Demirtaş: "Denokratik Özerklik İnşa Etmeliyiz"
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bundan sonra asıl inşa edilecek olanın demokratik özeklik olduğunu söyledi.
Demirtaş, "Belediyelerimiz artık bunun fiilen hayata geçirilmesi
aşamasına geçmiştir. Burada kendi anadillerimizle Kürtçe'nin,
Arapça'nın lehçeleriyle, Ermenice, Süryanice ile bu toplum artık
kendi diliyle hizmet almanın aşamasına geldi. Biz bunları devletten
beklemeyeceğiz. Ders kitaplarımızı kendimiz basacağız" dedi.
DEMOKRATİK ÖZERKLİK
Diyarbakır'da Büyükşehir Belediyesi'nin kültür merkezi, katlı
otopark, köprünün de aralarında bulunduğu toplu temel atma törenine
katılan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP'li belediyelerin
yolsuzluk, rüşvet meselesinin en hassas konuları olduğunu ve hiç
bir belediye başkanıyla bu iddiada bulunulamayacağını söyledi.
Demirtaş, "Burada asıl inşa edilecek şey kültür merkezleri değil,
asıl inşa edilecek şey demokratik özerkliktir. Halkın kendini
yönetebilme anlayışı, mekanizması, sistemidir. Belediyelerimiz
artık bunun fiilen hayata geçirilmesi aşamasına geçmiştir. Burada
kendi anadillerimizle Kürtçe'nin, Arapça'nın lehçeleriyle,
Ermenice, Süryanice ile bu toplum artık kendi diliyle hizmet
almanın aşamasına geldi. Biz bunları devletten beklemeyeceğiz. Ders
kitaplarımızı kendimiz basacağız. Her dilde matematik kitabımız da
olacak, coğrafya kitabımız da, çocuklarımıza bizler kendi
imkanlarımızla eğitim vereceğiz. Biz devleti beklememek zorunda
değiliz. AKP'nin bu konuda insafını, vicdanını beklemek zorunda
değiliz. Yapacağımız iş anayasaya, yasalara aykırı bir işte
değildir. Son derece meşru haklı temellere dayanan bir halkın
kendini yönetme kendi diliyle, kültürüne yaşama hakkına sahip çıkma
meselesidir. İşte BDP'li belediyeler bütün bu hizmetleri her yerde
hayata geçirecektir" dedi.
ÖCALAN POSTERİNİN SÖKÜLMESİNE TEPKİ
Demirtaş, Diyarbakır'da dün partileri tarafından asılan ve mahkeme
kararıyla kaldırılan Abdullah Öcalan posterlerine de değinerek, BDP
olarak çözüm sürecini ciddiyetle yürüttüklerini dile getirdi.
Demirtaş, Öcalan'ın bu süreçte üzerine düşen sorumlulukları yerine
getirdiğini belirterek, şöyle dedi; "Ama bizim bu kadar barış
sevdalısı, barış yanlısı tutumumuza rağmen birileri çıkıp bu barış
sürecini bahane edip, barış şemsiyesi altında partimizin
değerlerine saldırtmasına göz yumacağımız sanılıyorsa onlarda
yanılırlar. Bugün Diyarbakır'da başkan Apo'nun bilbordlarda asılı
fotoğraflarını büyük bir hevesle hukuk dışı bir kararla oradan
söküp alan zihniyet sanmasın ki başkan Apo'yu Kürt halkının ya da
Amed'lilerinin yüreğinden ve beyninden söküp alabildiler. Bu
hukuksuz kararı tanımadığımızı, bu hukuksuz yaklaşımı kabul
etmeyeceğimizi de bilsinler. Bir halkın önder olarak gördüğü
şahsiyetin bilbordlardaki resimlerini bu şekilde pervasızca söküp
alanlar bilsinler ki ,kendinsin çağrısı sayesinde bir yıldır bu
topraklarda kan dökülmüyor. İnsan ölmüyor, kendinsin bu konudaki
sağduyusu sayesinde bugün artık buralarda silah sesleri duyulmuyor.
Çok şükür ki artık savaş en azından bu dağlarda, şehirlerde
yaşanmıyor. Bu onun yaptığı çağrı sayesindedir. Eğer barışa
saygınız varsa barışın mimarına da saygınızın olması lazım başka
türlü mesafe kat edilmez."
Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ın televizyonları aramasına da değindiği
konuşmasında, "Bir Başbakan bir gazeteyi aradığını rahatlıkla
yüzünde en ufak bir pişmanlık ya da utanç ifadesi olmadan
rahatlıkla ifade edebiliyor. Ne var canım bunda diyebiliyor. Onu
aradım ama sizin patronlarınıza da geçmişte aradım diyor. Bütün
gazeteleri aradım diyor. Yani bu konuda halka karşı bir öz
eleştiri, bir özür medyaya karşı en azından bir pişmanlık belirtmek
yerine büyük b,ir pişkinlikle bunu savunabiliyor. Özellikle genel
yayın yönetmenleri ve üst düzey medya yöneticileri açısından ifade
ediyorum. Başbakan'ın bu ifadesi karşısında ya onurumu korumak için
istifa ederdim ya da isyan ederdim" dedi.
BİRLİKTE HAREKET ETTİLER
Demirtaş, paralel devlet iddialarına yönelik soruşturma
başlatılması gerektiğini belirterek, şöyle dedi:
"Paralele devlet dediğiniz içinde cemaatinde bulunduğu yapı, Ak
Parti'yle ortak iş tutan partidir. Paralel yapıyla ilgili bir
soruşturma açmadık diyor. 50 gündür paralel devleti her yerde
şikayet ediyor. Öbürü diyor Pelsilvanya'da çete başıdır, örgüt
lideridir diyor. Bunlar emniyet, istihbarat içinde çete kurdular.
Bunlar komplolar kurdular, insanları haksız yere tutukladılar deyip
bütün bunları Başbakan olarak kendisi iddia ve itiraf ediyor. Ama
bütün bu ciddi anayasal suçlara karşı tek bir soruşturma açma
ihtiyacı dahi duymuyor. Burada bir arkadaşımız şimdi slogan atsa
ona acilen soruşturma açıyorsunuz. Bir çete var, Türkiye'de derin
bir devlet oluşturmuş ve büyük suçlar işlemiş diyorsunuz ama bir
soruşturma açma ihtimali bile ufukta yok. Bunu nasıl
açıklayabilirisiniz? Neden açılmıyor soruşturma? Neden hiçbir savcı
paralele yapıyla ilgili soruşturma, elindeki bilgi ve belgeleri
davaya dönüştürmüyor. Çünkü o paralele yapı denen organizasyonun
içerisinde AKP'nin bütün yöneticileri de var. Bu zamana kadar
dershaneler vesilesiyle cemaat AKP arasındaki ortaklık bitmeden
önceki bütün sürelerde yani geçen 11 yıl içerisinde Fettullah
yapısıyla AKP yapısı birlikte hareket ettiler."
Demirtaş, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a eleştirilerde bulunup,
"Senin de saltanatın ömür boyu devam etmez elbet bir gün o koltuğu
kaybedeceksin. İnşallah en yakın zamanda da kaybedeceksin. Senin
yerine biz gelirsek, bizler HDP ve BDP yönetimi olarak bizler
gelirsek ilk icraat olarak söz veriyoruz bunun hesabını sizden
soracağız. Kutulara, kasalara doldurduğunuz insanları aç, perişan
yollarda barış için yürürken, gazıyla, copuyla, panzeriyle,
tankıyla, topuyla işkence zulüm yaptığınız bu emekçi halkın hakkını
sizden soracağız. İlk icraatımız bu olacak. Sende bunu bildiğin
için korkuyorsun. Ama korkunun ecele faydası yoktur. O gün gelecek
sizler bu halka hesap vereceksiniz. Hem hakka hem halka hesap
vereceksiniz bundan kaçış yoktur. Sadece kendinizi kurtaracak bir
yasa henüz icat edilmemiştir. İsteğiniz kadar yasa çıkarın. Barış
için tek bir yasaya bile tek bir yönetmenliğe bile yanaşmazken
parlamentoda gece gündüz kendinizi koruma yasaları çıkarırken siz
bunun hesabını elbet halka vereceksiniz. Bunun ilk adımı 30
Mart'tır." dedi.
BAYDEMİR VEDA ETTİ
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, BDP'nin
Şanlıurfa Belediye Başkan adayı olmasının ardından törende veda
konuşması yaptı. Baydemir, "İlk defa aileme ve yakın akrabalarıma
huzurunuzda teşekkür ediyorum 10 yıllık zaman dilimi içerisinde tek
bir Allah'ın kulundan akrabalarımdan hiç kimse belediyenin
olanaklarından istifade etmek için belediyenin kapısına
gelemediler. Hem beni hem de siyasetimi dara koymadılar. Ülkenin içerisinde
bulunduğu tabloya baktığımızda bunun ne kadar kıymetli bir şey
olduğunu bir kez daha idrak ettim. Bu konuda da anlımız aktır, bu
siyasetinde Türkiye siyasetine model olma özelliklerinden bir tanesidir.
Eşime ve çocuklarıma teşekkür ediyorum kendilerini 10 yıldır her
yoldaşımın yaptığı gibi ihmal ettik. Haklarını da helal etmelerini
diliyorum" dedi.
Yorumlar