklarındaki iş kazalarında yitiren vatandaşlar için Sevgi ve Dayanışma Günü’nde bir araya geldi.
Zonguldak’ta eşlerini ve çocuklarını maden ocaklarındaki iş
kazalarında yitiren vatandaşlar için Sevgi ve Dayanışma Günü’nde
bir araya geldi. Programa Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem
Akdemir, Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alabaş
ve çok sayıda davetli katıldı.
Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği(TMMOB)
Zonguldak İl Koordinasyon Kurulu Kadın Komisyonu tarafından maden
şehitlerinin yakınları için bir etkinlik düzenlendi. Madenci
yakınlarını TMMOB Zonguldak Şubesi’nde bir araya getiren TMMOB
Kadın Komisyonu Başkanı Nazmiye Uzun, “Bizler tüm dünyada
Sevgililer Günü olarak kabul gören 14 Şubat’ı farklı bir konseptte
kutlamak ve yaşatmak için ikinci kez bir araya geldik. Bugünü, genç
yaşta hayatlarını iş kazalarında kaybeden maden şehitlerimizin
gölgede kalan hayatları; yani eşleri, anne-babaları ve çocuklarına
destek olmak üzere sevgi ve dayanışma günü olarak kutluyoruz.
Bilindiği gibi yaygın olarak kömür üretiminin gerçekleştirildiği
ilimizde sıkça maden iş kazaları oluşmakta ve bu iş kazalarında çok
sayıda çalışan hayatını kaybetmektedir. İş kazalarında hayatını
kaybeden işçilerin ailelerine destek olmayı, insan onuruna yakışır
koşullarda çalışması noktasındaki talebimizi bu vesileyle
yineleyeceğiz.” dedi.
Geçtiğimiz yıl Kozlu’daki maden ocağında
vefat eden Ahmet Şeker’in annesi Havva Şeker de kendileri için acı
olan bugünde unutulmamalarının sevincini yaşadıklarını
kaydetti.
Programa 11 aylık torunu Elis ile katılan
Nurcan Ünal, “Eşim Ali Ünal, 31 yaşındayken 1996 yılında göçükte
öldü. 18 yıldır 2 çocuğumu büyüterek büyük sıkıntılar yaşadım. Bu
etkinlik bizim için anlamlı oldu.” şeklinde konuştu.
17 Mayıs 2010 tarihinde meydana gelen grizu
faciasında 56 yaşındaki eşi Mustafa Zoroğlu’nu kaybeden Emine
Zoroğlu(56), kendilerine sahip çıkılmamasına tepki gösterdi. Eşinin
vefatından sonra madende çalışan oğlunun işi bırakıp Rusya’ya
çalışmaya gittiğini anlatan Zoroğlu, “28 tane sorumlu, 30 tane cana
sahip çıkamadılar. Ben rahatsız olmama rağmen tek başıma kalıyorum.
Bir tane evladım var, çaresizlikten yurt dışına gitmek zorunda
kaldı. Babasının cenazesini görünce psikolojisi bozuldu. İlk okul
1. sınıfa giden torunumu bana bırakıp Rusya’ya gitmek zorunda
kaldı. Adalet yok. Ben çaresizim. Allah devlete zeval vermesin ama
28 zanlı elini kolunu sallayarak geziyor. Demek ki insanlar
sahipsiz. Yarın öbür gün bu çocuklar büyüyecek onlardan hesap
sormayacak mı?” diye konuştu.
Oğlu Muharrem Yapıcı’yı iş kazasında
kaybeden anne Necmiye Yapıcı ise şunları söyledi: “15 yıldan beri
gözyaşı döküyordum. Eşime ağlarken bu defa da 1 sene önce oğlum
ocakta şehit oldu. 7 yaşında torunum, babasına doyamadı. Benim
babam nerede, yeter artık gelsin diyor. Mezarlıktan çıkaralım
diyor. Çoluk çocuk her gün gözyaşı döküyoruz. Hani devlet bize
nasıl sahip çıkacaktı?” CİHAN
Yorumlar