Elçi: TMK’nın 'terörün tanımı' başlıklı maddesi değiştirilmesi lazım

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, TMK’nın 'terörün tanımı' başlıklı maddesinin değiştirilmesini ve suçlar arasında eşitsizliğe yol açan cezaların mutlaka yürürlükten kaldırılması gerektiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol
Elçi: TMK’nın 'terörün tanımı' başlıklı maddesi değiştirilmesi lazım

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, TMK’nın 'terörün tanımı' başlıklı maddesinin değiştirilmesini ve suçlar arasında eşitsizliğe yol açan cezaların mutlaka yürürlükten kaldırılması gerektiğini söyledi.

Tahir Elçi, AK Parti milletvekilleri tarafından geçtiğimiz günlerde Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 10. Madde uyarınca kurulan mahkemelerin kaldırılması ve çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi ile ilgili Diyarbakır Baro Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenlendi. Elçi, yasa teklifinin, 17 Aralık'ta başlatılan ve kamuoyunda 'Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu' olarak bilinen operasyon ile bağlantılı olarak ortaya çıktığını söyledi. Elçi, "Tam 1 yıl önce başlatılan 'Barış ve çözüm süreci' çerçevesinde bugüne kadar bir tek silahlı çatışmanın yaşanmamış olmasını da dikkate alan Parlamento, bu teklifle birlikte TMK'yı tümüyle yürürlükten kaldırma fırsatını değerlendirmelidir." dedi.

Elçi, kanun teklifinin başta yakalama, tutuklama, arama, el koyma, iletişimin tespiti ve teknik araçlarla izleme, müdafinin dosyayı incelemesi gibi temel tüm soruşturma tedbirleriyle ilgili sanık haklarını güçlendirici düzenlemelerin öngörülmekte olduğunu ifade etti. Kanun teklifinin başta özel yetkili mahkemelerin kaldırılması olmak üzere bir dizi iyileştirici olduğunu, ancak düzenlemenin hukuksal, adli ve toplumsal birçok yönden yetersiz ve toplumsal beklentilere cevap vermediğini kaydeden Elçi, böyle bir düzenlemenin Kürt sorununun demokratik çözümü bakımından da süreci geliştirici ve güçlendirici bir unsur olacağını anlattı.

Elçi, TMK’nın 'terörün tanımı' başlıklı maddesi değiştirilmesini ve suçlar arasında eşitsizliğe yol açan cezaları mutlaka yürüklükten kaldırılması gerektiğini anlattı. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanmasına Dair Kanun'da suçlar arasında infaz eşitsizliğini öngören 'Koşullu Salıverilme' başlıklı 107. maddesinde eşitsizliği giderici bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini ifade eden Elçi, şöyle konuştu: "Türk Ceza Kanunun (TCK) 'örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenler örgüt üyesi gibi cezalandırılır' biçimindeki 220/6 maddesi yürürlükten kaldırılmalı, TCK’nın 314/2 maddesinde düzenlenen 'silahlı örgüt üyeliği' tanımına açıklık getirilmelidir. Silahlı örgüt üyeliğinin tanımı belirli, öngörülebilir ve yargıca ceza hukukunun ilkelerine de aykırı şekilde geniş takdir yetkisi tanımayacak bir şekilde yeniden düzenlenmelidir. Yaşam hakkının mutlak ve sınırlanamaz niteliği ile bu hakkın her türlü kamusal yarardan üstün ve önceliği gözetilerek, gerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 100. maddesi ve gerekse 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması Hakkında Kanun'un 16. maddesinde değişiklik yoluna gidilmelidir." CİHAN

Yorumlar