Milletvekili Özdemir: IŞİD ile rehineler konusunda hangi kurum görüşme yapıyor

CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına soru önergesi verdi.

Irak- Şam İslâm Devleti adı verilen radikal İslamcı terör örgütü (IŞİD) 11 Haziran 2014 tarihinde, Musul Başkonsolosluğumuzu ele geçirdiğini, resmi rakamlara göre Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz dahil 49 vatandaşın rehin alındığını hatırlatan Özdemir, hükümet yetkililerinin olaydan hemen sonra rehinelerin en kısa sürede ve hiçbir zarar görmeden serbest bırakılacağını açıkladığını fakat günler geçmesine rağmen herhangi bir olumlu gelişme olmadığını söyledi.

Tüm bunların yanı sıra, gelişmeler hakkında haber bekleyen kamuoyunun bilgi alması yayın yasağı getirilerek engellendiğini vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti: "Başta rehinelerin yakınları olmak üzere kamuoyu gelişmelerden mahrum edilmiştir. Yaşanan gelişmelerin ardından IŞİD'in, 49 rehine karşılığında ülkemizdeki tutuklu militanlarının serbest bırakılmasını talep ettiği iddia edilmiş, bir başka iddia da ise başta Başkonsolos Öztürk Yılmaz olmak üzere IŞİD'in rehineleri olası askeri operasyonlara karşı farklı noktalarda canlı kalkan olarak tuttuğu şeklinde olmuştur. Doğru çıkmasını temenni etmediğimiz fakat kamuoyunda dillendirilen bir başka iddia da ise; rehinelerin aslında olaydan kısa bir süre sonra serbest bırakıldığı fakat hükümet tarafından, Tayyip Erdoğan’ın aday olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılmak üzere son ana kadar bekletildiği, seçimden hemen önce ‘rehineleri kurtardık’ denilerek, Erdoğan’ın seçilmesinin büyük oranda garantiye alınmış olacağı yönündedir. Bu iddiayı gündeme getirenlerin iddialarını ispatlamak için öne sürdükleri kanıtlar ise; Başbakan Erdoğan’ın, daha önce Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanı Peres ile tartışıp, daha sonra benim tepkim aslında Peres’e değil moderatöre demesine rağmen, bunu 'one munite' şeklinde sloganlaştırarak seçim malzemesi olarak kullanması ve yine Mavi Marmara olayını iç siyaset malzemesi yapmasına rağmen, gerçekte eski bakan Ertuğrul Günay’ın, 'Mavi Marmara olayı olduğunda, Başbakan’la birlikte Brezilya’daydık. Haberler geldiğinde, Başbakan hiç mutlu olmadı, geminin gidişine öfkelendi. Kontrolsüz, devlet sorumluluğu taşımayan bir hareket olduğu konusunda nitelemeler yaptı.' açıklamasını ileri sürmektedirler.

Ayrıca rehin alınan vatandaşlarımızın ailelerinin ve daha önce bu tür olaylarda aktif rol almış Sivil Toplum Örgütleri’nin sessizliği manidar bulunmaktadır. Olayın içinde bir 'danışıklı dövüş mü var?' yorumları sıkça yapılmaktadır."

Özdemir, şu soruları yöneltti:

"Cumhurbaşkanlığı seçimlerine günler kala hükümet yetkilileri tarafından 'Irakta’ki bütün taraflarla görüşmelerimiz sürüyor. Belki yarın, öbür gün gelebilirler' şeklindeki beyanatlar yukarıda sözü geçen iddiaları sizce de güçlendirmekte midir?

Son haftasına girdiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde, aylardır haber dahi alamadığımız rehin tutulan vatandaşlarımızın, seçime günler kala bir anda kurtarılmasını bekliyor musunuz?

IŞİD terör örgütü ile rehinelerle ilgili olarak görüşmeleri hangi kurum yapmaktadır? Bu konuyla ilgili son gelişmeler nelerdir?

Özellikle, Ortadoğu’daki gruplarla diyaloğu bulunan ve hükümete yakın bir takım dernek ve sivil toplum örgütlerinin bu olay karşısında sessiz kalmasını nasıl yorumluyorsunuz?" CİHAN