Erdoğan: Baykal ve MHP'ye kurulan kaset tuzağının arkasında paralel yapı var
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'ın görevine son vermesine ve MHP'deki üst düzey isimlerin siyaseti bırakmasına neden olan kaset şantajlarının arkasında 'paralel yapı olduğunu' iddia etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP eski Genel Başkanı Deniz
Baykal'ın görevine son vermesine ve MHP'deki üst düzey isimlerin
siyaseti bırakmasına neden olan kaset şantajlarının arkasında
'paralel yapı olduğunu' iddia etti. AK Parti Grup Toplantısı'nda
konuşan Erdoğan, "CHP'nin gizli görüntü kayıtları ile nasıl
şekillendiğini sayın Baykal'ın nasıl gönderildiğini tüm millet açık
şekilde gördü. Bu oyunun arkasında da paralel yapı vardı, bunu
bugün burada ben ilan ediyorum." dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de AK Parti Grup Toplantısı'nda
yaptığı konuşmada paralel devlet iddialarını sürdürdü. Cumhuriyet
tarihinde hatta yüzlerce asırlık tarihimizde millet iradesinin ilk
kez bu ölçüde karar süreçlerine AK Parti döneminde yansıdığını
savunan Erdoğan, "Tarihte ilk kez milli irade bu kadar güçlenmiş
millet bu kadar karar süreçlerine hakim duruma yükselmiştir. AK
Parti'nin dik duruşu sayesinde millet tarihinde ilk kez bu ölçüde
devleti ile buluşmuş devlet ile kucaklaşmış ilk kez bu ölçüde
iradenin sözün mührün kendisinde olduğunu hissetmiştir. Bu durum
birileri için elbette yenilir yutulur bir durum değildir.
Asırlardır ötelenen itilen insan yerine konulmayan hali hatırı
sorulmayan fikrine hissiyatına kararına başvurulmayan millet ilk
kez AK Parti döneminde tam anlamıyla iktidar haline gelmiştir. Bu
durumu birileri içine sindirememiştir. Oysa geçmiş çok güzeldi. 11
yıl öncesine kadar hükümetleri sermaye kuruyor sermaye yıkıyordu.
11 yıl öncesine kadar medya bu ülkede hükümetlerin bile üzerinde
fonksiyon icra ediyordu. Millet kaybediyor bir avuç mutlu zümre
kazandıkça kazanıyordu. İşte biz bu çarkı bozduk. Bu kirli çarkın
dişlilerini kırdık. Bu kara düzeni bu istikrarsız tezgahı biz
altüst ettik. Elbette bunu kabullenemiyor hazmedemiyorlar."
dedi.
'BUNLAR SENİN DİRİNİ DEĞİL ÖLÜNÜ SEVDİLER'
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Senin evladın eksi 40 derecede
Cudi dağının eteklerinde terörle mücadele ederken, kahramanca şehit
olmuş, sen zannediyor musun ki bunların umurundadır? Senin derdinle
bunlar hiçbir zaman dertlenmediler, senin meseleni mesele
yapmadılar. Gözyaşını görmediler, yüreğindeki yangını hiçbir zaman
hissetmediler. Bunlar senin dirini değil ölünü sevdiler. Bunu
sadece AK Partililere değil, CHP, MHP, BDP'ye diğer tüm siyasi
partilere gönül verenlere Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Roman, Laz,
Çerkez ne kadar etnik unsur varsa sağcısına solcusuna hepsine
söylüyorum. Bu ülkede artık iktidarları siz belirliyorsunuz. Bir
yerlerden talimatla değil siz, bu milletin evlatları belirliyor. Bu
ülkede kararları artık siz veriyorsunuz, milletim veriyor. Bundan
rahatsız oluyorlar. Siz sandıkta ne derseniz o oluyor. Artık bu
ülkeyi idare fırkası değil sizler idare ediyorsunuz. Bundan
rahatsız oluyorlar. Her meselenin çözüm yeri TBMM'dir. Fakat
birileri çıkıyor 'e siz çoğunluksunuz ama azınlığa
zulmediyorsunuz'. Azınlığın güvencesi biz olduk. Bugüne kadar
azınlığa bu ülkede hiçbir zaman hakları verilmedi. Biz onların
haklarını da güvence altına aldık. Az oy alan siyasi partileri
söylüyorsan onların bu dönemde yaptıklarını hiçbir dönemde
muhalefette olanlar yapmadılar yapamadılar. Ama bu dönemde
yaptılar. Bu ülkenin başbakanını kalkıp iktidarını kalkıp Batı'ya
gidip şikayet edecek kadar bunlar alçaldılar. Burada parlamentoda
yaptıklarınız yetmiyor mu gidip Batı'ya ne anlatıyorsunuz? Batının
hangi ülkesinde muhalefet Türkiye'ye gelip de kendi iktidarlarını
şikayet etti? Bunu duydunuz mu? Onlar yeri geldiğinde her türlü
dayanışmayı yaparlar. Ama ülkemizde böyle dayanışmayı göremezsiniz
tam aksine atılacak her türlü olumlu adımın karşısında
olmuşlardır." şeklinde konuştu.
'BU ÜLKE ARTIK FAİZ LOBİSİ VAİZ LOBİSİ SERMAYE LOBİSİ TARAFINDAN
İDARE EDİLEMEZ'
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ülke artık kapalı kapılar
arkasında yapılan toplantılarla yönetilemez. Bu ülke artık faiz
lobisi vaiz lobisi sermaye lobisi tarafından idare edilemez. Kimin
ne meselesi varsa bunu Türkiye'de görmelidir. Kimin ne meselesi
varsa bunu sandıkta görmelidir. Türkiye dışarıdan yönetilecek bir
ülke değildir. Bunlar tarih oldu artık. Buyursun siyasetle o
meseleyi çözmenin mücadelesini gelsinler Türkiye'de versinler. 30
Mart öncesinde siyaset dışı yöntemlerin kullanıldığı bir saldırıya
karşı mücadele veriyoruz. Bu saldırıda bir kısım yargı
kullanılıyor, bir kısım emniyet güçlerimiz de kullanıyor. Fakat bu
saldırıda ses kayıtları ortam dinlemeleri görüntüler kullanılıyor.
Bu saldırıda kara propaganda kullanılıyor. En önemlisi de bu
saldırıda devlete paralel yapı kullanılıyor. Bizim karşımıza mertçe
siyaset meydanında çıkmıyorlar. Bunların hesaplarını sandıkta
görmek gibi bir dertleri yok. Çünkü milletle aynı dili
kullanmıyorlar. Milletle aynı yolda yürümüyor, aynı istikamete
bakmıyorlar. Millet bunların arkasında değil millet bunların
karşısında. Bunu bildikleri için de sandığa ne siyasete
yaklaşmıyorlar. 17 Aralık'tan sonraki mücadelemizi yeni istiklal
mücadelesi olarak ilan ettik. 17 Aralık saldırısı sadece AK
Parti'ye sadece hükümete yönelik bir saldırı değildir. Millete,
ülkemize, yeni Türkiye'ye Türkiye'nin tüm kazanımlarına yönelik bir
saldırıdır. 17 Aralık saldırısı sadece bir yıkım projesidir. Sadece
ve sadece yıkmanın peşindeler. Ama yapmak gibi bir dertleri yok,
hedefleri yok. AK Parti gitsin diyorlar hükümet gitsin diyorlar. AK
Parti'nin hükümetin yerine eski Türkiye'de olduğu gibi kaosu
belirsizliği istikrarsızlığı yoksulluğu, yolsuzluğu, yasakları
öneriyorlar. Milletin devre dışı olduğu idare fırkasını memleketi
idare ettiği ve hep belli kesimlerin kazandığı bir Türkiye özlemi
içinde her türlü ahlaksız saldırı ile üzerimize geliyorlar."
'KASET KOMPLOLARI PARALEL YAPININ İŞİ'
CHP'nin ve MHP'nin iradelerine bu süreçte çok açık bir şekilde
ipotek konulduğunu iddia eden Başbakan Erdoğan, "Gizli görüntü, ses
kayıtları CHP'yi de MHP'yi de esir almıştır. CHP'nin gizli görüntü
kayıtları ile nasıl şekillendiğini sayın Baykal'ın nasıl
gönderildiğini tüm millet açık şekilde gördü. Bu oyunun arkasında
da paralel yapı vardı, bunu bugün burada ben ilan ediyorum. Şimdi
onlar düşünsünler. Şimdi onlar paralel yapı ile irtibat kursunlar,
o dostlarıyla 'ya nasıl ortaya çıkardınız nasıl böyle bir şey
yaptınız' diye onlara sorsunlar. İşte o şekillenme devam ediyor.
İşte o şekillenme CHP'de aday belirleme sürecinde kendisini çok net
biçimde hissettiriyor. Yolsuzluktan ihraç ettiklerini aday
yapıyorlar. Birçok şehirde dünya görüşlerini paylaşmadıklarını aday
gösteriyorlar. Yıllarca hakaret ettikleri en ağır ifadelerle
yüklendikleri paralel yapının yedeğinde uçuruma ilerliyorlar."
ifadelerini kullandı.
Bu mesele sadece bir AK Parti meselesi değil bir Türkiye meselesi
olduğunu dile getiren Erdoğan, "CHP ve MHP bu gizli yapının
oyuncağı haline gelebilir ama biz gelmedik, gelemeyeceğiz. Biz
irademizi asla sinsi yapılara teslim etmedik ve etmeyiz,
etmeyeceğiz. Biz üzerimizde kutsal bir emanet olarak taşıdığımız
milli iradeyi, ipi uluslararası çevrelerin elinde olan paralel
yapıya asla peşkeş çekmeyeceğiz. Hodri meydan. Ellerinden geleni
yapsınlar. Ellerinde hangi kirli araç varsa kullansınlar. Çiğ
yemedik ki karnımız ağrısın. Abdestimizden şüphemiz yok ki
namazımızdan şüphemiz olsun." dedi.
MERSİN'DE DİNLEME İDDİALARI
Erdoğan ardından Mersin'de dinleme yapıldığına dair yeni iddiaları
gündeme getirdi: "Mersin'de validen belediye başkanına, AK Parti il
başkanlığından, MHP ve CHP'ye bütün partiler dinlenmiş ve bunlar
kaydedilmiş. Sadece benim değil, sadece cumhurbaşkanımızın değil,
bakanların, milletvekillerinin, bürokratların, sanatçıların,
gazetecilerin görüşmeleri dinlenmiş. Bunlar şantaj amacıyla
kullanılmış. Sen iş adamı mısın, bak şunu şunu yap yapmadığın
takdirde arkadan bu geliyor. Sıkıysa yapma. Çünkü kendilerine
güveni yok. CHP, MHP çıkıyor sen hükümetsin gereğini yap diyor.
Peki ben soruyorum o zaman HSYK ile anayasa değişikliğine neden
yanaşmadınız? HSYK yasası ile ilgili neden o kadar gürültü
kopardınız? Paralel yapı ile ilgili ağzınızı neden ağzınızı bıçak
bile açmıyor? İnternetle ilgili yaptığımızı düzenlemelere neden
destek vermiyorsunuz da karşı geliyorsunuz?"
İNTERNET DÜZENLEMELERİNİ SAVUNDU: SİBER ZORBALIK
Erdoğan, konuşmasında internet düzenlemelerini de savundu:
"İnternet yasası işte bu. Paralel yapıyı bu dinlemeleri, izlemeleri
ortam dinlemelerini bütün bunları çökertmeye yöneliktir neden
yanında durmuyorsunuz. Hükümet gereğini yapıyor ve yapacak. Ama siz
neden uzakta duruyorsunuz? Önce bunu bir açıklayın. Sizi kimin
neyle tehdit ettiğini açıklayın. Biz İnternet düzenlemesi ile en
başta siyasetin ve siyasi partilerin üzerindeki çok çirkin ahlaksız
bir tehdidi ortadan kaldırıyoruz. Kasetlerle siyasetin dizayn
edilmesinin önüne geçiyoruz. Dün kaset yoluyla CHP dizayn edildi,
MHP aynı şekilde dizayn edildi. Yapılmadı mı? CHP Genel Başkanı
hakkında anayasa çalışmalarını yaparken, bu sosyal medyaya düştüğü
anda bunu ortadan kaldıran biz olduk ya! Yarım saat içinde ben
Ulaştırma Bakanım Sayın Yıldırım'a talimat verdim ve hemen süratle
bunu engelledik durdurduk ya. Benim CHP'li kardeşlerimi bunun
farkında değil mi ya. Biz bunu duymazdan gelebilirdik, bütün
Türkiye bunu izleyebilirdi. Aynı şekilde CHP'nin genel başkan
yardımcısının yine bu şekilde düşmedi mi? Düştü. Kim engelledi,
yine biz engelledik. MHP'nin grup başkanvekilleri sosyal medyaya bu
şekilde düşmedi mi? Siyasi hayatlarını bitirdiler, yine paralel
yapı. Kim durdurdu? Biz durdurduk ya. Şimdi AK Parti kasetler
yoluyla yıpratılmak isteniyor. Biz boyun eğmeyeceğiz. Eğer buna
boyun eğersek milletin emanetine ihanet etmiş oluruz. Eğer buna
boyun eğersek Türkiye'nin geleceğini karartmış oluruz. Biz İnternet
düzenlemesi ile kişilik haklarını mahremiyetin korunmasını garanti
altına alıyoruz. Bir ses kaydının görüntü kaydının engellenmesi 5
gün alıyordu. Eğer siz beş gün ses çıkarmazsanız, 5 gün müdahale
etmezseniz bunu Türkiye'de duymayan kalır mıydı. Şimdi yapılan ne?
Biz diyoruz ki hemen buna TİB müdahale eder mahkeme karar verinceye
kadar kişilik hakları zaten zedeleniyor. Mahremiyetin gizliliği
ihlal ediliyor, itibar suikastı yapılıyordu değerli kardeşlerimiz.
İşte burada TİB şikayetleri anında değerlendirecek. Erişimi
engelleyecek ve ardından mahkeme kararını bekleyecek. Hiç kimse
fişlenmeyecek, hiç kimsenin internetteki verileri depolanmayacak.
Hiç kimsenin özgürlüğü ihlal edilmeyecek. Biz göreve geldiğimizde
geniş bant internet abonesi sayısı 20 bindi. Şu anda 34 milyonu
aştı. 20 bin nerede 34 milyon nerede. İnternete karşı olan bir
iktidar böyle bir zemini hazırlar mı? Biz bütün okullara internet
erişimi sağladık. Bize kimse bu konuda ders veremez. Şu ana kadar
çocuklarımıza 63 bin tablet dağıttık. Şu anda sadece Türkiye'de
değil başta AB ülkeleri ve ABD olmak üzere dünyanın hemen her
ülkesinde, siber zorbalık adı verilen çok ciddi bir sorun var.
İnternette görüntüleri çekilip yayınlanan bundan dolayı intihar
edenler var, cinayet işleyenler var. Başta AB ve ABD olmak üzere
birçok ülkede İnternet ile ilgili düzenlemeler var.
Daha yakın zamanlarda ABD'de Twitter üzerinden Amerika'yı yerle bir
edeceğiz diye şaka yollu mesaj atana iki İrlandalı geceyi
cezaevinde geçirdiler, ardından da hemen sınırdışı edildiler.
İnternete üzerinden dolandırılanlar var, İnternete üzerinden tacize
uğrayan çocuklar var. Her türlü ahlaksızlığın edepsizliğin
dolandırıcılığın fırsat kolladığı siber zorbaların cirit attığı bir
İnternet dünyası var. Her ülkede de bu saldırılara karşı alınmış
tedbirler var. Türkiye'de siber zorbalığın bir türü de işte kaset
siyaseti. Biz yeni düzenleme ile buna karşı mücadele veriyoruz.
Çocuklarımızın gençlerimizi korumanın yanında özel hayatı
mahremiyeti korumanın yanında siyaseti ve milli iradeyi ağır bir
tehditten korumaya çalışıyoruz. aklı ve vicdanı olan en önemlisi de
evde küçük çocuğu olan hiçbir insan bu düzenlemeye karşı çıkmaz
çıkamaz. Hele hele CHP gibi MHP gibi siber zorbalığın acısını
çekmiş partiler böyle bir düzenleme karşısında duramaz. Eğer
duruyorlarsa biliniz ki orada da bir başka sebep bir başka tehdit
vardır. O tehdidi de biz kaldıracağız." CİHAN
Yorumlar