Kılıçdaroğlu'ndan Başbakan'a: Sen millete komplo kurdun
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son günlerde yaşananlara dikkat çekerek, "90 yıllık Cumhuriyetimizde kazanımlar azalmaya başlamıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
son günlerde yaşananlara dikkat çekerek, "90 yıllık
Cumhuriyetimizde kazanımlar azalmaya başlamıştır. Hukuk devleti
tartışmaları vardır. O kadar ki ülkenin cumhurbaşkanı bile 'yargı
bağımsızdır' demek zorunda kalmıştır." dedi.
Partisinin seçim bürosu açılışı ve aday tanıtımı için Bartın'a
gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partililerin yoğun
ilgisi ile karşılandı. Kılıçdaroğlu, spor salonunda partililere
hitaben yaptığı konuşmasında hükümete yüklendi. Kılıçdaroğlu, "90
yıllık Cumhuriyetimizde kazanımlar azalmaya başlamıştır. Hukuk
devleti tartışmaları vardır. O kadar ki ülkenin cumhurbaşkanı bile
yargı bağımsızdır demek zorunda kalmıştır." diye ifade etti.
"NEDEN POLİSİN SAVCININ ELİNİ AYAĞINI BAĞLIYORSUN"
Kılıçdaroğlu, konuşmasında, "Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullar
iyi değil. Ben söylemiyorum. Ülke iyi yönetilmiyor. Pek çok sorun
var. Bu süreçte her bir yurttaşımızın, her bir kardeşimizin
şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekir. Gün, sadece bir iktidar
mücadelesi olmaktan çıkmıştır. 90 yıllık Cumhuriyetimizde
kazanımlar azalmaya başlamıştır. Hukuk devleti tartışmaları vardır.
O kadar ki ülkenin cumhurbaşkanı bile yargı bağımsızdır demek
zorunda kalmıştır. Bu ülkenin cumhurbaşkanı bu hatırlatmayı yapmaya
başlamıştır. O zaman görüşü ne olursa olsun, inancı ne olursa
olsun, bütün yurttaşlarımı sağduyu ile düşünmeye davet ediyorum.
Gün CHP, AK Parti, MHP günü değil gün cumhuriyet günü, cumhuriyet
kazanımlarıdır. Aylardır, yıllardır söylüyordum. Bu davalar böyle
giderse pek çok insan derin yaralar alır diyorduk. Biz bunları
söylediğimizde siz ergenekoncusunuz diyordu. Şimdi ne oldu. Bir
siyasal iktidar kendi ordusuna kumpas kuramaz. Böyle bir iktidar
önce halkına kumpas kurmuştur. Biz şunu her yerde söylüyoruz.
Darbelere karşıyız. Hiç kimsenin darbe yapmasını istemeyiz. Biz
demokrasiyi ve özgürlüğü savunuruz. Demokrasi bizim
vazgeçilmezimizdir. Özgürlükler, kadın-erkek eşitliği bizim
vazgeçilmezimizdir. Sosyal demokrasiyi sonuna kadar savunuyoruz.
Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Sonuna kadar savunuyoruz. Yargı
bağımsızlığını sonuna kadar savunuyoruz. Davalar görülürken ne
diyordu, “Ben o davaların savcısıyım” diyordu. Bugün gelinen
noktaya bak bakayım. 17 Aralık benim doğum tarihimdir. Türkiye
Cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu
yapıldı. Nasıl olur da 11 yıl ülkeyi yöneteceksiniz. Gerçekten de
bu ülkede bir değil birden fazla hırsız var. Din iman edebiyatı
yapacaklar. Milletin gözünün içine bakarak yalan söylüyorsun.
Yolsuzluk, rüşvet operasyonu yapılıyor, bakan çocukları hapiste,
bakanlar istifa ediyor. Ülkeyi yöneten kişi diyor ki bize komplo
kuruldu diyor. Vallahi de yalan, billahi de yalan. Ben sormak
isterim o bakanların çocuklarının yatak odasına 6-7 tane para
kasasını çeteler mi koydu? O banka genel müdürünün evine ayakkabı
kutusunun içinde 4,5 milyon doları çeteler mi koydu? Diyor ki biz
içimizdeki kirlileri temizledik. Neden onları savunuyorsun. Neden
savcının, polisin elini ayağını bağlıyorsun?" diye konuştu.
"ALNI AKSA NEDEN SENİN OĞLUN İFADEYE GİTMİYOR?"
Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal
Erdoğan'ın ifadeye gitmemesi ile ilgili olarak da sert konuştu.
Konuşmasına, "Neden senin oğlun gelmiyor. Korkmuyorsa" diyerek
başlayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Alnı temizse niye
gitmiyor. Gider ifadesini verir. Alnım aktır der. Ne o söylüyor ne
de babası söylüyor. Siz kul hakkı yediniz, kul hakkı. Efendim,
diyor ki ‘Devletin içinde çeteler var.’ Devletin içinde çete olduğu
gerçek. Söyledim kendisine, o çeteleri görmek istiyorsan hemen
bakanlar kurulunu topla, orada çeteleri görürsün. İki çete reisini
mi görmek istiyorsun, aynaya bakarsın çete reisini görürsün. Bu
milletin parası ile yandaşlarını besliyorsun sen. Bu milletin ahı
tuttu. Her kuruşun hesabını sormazsam namerdim. Bir devlet düşünün,
içişleri bakanının adı, yolsuzluğa bulaşmış, oğlu ile beraber.
Telefon ile konuşurken ‘Oğlum ha dikkatli ol’ diyor. Peki bu bakan
damı çete. O da mı komplo kurdu sana. Bu millet her şeyi bilir. Her
şeyi affeder kul hakkını affetmez. Kul hakkı yemedim ben ey
Kılıçdaroğlu bunu mu diyorsun. Çık o zaman kendi mal varlığını,
çocuklarının mal varlığını, o bakanların mal varlıklarını açıkla.
Açıkladı mı? Duydu mu? İşine gelmiyor ki. Habire diyor ki ‘Devletin
içinde çete var. Paralel devlet var’ diyor. İşte bu doğru. Başında
Başbakan var, altında bakanları var, bürokratları var. Paralel
devlet budur. 76 milyon insan bu ülkede vergi veriyor. Çocuk
doğduğu andan itibaren vergi veriyor. Hanımlar bulaşık yıkarsınız
vergi ödersiniz. Çocuğunuza bez alırsınız, su içersiniz vergi
ödersiniz. Ama o paraların nerelere harcandığını bir tek vatandaş
bilmiyor. Böyle bir devlet mi olur, böyle bir anlayış mı olur?"
"BU KADAR PARAYI GÖTÜRDÜNÜZ HALA DOYMADINIZ MI?"
Hatay'da yaşanan TIR meselesine de değinen Kılıçdaroğlu, "Dün yine
Hatay il sınırları içinde bir TIR’da silah var diye ihbar geldi.
İhbar savcıya gidiyor. Savcının adı cumhuriyet savcısı, hiçbir
mesleğin önünde cumhuriyet sözcüğü olmaz. Ama bir tek unvan var ki
önünde cumhuriyet savcısı yazar. Ona ihbar geliyor. Bu TIR’da silah
var. Talimat veriyor. Jandarma ve polis arama yapmak istiyor engel
çıkartıyor. Onu arayamazsınız diyor. Biz MİT’deniz bu TIR’ı
Suriye’ye götüreceğiz, arayamazsınız diyor. Hani bu ülke hukuk
devletiydi. Hukukun üstünlüğü vardı. Vali yazı yazıyor. Emniyet
müdürü ve jandarmaya ‘O TIR’ı kimse aramasın.’ Açıkça göz göre göre
Suriye’nin içişlerine karışıyor. Biz buna evet diyecek miyiz?
Müslümanın Müslümanı öldürdüğü bir düzeni biz mi kuracağız. Nasıl
bir anlayıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün yurttaşlarıma
sesleniyorum. Hiçbir ayrım yapmıyorum. Öyle yüzde 50 falan
demiyorum, Allah izin verirse 76 milyonu kardeş yapacağım. Bizim
neyimiz eksik. Havamız güzel, suyumuz güzel, insanımız güzel. Güzel
bir coğrafyamız var. Neden milleti bölüyorlar. Bölünmeyeceğiz,
beraber olacağız. AK Parti’ye oy veren yurttaşlarıma sesleniyorum,
sizler bu ülkenin asli yurttaşlarısınız. Sizlerin inancına,
kimliğine ve verdiğiniz oylara saygı duyuyoruz. Ama artık siz de
düşünün, yeter deyin artık. Hırsıza izin vermeyin. Yolsuzluk yapana
izin vermeyin. Nedir bu yolsuzluk, nedir bu rüşvet. Anlamadığım bir
şey daha var. Yahu bu kadar parayı götürdünüz hala doymadınız mı?
Yeter artık. Düşün bu milletin yakasından artık. Kolunda 70 bin
dolarlık saat. Niye o 70 bin dolarlık saat sana veriliyor da bakkal
Mehmet efendiye verilmiyor? E, bir şey var herhalde. Esnaf
kardeşimin de kendisine sorması lazım. 70 bin dolarlık saati niye
veriliyor? Biniyor yolsuzluk yapanın uçağına hep birlikte umreye
gidiyorlar. Bu ülkenin bütün yurttaşlarına sesleniyorum, bu umre
helal bir umre midir? Böyle bir şey olabilir mi? Siyasete girdiğim
gün milletvekili seçildim. İlk yaptığım iş bana ait, eşime ait,
çocuklarıma ait ne varsa mal bildiriminde yayınladım. Benim malım
mülküm budur dedim. Mal bildirimini internet sitesine koydum. Benim
hiç utanç duyacak bir malım yok ki. Alın terim ile kazandım ben o
paraları. Biz yoksulluğu övmüyoruz. Keşke herkes zengin olsa. Alın
teri ile çalışır zengin olur, ben onun elini öperim. Arzu ettiğim
budur benim." şeklinde konuştu.
"MİLLETLE DALGA GEÇMEYİ BIRAKIN"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Komplo' açıklamasına da değinen
Kılıçdaroğlu, şunları ifade etti: "Sen bu milletle dalga geçmeyi
bırak. Sen bu millete komplo yaptın. Yedi sülalen zenginleşti.
Çocukların 7 gemi sahibi oldular. Yahu artık biraz da milleti
düşün. Milletin çocuğunu düşün. Hepimizi düşünmesi lazım. Bu ülkeye
adaleti, huzuru, kardeşliği beraber getireceğiz. Bu ülkede sokakta
kaşı çatık vatandaş görmek istemiyorum. Herkes güler yüzlü olacak.
Öyle bir korkuyorlar ki mahkeme karar vermiş, savcı talimat
veriyor, polis yerine getirmiyor. Anayasa'daki ilke çökmüş
durumdadır. TBMM Başkanı söylüyor. Eğer güçler ayrılığı ilkesi
çöktüyse bu ülkede bir sorun vardır."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından, Bartın
ve ilçelerinin belediye başkan adaylarını tanıttı. Daha sonra seçim
bürosunun açılışını gerçekleştiren Kılıçdaroğlu, "Artık beraber
olma zamanıdır. Ama şimdi yolsuzluklara, kul hakkı yiyenlere karşı
ortak mücadele etme zamanıdır. Şimdi yeni bir Türkiye zamanıdır."
dedi.
CİHAN
Yorumlar