İbni Sina
İbni Sina, 980 yılında Özbekistan'ın Afşana şehrinden doğmuş, çok yönlü bir filozof ve hekimdir. Müslüman ilim adamlarının başında gelen İbni Sina, felsefe ve tıp başta olmak üzere toplamda 200 eser bırakmıştır.
Google Haberlere Abone ol
İbni Sina, 980 yılında Özbekistan'ın Afşana
şehrinden doğmuş, çok yönlü bir filozof ve hekimdir. Müslüman ilim
adamlarının başında gelen İbni Sina, felsefe ve tıp başta
olmak üzere toplamda 200 eser bırakmıştır. Orta Çağ'daki Modern
Bilimin kurucusu olarak da ifade edilen İbni
Sina, doktorların önderi "Büyük Üstad" olarak da
bilinmektedir. Tıp alanında 7 asır boyunca okutulan Kanun fi't Tıb
yani Tıbbın Kanunu kitabı İbni Sina'nın eseridir. Bu eser 17.
yüzyılın ortalarına kadar Avrupa'da tıp derslerinde temel kitap
olarak okutulmuştur. İbni Sina sadece eserleri ile değil,
aynı zamanda makale tarzı kısa yazıları ile de adından söz
ettirmiştir. Birçok konu üzerine 450'den fazla makale yazmıştır.
Bunlardan ancak 250 kadarı günümüze ulaşabilmiştir. Bu kalan
yazıların içerisinden yine 150'si felsefe, 40 ise tıp alanında
yazılmıştır. İbni Sina'nın çalışmaları sadece tıp ve
felsefe ile sınırlı kalmamıştır. Natili ve İsmail Zahit'ten ders
aldığı dönem sonrasında geometri, mantık, fıkıh, doğa bilim, sarf
ve nahiv gibi alanlarla da ilgilenmiştir. Farabi'nin eserlerinden
de faydalanan İbni Sina, el-İbane's eserini inceleyerek
Aristo'nun metafiziğini öğrenmiştir. Bu sayede hastalanan Buhara
prensini iyi etmek için yeni bir tedavi yöntemi bulmuştur. Yaşadığı
dönem içerisinde, tüm Yunan filozoflarının eserlerini ve
Anadolu'daki doğacıların eserlerini
incelemiştir. Kısaca İbni Sina'nın
Hayatı 980 yılında Özbekistan'da dünyaya
gelen İbni Sina'nın babası Samani İmparatorluğu'nun önemli
bilim adamlarından Abdullah bin Sina'dır. Buhara'da eğitim
gören İbni Sina, çocukluğunda zekası ve hafızası ile
dikkat çeken birisi olmuştur. Bu özelliği sayesinde daha 14 yaşında
iken öğretmenlerini dahi geçmeyi başarmıştır. Eğitiminde hızlı bir
gelişme kaydeden İbni Sina 19 yaşında doktor ünvanı
almıştır. İbni Sina bu vasfa sahip olduktan sonra para
almadan herkesi tedavi etmeye başlamıştır. 20 yaşındayken
babası kaybeden İbni Sina, 10004 yılında Samani
Hanedanı'nın da yıkılması nedeniyle batıya göç etmiştir. Bu sırada
kendisine teklifte bulunan Gazneli Mahmud'un teklifini de geri
çevirmiştir. Bir süre Ürgenç'te bulunan İbni Sina Merv,
Horasan ve Nişabur şehirlerini de dolaşarak araştırmalar yapmıştır.
Bu süre içerisinde ağır bir şekilde hastalanan İbni
Sina Gorgan'da bulunan bir arkadaşının yanına yerleşerek
burada bir süre astronomi ve mantık dersleri vermiştir. Bir süre
burada çalıştıktan sonra Rey ve Kazvin'e gitmiştir. Bu yerlerden
sonra İsfahan'a yerleşen İbni Sina İsfahan valisinin
yanında çalışmalarını sürdürmüştür. Bu sırada savaş nedeniyle
Hamadan emirinin eline esir düşen İbni Sina, bir süre
hapis kalmıştır. Savaş bittikten sonra da Hamadan emirine hizmet
etmek zorunda kalan İbni Sina, fazla sürmeden kardeşi,
iyi bir öğrencisi ve iki köleyle birlikte şehirden kaçarak yeniden
İsfahan'a dönmüştür. Tüm bu yaşananlar
sonrasında İbni Sina 12 yıl Ebu Cafer'in yanında
doktorluk ve bilim adamlığı yapmıştır. Bazı savaşlara dahi
katılmıştır. Kaldığı bu süre içerisinde edebiyat ve filoloji ile
ilgili de çalışmalar yapmıştır. Hamadan'a düzenlenen bir sefer
sırasında ağır şekilde rahatsızlanan İbni Sina, bu
hastalık nedeniyle hayatını kaybetmiştir. 57 yaşında ölen İbni
Sina'nın mezarı Hamadan'da bulunmaktadır. İbni
Sina'nın Yaptığı Bilimsel Çalışmalar
- Metafizik: İbni Sina metafiziği "vücudu mutlak" olarak tanımlamıştır. Metafiziğin temelini Allah ile yüce varlıkların oluşturduğunu söylemiştir. Ona göre vücut yani var olan şey üçe ayrılmaktadır. Bunlar olası varlık, zorunlu varlık ve gerekli olan varlıktır. İbni Sina tüm bunlara dayanarak Allah'ı "Vacibül Vücud" yani varlığı zorunlu olan şeklinde ifade etmiştir.
- Akıl: İbni Sina akıl konusunda Farabi ve Aristo'dan farklı bir yorumda bulunmuştur. İbni Sina'ya göre beş çeşit akıl bulunmaktadır. Bunlar; açık yani bilebilen akıl; bilmeyi, anlamayı sağlayan akıl; kutsi yani ek yüksek aşamadaki akıl; kendisine verilenleri algılayan akıl; kazanılan bilgileri kavrayan akıl olmaktadır. İbni Sina bu teoriyi oluştururken Eflatun ve Aristo'nun fikirlerinin sentezini yaparak bir sonuca varmıştır.
- Ruhbilim: İbni Sina ruhbilim hakkında "metafizik ve fizik arasında bağlantı kurulabilen bir bilgi alanıdır" şeklinde yorum yapmıştır. İbni Sina'ya göre ruhbilim üç ana kısma ayrılmaktadır. Bunlar; tasaavuf, akıl ruhbilimi ve deneysel ruhbilimdir. İbni Sina insanların müzikle dahi tedai edilebileceğini savunmuştur ve bu yöntem üzerine çalışmalar yapmıştır.
- Bilimleri sınıflandırma: İbni Sina bilimleri madde ve biçim ilişkisine göre üç sınıfa ayırmıştır. Bunlar; doğa bilimleri, metafizik ve mantık olarak ifade edilmektedir.
- El-Kanun fi't Tıp: Tıpta Kanun olarak bilinen bu eser, tıp ile ilgi o zamanda var olan tüm bilgileri içerisine almaktadır. Orta Çağ'da Batı'da 400 yıl boyunca ders kitabı yerine okutulmuştur.
- Kitabü'l-Necat: Metafizik ile ilgili bilgilerin yer aldığı özet bir eser niteliğindedir. Kurtuluş Kitabı olarak bilinmektedir.
- Risale fi-İlmü'l-Ahlak: Ahlak ile ilgili bilgilerin yer aldığı bir kitapcıktır.
- İşarat ve'l-Tembihat
- Kitabü'ş-Şifa: Matematik, mantık, fizik ve metafizik ile ilgili konuların yer aldığı geniş kapsamlı (10 ciltlik) bir eserdir. Farklı dönemlerde sıkça Latince'ye çevrilmiştir.
Yorumlar