CHP'li Özcan'dan Atalay'a: Bir şeye canı sıkılmış
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 75. birleşimi, saat 14.00'te yoklama yapılarak açıldı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 75.
birleşimi, saat 14.00'te yoklama yapılarak açıldı. Birleşimi TBMM
Başkanvekili Meral Akşener yönetiyor. AK Parti Çankırı Milletvekili
İdris Şahin ile AK Parti Niğde Milletvekili Alpaslan
Kavaklıoğlu'nun TBMM Başkanlığı'na sunduğu ve komisyonda kabul
edilen 'Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanunu'nda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin geneli üzerindeki görüşmeleri
tamamlandı. Genel Kuruldaki görüşmelerde teklifin maddelerine
geçilmesi kabul edildi. Temel kanun olarak görüşülen teklifin
birinci bölümü görüşülüyor.
Milletvekilleri Meclis kürsüsünden şunları ifade etti:
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, "Hâlâ bu ülkede geçmişle
yüzleşme yaşanmadı, bu ülkede hâlâ bir hakikat ve adalet komisyonu
kurulmadı, bu ülkede hâlâ devlet içi çeteler halka hesap vermedi ve
siyasal iktidarlar bu çetelerden hesap soramadı. Böylesi bir tablo
mevcut iken MİT Yasası'nda yapılacak değişiklik ile MİT'in Anayasa
üstü bir konuma çıkarılmak istenmesi şu anki siyasal iktidarı da,
vatandaşları da tehlikeye atan bir durumdur; bunun iyi anlaşılması
gerekmektedir. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonları
neticesinde peş peşe gelen HSYK ve Millî Eğitim kanunlarında
yapılan değişiklikler, internet sansürleri ve son olarak şu an
üzerinde konuştuğumuz MİT Kanunu birlikte değerlendirildiğinde
görülmektedir ki güvence altına alınmak istenen, barış süreci,
demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları değildir; güvence
altına alınmak istenen, iktidar olma gücüdür. Böylesi bir gerçeği
normalleşme, çözüm ya da sivilleşme olarak anlatmaya çalışmak,
demagoji yapmaktır." dedi.
CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ise Bolu'da bir anayasal suç
işlendiğini ifade etti. Henüz birkaç gün önce seçilmiş Bolu
Belediye Başkanı kontrol altına alamadığı bir gazeteyi, yayın
politikasını belirleyemediği 26 yıllık bir köklü gazeteyi kapatmak
için mahkemenin yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen faaliyet
içerisinde ve valinin çabalarına rağmen de bu faaliyetlerin hâlâ
devam ettiğini belirten Özcan, "Ben, yüce Türk milletinin
kürsüsünden, yaşanan bu olayı lanetlediğimi ifade ediyorum. Bu
konuda AKP'li yetkililerin de gereğini yapmasını beklediğimi
sizlerle paylaşmak istiyorum. Evet, sayın milletvekilleri, burada
görüşmeleri izliyoruz hep birlikte, bu önemli yasayla ilgili. Ben,
aynı zamanda, İçişleri Komisyonu üyesi olarak bu görüşmelerin
önemli bir kısmını komisyonda da takip etme şansı buldum. Öncelikle
şunu ifade etmeliyim: Sayın Bakanın bugünkü tavırlarının bir
benzeri komisyon görüşmeleri sırasında da vardı. Üstelik, Sayın
Bakanın bir sözü beni çok şaşırttı. Sayın Bakan, az önce görme
fırsatı bulduk, hemen hemen her maddeyle ilgili Hükûmet veya AKP
Grubu bir önerge vermiş, değişiklik önergesi vermiş ve bunların
tamamı da, bu değişiklik önergelerinin tamamına yakını da, komisyon
gündeminde iken konu, komisyon üyesi milletvekilleri tarafından
gündeme getirilmiş olan konulardı ama Sayın Bakan çıktı burada,
'Bu, Hükûmet tasarısı değil.' dedi. Sanki 2 AKP'li milletvekili
arkadaşımızın hazırladığı bu teklifi daha önce hiç görmemiş gibi.
Komisyonda bu yasa teklifi görüşülürken sanki hükûmeti temsilen
orada oturmuyormuş gibi bir tavır içerisine girdi. Ben sizlere
soruyorum: Sayın Bakan bu tavrıyla iyi polis-kötü polisi mi oynamak
istiyor, yoksa bu teklifi veren -veya verdirilen- 2 arkadaşını mı
satıyor veya o Komisyonda bu görüşmelerde bulunan
milletvekillerinin aklıyla, zekâsıyla dalga mı geçiyor? Bu sorunun
cevabını bulmamız lazım." şeklinde konuştu.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın uslubuna son derece şaşırdığını
dile getiren Özcan, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde belki ilk
olmuştur bir bakanın bir milletvekiline hakaret ettiği açıkça ve
bunun sonucunda ilgili Bakanın kınanmamasını da, ben kınıyorum
Sayın Başkanım. Böyle bir şeyi kabul edebilmemiz mümkün değil.
Üstelik Sayın Bakanın kürsü konuşmalarında âdeta kahvede konuşur
bir hatip gibi konuşmasını da kendisine yakıştıramadığımı ifade
etmek istiyorum. AKP grup başkan vekillerinin de kendisini
uyarmasını beklediğimi ifade ediyorum. Böyle bir şey olmaz. Sayın
Bakan -belli ki özel bir sorunu var, bir şeye canı sıkılmış- bütün
sinirini Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinden almaya çalışıyor.
Bunu kabul edebilmek mümkün değil, bunu Türkiye Cumhuriyeti
milletvekili olarak içine sindirebilmek mümkün değil, bunu iktidar
partisi grubu olarak seyretmeniz, bize göre, mümkün değil."
ifadelerini kullandı.
CİHAN
Yorumlar