Gürsel Tekin: Bu dönem kirli siyasetin argümanı paralel devlet, geç yemezler

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, kirli siyasetin mutlaka kendine argüman bulduğunu belirterek, "Faili meçhul cinayetler döneminde ona vatan sevgisi deniyordu. Bu dönemin kirli siyaseti de bir argüman bulmuş, paralel devlet. Geç, yemezler." ifadelerini kullandı.

CHP muhabirleriyle kahvaltıda bir araya gelen Tekin, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Hem görevden alma hem de yolsuzlukla mücadele söyleminin bir çelişki olup olmadığının sorulması üzerine Tekin, "Herkes hesap verecek ama bizim çocuklar hariç. Muaf tutmuş orayı." diye konuştu. Bunun bir çelişki olduğunu vurgulayan Tekin, hakimlerin, savcıların, polislerin sürgün edilmemesi halinde başka bir tablonun ortaya çıkacağını kaydetti.

Bu organize yolsuzluk ve paralel yolsuzluğun tamamının ortaya çıkacağını dile getiren Tekin, "Bu yolsuzlukların sadece bir boyutu. Ama tehlikeli boyutu. Aynı zamanda dış politika konusunda bizi önümüzdeki süreçte çok ciddi sıkıntıya sokabilecek bir dönem geçiriyoruz. Ama yolsuzlukların tamamına baktığınızda, aşağıdan yukarıya maalesef Türkiye yolsuzluk batağına battığı için." değerlendirmesinde bulundu.

Kurumlar işlevini yapmış olsaydı, bu iktidarın görevini yapmamış olacağını belirten Tekin, 17 Aralık'ın derin bir operasyon olduğunu, 20-25 operasyon yapılacağını ve o yolsuzlukların boyutunun da belki bugün hiçbirimizin hayal edemeyeceği boyuttaki yolsuzluklar olacağını kaydetti. Bunları engellemek zorunda kaldıklarını anlatan Tekin, sadece hakim ve savcı değişikliği olmadığını otoriter bir sisteme geçildiğini vurguladı.

"BENİ KÖPÜRTMEK İSTEDİLER AMA KÖPÜRMEYECEĞİM"

Başbakan'ın kendisini dinleyenlerle ilgili yasal bir işlem yapıp yapmadığını soran Tekin, bir yerde suç ortağı olunması halinde bu suçların hesabının sorulamayacağını söyledi. Başbakanın çaresizlikten sağa sola çamur atmakla meşgul olduğunun altını çizdi.

Siyaset kirlenince bu kirliliğinin her alana yayıldığını dile getiren Tekin, adaylık konusunda partinin verdiği kararlara saygı duyduğunu vurguladı. Tekin, "CHP Genel Başkan Yardımcısı olarak İstanbul'da belediye başkan aday adayı olduğumu ilan ettim. Elbette partinin almış olduğu her türlü karara saygı duyarım. Sayın Sarıgül lehine karar verildi. O dönem bu yazıları yazanlar, bana akıl verenler 'Gürsel Tekin İstanbul'a değil daha yüksek yerlere layık' diyorlardı. Ne yazık ki aynı adamlar bu dönem, 'Gürsel Tekin Kadıköy'e adayı olmalı, Kadıköy çok önemli' dediler. Yani İstanbul önemsiz, Kadıköy önemli hale geldi. Beni köpürtmek istediler de, köpürmeyeceğim. Bayburtlu hemşehrim Almanya'ya ilk kez gidiyor ve diyor ki 'Burada insanları ölünce, sabun yapıyorlarmış'. Çaresiz işe de ihtiyacı var, Almanya'ya gidecek, yapacak bir şey yok. Ölürse de, sabun olacak, o da 'Vallahi köpürürsem şerefsizim' diyor. Beni köpürtmek istediler de, köpürmeyeceğim. İtaatçi kültüründen gelen bir insan değilim. İtiraz kültüründen gelen bir insanım. Yarın da yanlışlara itiraz ederim, bugün de ederim. Demokrasinin gereği bu." şeklinde konuştu.

Her dönem neden Gürsel Tekin'in konuşulan insan olduğunun sorulması üzerine ise Tekin, "Vallahi bilemem. Az çok beni tanırsınız. Siyasette de hayatımın hiçbir alanında da yavşak ilişkilerim olmadı. Düz adamım. Cam gibiyim, burada ne söylüyorsam evimde onu söylerim; evimde ne söylüyorsam genel başkanıma onu söylerim. Sayın Baykal döneminde de öyleydi. 15 yaşında bana itiraz kültürünü öğrettiler. İtiraz edeceksin, dediler. O kültürden geliyorum, yanlışa elbette itiraz edeceğim. Bunun istifayla ya da başka bir şeyle ne ilgisi var. CHP okulunda yetiştim ben." şeklinde konuştu.

"BAŞBAKANIN SÖYLEDİĞİ CÜMLELER DOĞRU İSE DERHAL İSTİFA ETMESİ LAZIM"

Paralel devlet iddialarıyla ilgili bir soruya da Tekin, "Denize düşünce insan elini köpüğe de atar herşeye atar. Yani çaresiz kalır. Eğer Başbakan'ın söylemiş olduğu cümleler doğru ise derhal istifa etmesi lazım, derhal. İstifa etmelidir dediklerini doğru varsayarak ama dediklerinin hiçbirisini doğru var saymıyorum. Çünkü paralel devletten ziyade, paralel yolsuzluk var. Paralel yolsuzluğu gelsinler, hep beraber ekranlar karşısında konuşalım. Paralel yolsuzluğun nasıl olduğunu haritalı olarak Başbakan'a gönderdik. Sayın Kılıçdaroğlu defalarca belgeler açıkladı. Hele bu imar yolsuzluklarının kutusunu açarsak, paralel imar yolsuzluğun ne boyutta olduğunu Başbakan da Türkiye'de görmüş olacak.

"BU DÖNEMİN KİRLİ SİYASETİ DE ARGÜMAN BULMUŞ: PARALEL DEVLET"

"Bu kadar kirliliğin içine girmiş insanlara nasıl saygı duyacağız?" diye soran Tekin, faili meçhul cinayetler döneminde ona vatan sevgisi dendiğini, kirli siyasetin mutlaka argüman bulduğunu belirterek "Bu dönemin kirli siyaseti de bir argüman bulmuş, paralel devlet. Geç, yemezler." ifadelerini kullandı.

Başbakan'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunulmasına ilişkin ise Tekin, "Sayın Genel Başkanımız iftira mı atıyor? Konuşmasaydın, biz mi sana dedik villa pazarla, onu ona al, bunu buna at. Mahkeme kararları. Bu, en meşru hakkımızdır, kullanacağız." diye konuştu.

Urla'da 1. derece sit alanında yıkım kararı bulunan kaçak villalarla ilgili tartışmalar sürerken bölgede yaşayan yüzlerce köylünün, arazisini ekip biçtiği için yargılanmasıyla ilgili bir soruya Tekin, "Boğaz yasası, özellikle sit ve Boğaz yasası Türkiye'de en ağırlaştırılmış yasalardan bir tanesidir. Hırsızlık, yolsuzluk yapıyorlar; bir sürü film işlere bulaşıyorlar ama buna rağmen vekil olabiliyorsun, vekilliğinizin önü kesilmiyor. Vekilliğinizin önünü kesen birkaç şey var ki bunun bir tanesi sit alanıyla ilgilidir, olayın ne kadar vahim olduğunu anlatmak için söylüyorum. İkincisi Boğaz yasasıyla ilgilidir. Gelin Boğaz'da yeni, bu sonradan parayı bulmaların Boğaz'ı nasıl talan ettiğini, Boğaz yasasını nasıl ayaklar altına aldığını hep beraber görelim. Sit de öyle. Düşünebiliyor musunuz; bir ülkenin Başbakan'ı bir villadan dolayı bir valiyi yiyebiliyor. Bundan daha vahim birşey olabilir mi? Almanya Cumhurbaşkanı niçin istifa etti, yargıya hesap verdi? Bizim de talebimiz bu. En azından Almanlar kadar bizim de haklarımız olduğunu savunmak için bunları söylüyorum." dedi. CİHAN