BBP Genel Başkanı Destici: Baskı uygulayarak işin içinden çıkamazsınız
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, hükümetin iş dünyasından medyaya, çeşitli devlet kurumlarından özel sektöre ve hizmet hareketine varıncaya kadar uyguladığı baskı politikasını eleştirdi.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici,
hükümetin iş dünyasından medyaya, çeşitli devlet kurumlarından özel
sektöre ve hizmet hareketine varıncaya kadar uyguladığı baskı
politikasını eleştirdi. Destici, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın
çatışmacı ve kamplaştırıcı bir dil kullandığını dile getirerek
“Baskı uygulayarak işin içinden çıkamazsınız. Hukukun önüne gidin
ve aklanın.” dedi.
BBP Genel Başkanı Destici, partisinin Konya mitinginde halka hitap
etti. Seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte iktidarın çatışmacı ve
kamplaştırıcı bir dil kullanmaya başladığına işaret eden Destici
şöyle konuştu: “Birlik ve beraberlik yerine ayrıştırma,
kamplaştırma ve çatıştırma dili kullanılıyor. Şeffaflık yerine bir
takım şeylerin üzeri süratle örtülmeye çalışılıyor. Bununla
yetinilmiyor internete bile yasak konuluyor, Twitter kapatılıyor,
Youtube kapatılıyor. Halbuki biz bu süreçlerden kapatarak değil,
ancak şeffaflaşarak çıkabiliriz. Antidemokratik uygulamalarla
çıkamayız. İşimize gelmeyen bir takım uygulamaların, kurumların
üzerine giderek, onlara baskı uygulayarak, medya kanallarına, iş
çevrelerine, bir takım çevrelere baskı uygulayarak bu işin içinden
çıkamayız. Hükümete sesleniyorum. Hukuk adamlarına baskı yapıp
hukuk sistemimizi itibarsızlaştırarak bu işin içinden çıkamazsınız.
Sizler şaibe altında kalırsınız. Milleti de yaptığınız yanlışlara
ortak etmeye kalkmayın. Gidin hukuka hesabınızı verin. Yanlışınız
yoksa da hukukun önünde aklanın ve öyle gelin. Milletin sizden
talebi budur."
"PKK SÖZCÜLERİ ‘ÖZERKLİK REFERANDUMU’ DİYEREK OY İSTİYOR"
BBP Genel Başkanı Destici, bölücü siyasetçilerin yerel seçimlerde
halktan 'Bu bir yerel seçim değil, özerkliğimizin referandumudur'
sözleriyle oy istediğini dile getirdi. Destici, şöyle konuştu:
“PKK’nın sözcüleri, onların eş başkanları ne diyor 'Bu bir seçim
değil.' Peki ne? Referandum. Neyin referandumu? Özerkliğin
referandumu. Ve bunlar o kadar şımartılmış, o kadar
cesaretlendirilmiş, o kadar pervasızlaştırılmış ki o bölgelerde
–ben seçim çalışmalarına gittiğimde gördüm- iş, aş, yol, su
vadetmiyorlar. Ne vadediyorlar? Öz yönetim diyorlar. Yani bizi
seçerseniz kendi okulumuzu, kendi güvenlik güçlerimizi kuracağız,
kendi vergimizi kendimiz toplayacağız, yerel seçimlerden sonra
özerkliği ilan edeceğiz diyorlar. Türkiye’yi yönetenlerden de hiç
ses çıkmıyor. Neden? Çünkü bu sözler adına çözüm süreci dedikleri
bu müzakere ve pazarlık sürecinden ortaya çıkıyor. Fakat biz büyük
Türk milleti olarak herkese sesleniyoruz. Herkes aklını başına
alsın. Pazarlık edenler, ülkeyi yönetenler. PKK’nın siyasi
sözcüleri. Herkes aklını başına alsın. Bu büyük Türk milleti,
vatanı ve inançları söz konusu olduğunda kanını verir, canını
verir. Ama bir karış toprağını hiç kimseye vermez ve haram eder.
Ama siz söyleyene değil söyletene bakacaksınız. Siz bunlarla
pazarlık ederseniz çıkarlar ‘Bu bir yerel seçim değil, bu bir
referandum ve biz yerel seçimlerden sonra özerkliği ilan edeceğiz’
derler.”
"MECLİS'İ 4 KİŞİ YÖNETİYOR, BİRİ DE APO"
Hükümetin hala sivil bir anayasa yapmadığı eleştirisinde bulunan
Destici, milletin hala kendi milletvekilini seçemediğine vurgu
yaptı. Destici konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hala sivil bir anayasa
yapılabilmiş değil. Neden hala millet kendi milletvekilini kendisi
seçmiyor? Milletvekilleri neden liderlerin iki dudağı arasından
seçiliyor? O halde biz niye 550 milletvekiline devlet bütçesinden
para veriyoruz? O zaman 4 kişi yönetsin meclisi. Sayın Başbakan,
Kılıçdaroğlu, Sayın Bahçeli ve Apo. Zaten bu 4’ü ne derse o oluyor.
O zaman 550 milletvekiline ne gerek var? O zaman sadece bu 4 kişi
yönetsin. Niye diğerleri figüran mı? Milletvekillerimizi mutlaka
milletin vekili yapmalıyız.” CİHAN
Yorumlar