'Erken Yaşta Evlilik Birimi’ kurulmuş olmak için kurulu, somut adım yok'

Eskişehir Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Pınar Çelik Arpacı, 'Çocuk Gelinler' ve 'Siirt'in Pervari ilçesinde 14 yaşındaki Kader Erten'in hayatını kaybetmesiyle ilgili' basında çıkan haberlerin veriliş tarzına tepki gösterdi. Arpacı, "Bu durumda, hukuki tanımı olan çocuk istismarı ya da toplumsal olgu olarak ‘çocuk evliliği’ gibi bir tanımlama kullanılması gerekir." dedi.

Türkiye'de her 100 evlilikten 8'inin 18 yaşın altında, yani çocuk yaşta gerçekleştiğini kaydeden Arpacı, "Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) bünyesinde kurulan ‘Erken Yaşta Evlilikler Birimi’, çocuk yaşta evlilikleri önlemeyi amaçlıyor. Ancak kurulduğu günden beri somut bir adım atmadığı gibi henüz tam olarak ne yapacağına dair bir yol haritası bile çizemiyor. Yani ülkemizdeki birçok kurum gibi ‘kurulmuş olmak’ için kurulu, öylece duruyor.” diye konuştu.

Eskişehir Barosu Kadın Hukuku Komisyonu adına açıklama yapan Başkan Avukat Pınar Çelik Arpacı, 'Çocuk Gelinler' ve "Siirt'in Pervari ilçesinde 14 yaşındaki Kader Erten'in hayatını kaybetmesiyle ilgili basında çıkan haberlerin veriliş tarzının yanlış olduğuna dikkat çekti. “Haber bültenleri yine bir kadın ölümünden bahsediyor. Bu kez haberi ana haber bültenlerine taşıyan kadının öldürülme şekli, öldükten sonra cebinden çıkan koruma kararı ya da dramatik hayat hikayesi değil.” diyen Avukat Arpacı, şöyle devam etti:

“Haber sunucusu: ‘Siirt’in Pervari ilçesine bağlı Düğümcüler köyünde, 11,5 yaşında imam nikâhıyla evlendirilen ve 12,5 yaşında anne olan 14 yaşındaki Kader Erten, erken doğumla dünyaya getirdiği ikinci bebeğinin ölümünün ardından, evinde tabancayla vurulmuş halde ölü bulundu.’ Kader’den ‘çocuk gelin’ diye bahsedilen haberin devamında düğününden görüntüler izletiliyor seyirciye. ‘Çocuk gelin’ diyorlar. 14 yaşında ölmüş mü? Öldürülmüş mü? Çocuktan gelin olur mu? İlk önce bu soruya cevap vermeli seyirciye. Cevabımız ‘hayır olmaz’ ise bu durumda ‘gelin’ kelimesinin pozitif anlamını bir kenara bırakıp, bu durumun hukuki tanımı olan çocuk istismarından bahsetmeliyiz. Ya da bir toplumsal olgu olarak ‘çocuk evliliği’ gibi bir tanımlama kullanmalıyız.”

Avukat Arpacı, bir başka ayrıntıya daha dikkat çekerek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de her 100 evlilikten 8’inin, 18 yaşın altında, yani çocuk yaşta gerçekleştiğini aktardı. Avukat Arpacı, “Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) bünyesinde kurulan ‘Erken Yaşta Evlilikler Birimi’, çocuk yaşta evlilikleri önlemeyi amaçlıyor. Ancak kurulduğu günden beri somut bir adım atmadığı gibi henüz tam olarak ne yapacağına dair bir yol haritası bile çizemiyor. Yani ülkemizdeki birçok kurum gibi ‘kurulmuş olmak’ için kurulu, öylece duruyor. Bu birim küçük Kader’in kaderini değiştirebilir miydi? Ya da henüz 11,5 yaşında olan Kader’in sınıftaki boş sırası Milli Eğitimimiz tarafından fark edilemez miydi?“ diye konuştu.


CİHAN