Hamzaçebi: Dershanelerle ilgili düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, dershanelerin kapanmasına yol açacak tasarıyı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini söyledi. Söz konusu tasarıda iki farklı konunun anayasaya aykırı olduğunun altını çizen Hamzaçebi, Anayasa Mahkemesi’nin benzer konularla ilgili emsal kararlarını hatırlattı.

TBMM’de gazetecilerin sorularını cevaplandıran Hamzaçebi, Başbakan Erdoğan’ın ‘Facebook ve YouTube’u kapatabiliriz’ açıklamalarını değerlendirdi. Hamzaçebi konuyla ilişkin şunları söyledi: "Bu demeçler hukuksuz demeçler ve uygulamalar. Başbakan’ın ‘Facebook ve YouTube’u kapatabiliriz’ açıklaması vahim bir açıklamadır. Böyle bir şey olamaz. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bu haberleşme özgürlüğüne iletişim özgürlüğüne müdahaledir. Onu ortadan kaldırmaktır. Yarın posta yoluyla gönderilen mektupların hükümetin görevlendirdiği kişiler görevliler tarafından okunması gibi bir uygulama gündeme gelebilir. Hükümetin aleyhinde hiç kimse hiçbir şey söylemeyecektir. Bunu kabul etmek mümkün değil. Eğer hükümet hukuksuzluk yapıldığına inanıyorsa yasa dışı dinlemeler yapıldığına inanıyorsa bununla hukuk içinde mücadele etmek zorundadır. Hukuk dışına çıkarak belki hükümet olarak belki avantaj elde etmiş olabilirsiniz. Ama uzun dönemde bunun kazananı olmaz."

ÇED raporunun gerekip gerekmediğine valilerin karar vereceği düzenleme hakkında değerlendirmelerde bulunan Hamzaçebi, “Bu düzenleme çevre ve doğa karşıtı bir anlayıştır. Onun arkasında birileri vardır, birkaç yatırım vardır. Birkaç iş vardır. O birkaç işi çözmek için ÇED raporunun düzenlemesi işlemine gitmeyip de valiye böyle bir yetki vermişlerdir. O iş çözülecektir. Sonra yine o yönetmelikte değişiklik yapacaklardır." ifadelerini kullandı.

"DERSHANELERİ KAPATAN TASARI ANAYASA’NIN ‘TEŞEBBÜS HÜRRİYETİ’ İLKESİNE AYKIRIDIR"

Dershanelerle ilgili düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi’ne götüreceklerini açıklayan Hamzaçebi, “Bu yasada iki düzenleme anayasaya aykırıdır. Bir kere özel teşebbüsün piyasa ekonomisinin hakim olduğu bir ülkede özel teşebbüsün kurulmasını yasaklayamazsınız. Bu anayasanın 48. maddesi ile güvence altına alınmış olan teşebbüs özgürlüğü ilkesine aykırıdır. ‘Kimse dershane açamaz’ demek, kimse bir başka işletme kuramaz, kimse hastane kuramaz, bilgisayar şirketi kuramaz demekle aynıdır. Dolayısıyla bu açıdan onu anayasaya aykırı değerlendiriyoruz. Yine o yasada yer alan Milli Eğitim Bakanlığı’nda toplam 40 bin kişinin görevinin sona ermesine yol açacak düzenleme de hukuk devleti ilkesine de aykırıdır. Kamu görevlilerinin görevlerini yasa ile sona erdirirseniz onların idari yargıda hak aramalarını engellemiş olursunuz. Anayasa Mahkemesi’nin konuya ilişkin emsal kararları vardır. O da çok açık şekilde anayasaya aykırıdır. Bu iki aykırılık nedeniyle konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz." şeklinde konuştu.
CİHAN