Erdoğan: Millet 30 Mart'ta örgütlerden hesap sorulması için yetki verdi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, nisan ayı Millete Hizmet Yolunda hitabında seçim öncesinde mitinglerde kullandığı dil ve üsluba benzer bir üslupla konuştu. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının dış güçlerin organize ettiği ve hükümeti...

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan: Millet 30 Mart'ta örgütlerden hesap sorulması için yetki verdi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, nisan ayı Millete Hizmet Yolunda hitabında seçim öncesinde mitinglerde kullandığı dil ve üsluba benzer bir üslupla konuştu. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının dış güçlerin organize ettiği ve hükümeti hedef alan bir darbe girişimi olduğu iddiasını yineleyen Erdoğan, “bir örgütün de” dış güçler tarafından maşa olarak kullanıldığını iddia etti. Erdoğan, “Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır. Sizler, 30 Mart’ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz.” şeklinde konuştu.

Halkın 30 Mart’ta gösterdiği yüksek katılımla, yüzde 90 gibi bir katılımla Türkiye Cumhuriyeti'nde demokrasi rekoru kırıldığına inandığını belirten Erdoğan, “Türkiye, meselelerini, sokakta değil, karanlık odalarda değil, sandıkta çözüme kavuşturdu. Ülkemize tercihlerini, rotasını, istikametini sandıkta belirledi. Her seçimde kazanan, milli irade oldu, Yeni Türkiye oldu; Kazanan demokrasi oldu. Vesayeti savunanlar, eski Türkiye’yi savunanlar, milli iradeyi ipotek altına alma isteyenler, her defasında hezimete uğradı, her defasında sandığa gömüldü.” dedi.

ÖRGÜT ÜLKEMİZİ ESİR ALDI

Erdoğan, konuşmasında 30 Mart seçimleri öncesinde yaşananları hatırlatarak rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarına değindi: “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne, şahsıma, çalışma arkadaşlarıma, hatta aileme yönelik son derece ahlak dışı saldırılar yapıldı. Milli iradeyi gölgelemek, demokrasiyi devre dışı bırakmak, hukuku çiğnemek suretiyle Türkiye, kutlu istikametinden saptırılmak istendi. 30 Mart öncesi yapılan saldırılar, sadece şahsımızı, sadece ailemizi, arkadaşlarımızı, hükümetimizi hedef almakla kalmadı. Ne acıdır ki, ülke içindeki bazı ihanet şebekeleri ve ülke dışında bunlara lojistik sağlayan bazı örgütler tarafından, ülkemizin istiklali, istikbali; ülkemizin, birliği, kardeşliği hedef alındı. Her gün ortalığa saçılan ses kayıtlarıyla, montaj kasetlerle, kimi zaman görüntülerle, toplumsal değerlerimiz, dini ve manevi değerlerimiz açıkça ayaklar altına alındı. Hazreti Peygamberimizin dahi, kirli bazı örgütler tarafından son derece edepsiz biçimde istismar edildiğine, saygısızca kullanılmak istendiğine şahit olduk. Hiçbir değere hürmeti olmayan; dini, manevi, toplumsal ve insani hiçbir kutsalı tanımayan, helal ve haram kavramlarının sınırlarını kaybetmiş bir örgütün öncülüğünde, ülkemiz adeta esir alınmak istendi.” iddialarında bulundu.

YOLSUZLUK OPERASYONLARININ HEDEFİ HÜKÜMETİ YIPRATMAK

Gezi Olayları’nın ve 17 Aralık ve 25 Aralık Darbe girişimlerinin hedefinin, mevcut hükümeti zayıflatmak, yıpratmak ve ardından da iktidardan uzaklaştırmak olduğunu öne süren Erdoğan, “Sokakları hareketlendirmek, sosyal medya aracılığıyla gençleri sokağa dökmek, şiddeti körüklemek suretiyle huzuru bozmak istiyorlardı. Ekonomiyi durdurmak, tüm kazanımlarımızı yok etmek, Türkiye’nin istikrarla büyümesini yavaşlatmak istiyorlardı. Küresel ölçekteki büyük projelerimizi, Hızlı Tren, 3’üncü Boğaz Köprüsü, 3’üncü Havalimanı, Marmaray gibi projeleri durdurmak, Türkiye’nin küresel rekabetteki gücünü kırmak istiyorlardı. Artık şehadet haberlerinin gelmediği, artık ölüm haberlerinin gelmediği, başarıyla ilerleyen Çözüm Süreci’ni akamete uğratmak, kardeşliğimize darbe vurmak istiyorlardı. Türkiye 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerlerken, içerden ve dışardan birileri, bu kararlı yürüyüşün önünü kesmek istiyorlardı.” ifadelerini kullandı.

TÜRK DEMOKRASİSİ OLGUN BİR DEMOKRASİDİR

Erdoğan, halkın sandıkta bu saldırılara dur dediğini savunarak, şöyle devam etti: “Siz, istiklalimize, yeniden istiklal mücadelemize sahip çıktınız. Sabrettiniz, tahammül ettiniz, sandığa gittiniz ve söyleyeceğinizi çok net biçimde sandıkta söylediniz. Sandıkta verdiğiniz kararla, Yeni Türkiye ve Büyük Türkiye hedefine sımsıkı sahip çıktınız, o hedefleri muhafaza ettiniz. Bir kez daha açık bir şekilde görülmüştür ki, Türkiye demokrasisi olgun bir demokrasidir. Bir kez daha ortaya çıkmıştır ki, halkımızı reşit olarak görmeyen, halkın iradesini, milletin iradesini vesayet altına almaya çalışanlar o irade karşısında hüsrana uğramışlardır. 30 Mart seçimlerinde, aziz milletimiz, demokrasiye inanmayanlara, halkın iradesine güvenmeyenlere asla unutamayacakları büyük bir ders vermiştir.”

HUKUK VE DEMOKRASİ İÇİNDE HESAP SORULACAK

Erdoğan, “Şundan emin olunuz ki, istiklalimizi, birliğimizi, kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit eden çetelerle, örgütlerle mücadelemiz hiç hız kesmeden devam edecektir. Uluslararası merkezlerin maşası gibi çalışıp, kendi ülkesine ihanet eden örgütlerden, hukuk ve demokrasi içinde mutlaka hesap sorulacaktır. Sizler, 30 Mart’ta sandıkta bize bu yetkiyi verdiniz, bu talimatı verdiniz. Hiç endişeniz olmasın, bizler de vazifemizi bihakkın yerine getireceğiz.” diye kaydetti.

MUHALEFET DE HATASINI ANLAMALI

Bütün arzusunun, vatandaşın “sandıkta ders verdiği muhalefet partilerinin de, mesajı okumaları, gereğini yapmaları” olduğunu dile getiren Erdoğan, “30 Mart öncesinde karanlık örgütlerin peşine vagon olan muhalefet partileri sizden zaten gereken cevabı aldılar. Muhalefetin de artık değişmesi, 2023 hedefleri doğrultusunda, Yeni Türkiye hedeflerine ulaşma istikametinde vazifesini yapması 77 milyonun beklentisidir. Muhalefetin, 30 Mart öncesi düştüğü hatayı görmesini, bunu sorgulamasını, kendisini yenilemesini arzuluyor ve bekliyoruz.” diye ekledi.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ

Erdoğan, konuşmasında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değindi: “Biz, 10 Ağustos’ta ilk turu yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, tam bir dostluk, kardeşlik, sükunet ve suhulet havasında girmek istiyoruz. Cumhur, tarihimizde ilk kez Cumhurbaşkanını seçecek. 2007’de yaptığımız anayasa değişikliği ile, bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanı’nın sizler tarafından seçilmesini anayasal hükme bağladık. Ağustos ayında ilk kez bu seçimleri gerçekleştireceğiz. Bizim aday tespit çalışmalarımız son derece hassas bir şekilde ilerliyor. İnşallah, kısa süre zarfında adayımızı açıklayacak, Türkiye’yi 77 milyonuyla kucaklayan bir atmosferde seçimleri gerçekleştireceğiz. Ne seçim öncesinde, ne seçim sonrasında bir belirsizliğin oluşmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin ve ekonominin belirsizlik içine girmesine asla göz yummayacağız. İnşallah, Türkiye bu seçimlerden de güçlenerek çıkacak ve 2023 hedeflerine artık çok daha yakınlaşmış olacak.” değerlendirmesinde bulundu.

1 MAYIS MESAJI: ÇOŞKU İÇİNDE KUTLANMALI

Erdoğan, konuşmasında son olarak 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ilişkin değerlendirmelerde bulundu: “Perşembe günü, çalışanlar için büyük öneme haiz 1 Mayıs’ı kutlayacağız. Bildiğiniz gibi, 2008 yılında Hükümet olarak 1 Mayıs’ı Emek ve Dayanışma Günü olarak biz tatil ilan ettik. 1 Mayıs’ın, şiddetten, vandalizmden, çatışmadan uzak şekilde, bir emek, demokrasi ve dayanışma şöleni olarak kutlanması en büyük arzumuz. Millet olarak, geçmişte yaşanan acı ve kötü manzaraların yaşanmasını hiç arzu etmiyoruz. 1 Mayıs’ın artık coşku içinde kutlanması, olumsuz imajından kurtulması en büyük arzumuz. İşçilerimizin, emekçilerimizin, tüm çalışanlarımızın, tahriklere bosun eğmeden, kendi günlerini bayram havasında kutlayacaklarına inanıyor; ben de tüm çalışanların Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum.”

CİHAN

Yorumlar