Erdoğan: CHP'li, MHP'lilere ait çirkin görüntü kayıtlarını biz engelledik

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 12 yılda Türkiye'yi 3 kattan fazla büyüttüklerini, milli gelirin 230 milyar dolardan 800 milyar dolara yükseldiğini, enflasyonun yüzde 30’lardan tek haneli rakamlara indiğini anlatarak, “Soruyorum utanmadan, sıkılmadan bazı.

Google Haberlere Abone ol
Erdoğan: CHP'li, MHP'lilere ait çirkin görüntü kayıtlarını biz engelledik

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 12 yılda Türkiye'yi 3 kattan fazla büyüttüklerini, milli gelirin 230 milyar dolardan 800 milyar dolara yükseldiğini, enflasyonun yüzde 30’lardan tek haneli rakamlara indiğini anlatarak, “Soruyorum utanmadan, sıkılmadan bazıları bu yolsuzluk falan diyor. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede siz bunları yapabilir misiniz?” diye sordu.

Sivas’ta yaptığı konuşmada, Konya’da havadan erken ihbar ve kontrol uçağının Türk Silahlı Kuvvetleri'ne teslim edildiğini belirten Erdoğan, bir yıl sonra 4’e ulaşacak barış kartalları adını verdikleri uçakların Türkiye’nin savunmasını daha da güçlendireceğini söyledi. Sivaslı Nuri Demirağ’ın ilk yerli uçağı ürettiğini anlatan Başbakan Erdoğan, İstanbul Boğazı’na köprü yapma fikrinin Nuri Demirağ’a ait olduğunu, kendisinin de yeni öğrendiğini aktararak, "Onun hayalini gerçekleştiriyoruz. İki boğaz köprüsü vardı, şimdi 3. köprüyü inşa ediyoruz. Yavuz Sultan Selim köprüsünü yapamazsınız dediler, onu da yapacağız. İki kule yükseldi ve bitmek üzere. Dünyanın, asma köprü olarak en önemli köprülerinden bir tanesi oluyor. Bu köprünün bir özelliği var. 4 gidiş, 4 geliş ve ortasından da tren gidecek. Nuri amcamız böyle bir adım atmış, onu biz mahçup etmeyiz." dedi.

Marmaray projesinden söz eden Başbakan Erdoğan, “İstanbul, iki gün ardı ardına sis yaşadı. Marmaray devreye girdi ve bu defa Marmaray ile günde 300 bin kişi taşındı. Mesele bu. Şimdi ikinci denizin altından tüp geçit yapıyoruz. İki katlı tüp geçit ve otomobiller geçecek. Bizim icraatlarımızın ulaştığı yere bunların hayalleri bile ulaşamaz, çünkü bizim dedemiz Fatih. Dedemiz Fatih, karadan gemileri yürüttü biz de denizin altından Marmaray'ı yürütüyoruz. Türkiye'yi demir ağlar ve kara yolları ile buluşturuyoruz. İki savaş gemisini tamamladık, dünyada kendi savaş gemilerini yapan 10 ülkeden bir tanesi olduk. Askeri kara araçlarımızın önemli bir bölümünü kendimiz üretiyoruz. Başka ülkelere bile hizmet veriyoruz. Bu arada, yeni bir adım daha attık. Atak helikopterlerimizi de üretmeye başladık. İtalyanlar ile ortak başladık. Şimdi yakın bir zamanda hem kendi ordumuza hem de başkalarına ihraç edeceğiz. Bununla da kalmadık, insansız hava araçlarını da üretmeye başladık. Füzelerimizi yapmaya başlıyoruz. Kısa menzilli füzelerimizi yapıyoruz.

Geçen gün, MHP’nin başındaki zat bir konuşma yapıyor. (Bu başbakan diyor, yerde gezmesini bilmez mi, hep havada mı gezer) diyor. Edep dışı bir ifade kullanıyor. Kulağımdan tutacakmış, alıp getirecekmiş. Bu ne biçim edeptir, sen nasıl bir genel başkansın. MHP'li kardeşlerim bu zat size layık değil, siz de ona layık değilsiniz. Onların devlet, millet, bayrak gibi böyle dertleri yok." şeklinde konuştu.

"Bizim gündemimizde inşa ettiğimiz milli savaş gemilerimiz var, uydular var, uçaklar var.”diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: “TÜRKSAT 4A uydusunu, 15 Şubat'ta Kazakistan'dan Baykonur Uzay Üssü'nden başarıyla uzaya gönderdik. Türkiye'de imal edilen ilk milli yer gözlem uydusu Göktürk-2'yi de uzaya gönderdik. Bizim gündemimizde inşa ettiğimiz milli savaş gemilerimiz var, uydular var, uçaklar var. eğitim var, Fatih projesi var, etkileşimli tahtalar var, tablet bilgisayarlar var. Bakın şurada bir ay içerisinde 675 bin şimdi dağıtacağımız tablet bilgisayarlar var. Küresel ölçekli projeler, Marmaray, 3. Köprü, 3. havalimanı, Kanal İstanbul, hızlı tren hatları var. Peki soruyorum CHP'nin gündeminde ne var, MHP'nin gündeminde ne var? Diğerlerinin gündeminde hangi plan, hangi proje var, hangi hedef var, soruyorum sizlere? Söyleyeyim, onların gündemlerinde sadece yıkım var, engelleme var, yavaşlatma var. Onların gündeminde sadece dedikodu var, iftira var, itham var. Onlar, paralel örgütün önlerine attığı kırıntılarla idare ediyorlar, telefon dinlemeleriyle idare ediyorlar. Bir ülkede bir başbakanın eşiyle konuşması, çocuğuyla konuşması dinlenir mi? Bu nasıl bir insanlık? Bunun ne hukukta yeri var, ne insanlıkta yeri var, ne vicdanda yeri var."

"YOLSUZLUĞUN OLDUĞU ÜLKEDE BUNLARI YAPABİLİR MİSİNİZ?"

Başbakan Erdoğan, milli gelirin 230 milyar dolardan 800 milyar dolara yükseldiğini, enflasyonu tek haneli rakamlara indirdiklerini belirterek, şunları ifade etti: “Enflasyon neydi? Yüzde 30, şu anda tek haneli rakama düşmüştü, şu anda 9 küsur 10. Paramıza bereket geldi, bunu da kıskandılar. Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü, şimdi hamdolsun tek haneli rakam. Buralardayız, buralara durup dururken gelmedik. Soruyorum utanmadan, sıkılmadan bazıları bu yolsuzluk falan diyor. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede siz bunları yapabilir misiniz? 79 senede 230 milyar dolara çıkıyorsun milli gelirde, 10 senede biz bu 230 milyar doları 800 milyar dolara çıkarıyoruz. 79 senede 6 bin kilometre bölünmüş yol yapıyorlar, biz 10-11 senede 17 bin kilometre bölünmüş yol yaptık, aramızdaki fark bu."

Başbakan Erdoğan, internet yasasına da değindi. İnternete karşı olmadıklarını öne süren Başbakan Erdoğan, günlerdir koro halinde hükümetin internete kısıtlama getirdiğinin, sansür getirdiğinin öne sürüldüğünü belirterek, bu iftira üzerinden kendilerinin hem yurt içinde hem de yurt dışında karalamaya çalışıldığını savundu. Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: "Bu iftira kampanyasını neden yaptıkları çok çok önemli. Bundan yaklaşık 4 yıl önce CHP Genel Başkanı ile ilgili bir görüntü yayınladılar. Sayın Baykal ile ilgili ve maalesef bizim de durdurma çabalarımıza rağmen o görüntüleri bahane ederek CHP Genel Başkanı'nı görevden uzaklaştırdılar. Hatırlayın. Şu andaki genel müdür, ziyaretine gitti genel başkanının. 'Ben aday olmayacağım' dedi. Gazetecilere öyle beyanat verdi. Ancak ardından "kaset genel müdürü"nün geldiğini ifade eden Erdoğan, arkasından geçen seçimlerde hem CHP'li, hem MHP'lilere ait çirkin görüntü kayıtlarının yayınlandığını, bunları da kendilerinin engellediğini ileri sürdü.

Gezi olaylarında Kabataş’ta saldırıya uğradığı öne sürülen kadınla ilgili de konuşan Erdoğan, "Bakın, sokakları ateşe verdiler, yıktılar yaktılar, hakaret ettiler, yetmedi, kutsal değerlerimize saldırdılar, camilerimize saldırdılar, sokakta 6 aylık bebeğiyle yürüyen başörtülü hanım kardeşimize saldırdıler. Adli rapor ortada, her şey ortada. Ama biz sabrediyoruz. Hak tecelli edecek. Şu anda bakıyorsunuz bir medya grubu bu bacımızı tekrar maalesef değişik yayın planlarıyla işte o paralel örgütle birlikte böyle bir şeyin olmadığını anlatma yoluna gidiyorlar. Çıkıyor MHP'nin başındaki beyefendi, aile nedir bilmez, onun böyle bir derdi yok. Çoluk nedir, çocuk nedir bilmez, onun böyle bir derdi yok. Ama bizim derdimiz var, derdimiz. Biz bunu biliriz. Çoluk nedir, çocuk nedir biz bunu biliriz. Diyor ki 'Türk'ün örfünde kadına el uzatmak yoktur.' Sen zaten gezicilerle beraber hareket ettin. Bunu geziciler yaptılar. Kime yaptılar? O başörtülü bacımıza yaptılar." açıklamasını yaptı.

HAKKARİ’DEKİ OLAY

“17 Aralık darbe girişimi, Gezi olaylarının bir devamıdır. Gezi olaylarında hedef büyük Türkiye idi. 17 Aralık darbe girişiminde de yine büyük Türkiye hedef alındı. Milli bankamız Halk Bank'ı hedef aldılar, MİT'i hedef aldılar, milli projelerimizi, küresel projelerimizi hedef aldılar, milli değerlerimizi hedef aldılar." görüşünü dile getiren Erdoğan, çözüm sürecine de değinerek, Hakkari’de parti mensuplarına yapılan saldırı ile ilgili konuşarak BDP’ye yüklendi. Erdoğan, "Dün partimin gençlerine Hakkari'de saldırdılar. Şimdi ben buradan soruyorum, ey Hakkari'de gururla gezdiğini devamlı ortaya koyan siyasi parti, siz böyle mi seçim yapacaksınız? Böyle taşla, molotoflarla, sonunda da silahla kalkacaksın orada benim partimin gençlik kollarına saldıracaksın. Demokrasi bu değil. Eğer kendinize güveniyorsanız, kendinize inanıyorsanız silahlarınızı filan bir kenara atın, sandık mücadelesi verin. Biz de o zaman size bunlar adam diyelim, adam gibi adam. Partinizin adının Barış ve Demokrasi Partisi olması hiçbir şey ifade etmez. Aslolan uygulama, uygulama." şeklinde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sivas’ta yaptıkları hizmetlere de değindi. Başbakan miting sonrası Sivas ve ilçe belediye başkan adaylarıyla birlikte poz verdi. Başbakan Erdoğan, daha sonra Sivas Valiliği'ni ziyaret ettikten sonra Yozgat’a geçti.

CİHAN

Yorumlar