Erdoğan, Gülen'in taziyesine rağmen iftiralarına devam etti

Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanının istediği zaman hükümete müdahale edebileceğini söyledi. Muhalefetin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu eleştiren Erdoğan, “Şimdi çıkmış adayın birisi benim görevim...

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan, Gülen'in taziyesine rağmen iftiralarına devam etti

Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanının istediği zaman hükümete müdahale edebileceğini söyledi. Muhalefetin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu eleştiren Erdoğan, “Şimdi çıkmış adayın birisi benim görevim o işlerle uğraşmak değil diyor. Ya bu millet 10 Ağustos’ta Çankaya’ya saksı seçmiyor, vazo seçmiyor. Kendi başkanını seçiyor, başkanını. Bu devletin başı, bunun yanında başkomutan. Aynı zamanda yürütmeye istediği zaman müdahale edebilecek. Anayasa’nın verdiği yetkiler var, bu yetkileri kullanacak." dedi.

    GÜLEN’İN TAZİYESİNE RAĞMEN İFTİRAYA DEVAM ETTİ

    Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan Erdoğan, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırısının ardından TBMM’deki 4 partinin ortak açıklama yapmasını taktirle karşıladığını belirtti. Erdoğan, CHP’nin getirdiği teklifte ‘İsrail’in savunma hakkı var’ dediğini iddia etti. CHP’nin, ‘yarım ağızla Gazze’ye destek veriyormuş gibi yapıyor, ardından hükümete ver yansın ettiğini’ öne süren Erdoğan, "Çünkü bunlar İsrail’e ses çıkartamazlar. Bu CHP, tarihi boyunca İsrail’in yanında yer almış, İsrail politikasını desteklemiştir. Bugünde aynısını yapıyor." şeklinde konuştu.

    Erdoğan, konuşmasının devamında 17 Aralık sürecinden sonra her konuşmasında olduğu gibi Fethullah Gülen Hocaefendi’ye yönelik iftiralarına devam etti. Gülen’in bugün Filistin için yayınladığı taziye mesajını yok sayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Aynısını bunların Pensilvanya’daki akıl hocaları da yapıyor. O da aynı ha. İsrailli çocuklara ağlıyordu, İsrailli çocuklar için taziye yayınlıyordu. Mavi Marmara’nın Gazze’ye gidişini eleştiriyordu. Kim; o Pensilvanya’daki zat. Ne dedi; otoriteden izin almalıydılar dedi. Kim otorite; otorite biziz. Bizden izin aldı. Ama onu düşünerek söylemedi, İsrail’den izin alacak. Şimdi ne yapıyor. Gazzeli çocuklar için ağladığını duydunuz mu, gördünüz mü? Gazzeli çocuklar için taziye yayınladığını duyduğunuz mu, İsrail’i eleştirdiğini gördünüz mü? Yapamaz. İpini tutan efendisini eleştiremez. Onun medyası da Gazze için İsrail için hiçbir şey söylemiyor. Hükümete saldırarak sıvışmaya çalışıyor.”

Erdoğan, CHP ve MHP’nin Ekmeleddin İhsanoğlu’nu desteklemesini eleştirdi. 2 partiyi de kendi içerisinden bir aday çıkartamadığını iddia eden Erdoğan, “CHP içinde cumhurbaşkanı olacak bir tane isim bulamadılar. Kılıçdaroğlu çıkıyor cumhurbaşkanında aranan vasıflar diyor. Ya bu vasıflarda bir tane adamın yok muydu, niye çıkartmadın? Şecaat arz ederken sirkatin söylüyor. Peki, bu vasıflar sende yok mu, sen niye çıkmıyorsun? Yok, kendini tanımlıyor. ben buyum diyor. Öbür tarafta MHP. Koskoca MHP teşkilatı içerisinde bir tek kişi çıkaramadılar mı? Evet çıkaramadılar. Niye çünkü bunlar talimatı seçmenlerden almazlar, bunlar talimatı teşkilatından almazlar. Bunlar talimatı başka odaklardan, başta çevrelerden alırlar. Bunlara bir aday dayattılar. CHP, MHP yönetimi boyunlarını büktüler bu adayı kabul etiler. Şimdi ne diyor CHP genel müdürü, ‘tıpış tıpı gideceksiniz bu adaya oy vereceksiniz’. Kendisi yanına Bahçeli alarak tıpış tıpış gider o adaya oy verir. Ama bu seçmene bu dayatmayı kimse yapamaz. Seçmen bu dayatmaya rıza göstermez.” Eleştirilerine HDP üzerinden devam eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Bakın bir de HDP var. Aday belirleme sürecinde CHP ile görüşmüş. CHP’nin uygun aday çıkartması halinde birlikte hareket edebileceklerini söylemiş. Bu CHP, doğu da güneydoğu da on yıllar boşunca benim Kürt kardeşlerime zulmetti. Ama bu HDP çıkıyor o zalimle işbirliği arayışlarına giriyor. CHP ile ittifak yapamayınca da kendisi aday oluyor. Göreceksiniz benim doğulu ve güneydoğulu kardeşlerim de bu adaya gereken dersi verecektir. HDP’nin adayı, CHP ile ittifak arayışlarına girmenin, ırkçı Gezi olaylarına sahip çıkmanın bedelini göreceksiniz sandıkta ödeyecek." ifadelerini kullandı.

    "ŞİMDİ DİREKLERDEN İNİYORLAR"

    HDP’yi kongresinde salona Türk bayrağı asamamakla suçlayan Erdoğan, sözü son günlerde artan bayrak indirme girişimlerine getirdi. Erdoğan, "Kendilerine göre bakıyorsunuz ameliyat veya operasyon. Asla ve asla bu ülkede bu yola tevessül edenler bunun bedelini çok ağır öderler. İşte bayrak direklerine tırmananlar vardı. Şimdi direklerden iniyorlar mı, iniyorlar. Devam ederlerse inmeye devam edecekler. Bunun bedelini ağır öderler. Çünkü bu bayrak hiçbir zaman yere inmedi, inmeyecek, mahzun olmayacak." şeklinde konuştu.

    "MİLLET SAKSI, VAZO SEÇMİYOR"

    Yaptıkları havalimanı ve yol gibi yatırımlardan bahseden Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu’na da ağır ithamlarla yüklendi: "Şimdi çıkmış adayın birisi, ‘benim görevim o işlerle uğraşmak değil’ diyor. Ya bu millet 10 Ağustos’ta Çankaya’ya saksı seçmiyor, vazo seçmiyor. Kendi başkanını seçiyor, başkanını. Bu devletin başı, bunun yanında başkomutan. Aynı zamanda yürütmeye istediği zaman müdahale edebilecek. Anayasanın verdiği yetkiler var, bu yetkileri kullanacak. Ama hayatında en ufak bir mesuliyet olmayan kişilerden bu ülkeye cumhurbaşkanı olur mu ya. Bunların hayatı monşer olarak geçmiş. Yok şunu yaptım, yok bunu yaptım diyor. Yaptığın hiçbir şey yok. Sırtında yumurta küfesi taşımayanlardan bir şey olmaz. Damdan düşmedikleri sürece bunlardan bir şey olmaz. Biz damdan düştük. Biz bu toprakları eşeleye eşeleye geldik. Ömrümüz 40 yıl siyasette geçti." diye konuştu.

    İSRAİL’E YÜKLENDİ

    Konuşmasını İsrail’in Gazze yönelik saldırılarıyla devam eden Erdoğan, "Filistin’den maalesef içimizi acıtan haberler alıyoruz. Terör devleti İsrail bir kez daha Gazze’ye saldırdı, bir kez daha masum çocukları, pilajda oynayan çocukları vurdu. Bunların gözü o kadar dönmüş ki, bir İsrail kadın milletvekili çıkıp, ‘Filistinli anneler ölmeli’ dedi. Sen ne biçim kadınsın ya? Kadın hakları derneklerinden ses çıkıyor mu, çıkmadı. Niye çıkmıyor. Çünkü aynı zihniyetin mensupları bunlar. Bunlar analığa da karşı olanlar. Şimdi bir tişört yaptırmışlar, üzerinde hamile çarşaflı Müslüman bir kadının resmi var. Altında ne yazıyor biliyor musunuz: ‘bir atış iki vuruş’. Yani Müslüman kadının karnına ateş et, bir kurşunla iki can al diye tişört yaptırmışlar. Bunların insanlıktan nasibi yok. Bu adiliktir, alçaklıktır, namussuzluktur. İnsanlık adına nefret ediyorum, lanet ediyorum. Bunlarda vicdan yok, bunlarda şeref, haysiyet, izzet yok. Sabah akşam Hitler’e söverler ama şuanda barbarlıkta Hitler’i dahi geçtiler. Amerikalıların bazıları, ‘Sayın Başbakan niye Hitler ile böyle bir benzetme yapıyor’ diyor. Size ne, sen Amerika’sın, Hitlerle ne işin var. Yani bu insanlar öldürülecek, sen koskaca Amerika adaleti arayacağın yerde kalkacaksın, ‘İsrail’in savunma hakkı var’. Ne savunması, orantısız güç kullanıyor. Soruyorum; kaç tane İsrailli öldü; bir kişi, Kaç tane Gazzeli öldü; 300’ü aştı. Atom bombasına varana kadar her şey bu İsrail’de var. Uçak, füze hepsi var. Ama ne diyor, ‘ey Filistin senin silahın olmayacak.’ O kendini neyle savunacak. Onun için ‘tünelleri bombalayarak kaldıracağız’. Böyle adaleti olmayan bir dünya olur mu ya." ifadelerini kullandı.

    "MUSEVİ VATANDAŞLARIMIZA TAVIR DOĞRU DEĞİL"

    İsrail’in meşrebinin gereğini yaptığını dile getiren Erdoğan, Türkiye’de yaşayan Musevilere yönelik bir tavrı ise doğru bulmadığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu: "Ben vatandaşlarıma sesleniyorum; vatandaşımız olan Türkiye’deki Musevilere yönelik herhangi bir tavrı doğru bulmuyorum, bütün bunlara rağmen. Çünkü onlar bu ülkenin vatandaşlarıdır. Bu ülkenin vatandaşları olmaları hasebiyle onlar şuanda bizim güvencimiz altındadır. Bizim hedefimiz İsrail’in zalim yönetimidir, terör estiren yönetimidir. Biz onu hedef alarak konuşmalıyız. Onu hedef alarak uluslararası çalışmalarımızı yürütmeliyiz. Ve İsrail halkını kendini yönetimine tavır almaya davet etmeliyiz. Bundan daha acısı bu barbarlık karşısında Batı susuyor, Amerika susuyor, medeni olduğun söyleyen dünya susuyor. Özellikle de içim kan ağlayarak İslam ülkelerinin çoğu susuyor. Hatta bunların bir kısmı susmanın ötesinde bu insanlık suçuna destek veriyor. Biz sesimizi yükseltince de zalime destek verenler rahatsız oluyor. Eklem de rahatsız oluyormuş. Bayramdan sonra sesini yükselecekmiş. E geç kaldın Ekmek, hadi sesini biraz evvel yükselt."

    "İSRAİL’İN AMACI HAMAS-EL FETİH HÜKÜMETİNİ YIKMAK"

    Türkiye’nin her zaman Ortadoğu’da barış ve huzur istediğini anlatan Erdoğan, “Ortadoğu’daki hem kardeş kavgalarını bitirmenin hem de İsrail zulmünü sona erdirmenin mücadelesin verdik. Dün gece de tüm ekiplerimiz değişik ülkelerde görüşmeler yaptık. Bugün özel temsilcimi ilgili ülkelere gönderdim. Acaba biz ne yapabiliriz. Türkiye’yi bu ateşin içerisine atmayacak ama ateşin sönmesi, yaraların sarılması için elimizden ne geliyorsa onu yapacağız. Şuanda insani yardımlar olarak Kızılay ve TİKA ile Gazze’deyiz. Utanmadan çıkın Türkiye ve Katar ateşkesi engelledi diyorlar. Ya biz ateşkesi için gayret ediyoruz. Gayret ediyoruz da 2012’de de ateşkes yapıldı. Mısır öncülüğünde yapıldı ama İsrail ateşkese uymadı. Olay Batı Şeria’da başlamadı. Gazze havan topu herhangi bir şey atmadı ki. Ama İsrail bahane uyduruyordu. Hamas ile El-Fetih birleşti, ortak hükümet kurdu ya. Şimdi bu hükümeti yıkmak istiyor, derdi o. Onun için bu adımı attılar. Çünkü Müslüman’ın Müslüman ile bütünleşmesini istemiyorlar. Bölmek, parçalamak istiyorlar. Ondan sonra da bitirmek istiyorlar." dedi. CİHAN

Yorumlar