CHP'li Koç: Cumhurbaşkanı HSYK kanunu onaylarsa bakan 'başkadı' olacak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, “Cumhurbaşkanı HSYK yasasını onaylarsa yargı artık hükümetin güdümünde resmi bir daire konumuna indirgeniyor. Tüm demokratik teamüller parça parça ayaklar altına alınıyor. Adalet Bakanı ve Müsteşarı bundan sonra artık 'başkadı' olarak görev yapacak. Başkadının da temel görevi ülkedeki diktatörün çıkarlarını korumaktır." dedi.

CHP MYK Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığından toplandı. Toplantı devam ederken basın mensuplarının karşısına çıkan Haluk Koç, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ülkenin yarı kapalı rejime dönüştüğünü öne süren Koç, demokrasiyi tarif eden tüm yapıların, kurumların birer birer iğdiş edildiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e seslenen Koç, “Cumhurbaşkanı HSYK yasasını onaylarsa yargı artık hükümetin güdümünde resmi bir daire konumuna indirgeniyor. Tüm demokratik teamüller parça parça ayaklar altına alınıyor. Adalet Bakanı ve Müsteşarı bundan sonra artık başkadı olarak görev yapacak. Başkadının da temel görevi ülkedeki diktatörün çıkarlarını korumaktır.” diye konuştu.

ANAYASA MAHKEMESİ'NE BAŞVURU

Muhalefetin tüm uyarıları, AB normlarının değişik çevrelerce hatırlatılması, Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu’nun kriterleri ve uyarılarının görmezden gelindiğini aktaran Koç, şu ifadeleri kullandı: “Aynen internete sansür yasasından olduğu gibi ‘ben ne yapabilirim ki?’ modundan çıkamayan ülkenin Cumhurbaşkanı bu açık anayasa ihlaline de gözünü kapatacak gibi durmaktadır. CHP bildiğiniz gibi daha Cumhurbaşkanı onaylamadan Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yaptı. Bu yasa değişikliği hukuk rejimini yargı, yürütme, yasama ayaklarını fiilen çökerten bir düzenlemedir. CHP’nin yasanın esası ile ilgili Anayasa Mahkemesi’ne başvuru hakkını bugün yapılan başvuru engellememektedir.

Cumhurbaşkanı’nın Anayasa'nın 104. Maddesindeki görevlerini hatırlatmakta yarar var. Anayasa'nın 104. maddesi Cumhurbaşkanına şu görevleri veriyor; ‘Ülkenin Anayasasını korumak, devlet kurumları arasında ahenkli çalışmayı düzenlemek.’ Cumhurbaşkanı Anayasa'nın 104’üncü maddesindeki görevleri ile diktatörün talepleri arasına sıkışmış bir görüntü ortaya çıkartıyor. Cumhurbaşkanının tavırları, kararları ve mahçup açıklamaları ‘yok aslında birbirimizden farkımız, hepimiz aynı yolun yolcusuyuz’ şeklinde değerlendirilebilir.”

"CUMHURBAŞKANI ANAYASA'NIN 104. MADDESİNİ İHLAL EDİYOR"

Cumhurbaşkanı’nın yakın zaman siyaset hesaplarında hareket alanını geniş tutmak istediğini savunan Koç, Cumhurbaşkanı’nın görevlerinin Anayasa'da tanımlandığını hatırlatarak, bu çizginin dışında hareket edemeyeceğini dile getirdi. Koç, “Anayasanın ihlali, hukuk devletinin çökertilmesi maalesef Sayın Cumhurbaşkanı’nın 104’deki yetkileri elinde olmasına rağmen umurunda bile gözükmemektedir. Makamını ve kendisini açıkça yıpratmaktadır. Anayasanın 104’üncü maddesini doğrudan ihlal etmektedir.” şeklinde konuştu.

Kabataş olayına da değinen Koç, bunun Başbakan’ın yalanlarından birisi olduğunu öne sürdü. Başbakan’ın ‘Türbanlı bacıma saldırıldı, bebeği darp edildi, üstü başı idrarla kirletildi’ diye halkı galeyana getirmeye çalıştığını savunan Koç, Başbakan’ın yalan söylediğinin görüntülerle tespit edildiğini ifade etti. Başbakan’ın tescilli bir yalan makinesine döndüğünü söyleyen Koç, yaşanmamış bir olayın gerçek gibi gösterildiğini kaydetti.

YENİ FİŞLEME BELGELERİ

Fişleme iddialarının tekrar ortaya çıktığını kaydeden Koç, İçişleri Bakanı’nın ‘belge gösterin’ dediğini hatırlatarak, belgelerin yayınlandığını bildirdi. Koç, şöyle konuştu: “Mavi, kırmızı, yeşil. Şimdi Kürt kardeşlerimin de dikkatine sunuyorum. Bu ülkede kökeni, inancı ne olursa olsun, tüm yurttaşlarımın dikkatine sunmak istiyorum. Maliye Bakanlığı Vergi Denetim elemanı alınacak, mülakat yapılıyor. Olumsuz olanların gerekçesini okuyorum. M.S., mavi; İlim Yayma Cemiyetinden, yani olumlu. O.G. kırmızı, kesinlikle olumsuz; sebep Kürt asıllı olması. N.T. kırmızı Bakanlık özel kalemden olumsuz kararı geliyor. Nedeni Gaziosmanpaşa’da oturan Alevi bir yurttaş olması.

Sayın Efkan Ala, ‘belge belge’ diyordun. Alnına dayayalım mı belgeleri. Siz bu insanlarımızı Kürt diye, ulusalcı diye, Alevi diye nasıl bölersiniz? Açıklama yapsın. Tablo bu. En büyük bölücü sizsiniz. Türkiye’de her alanda herkes fişlenmektedir.”

"HALK BANKASI GENEL MÜDÜRÜ'NE YURTDIŞI YASAĞI YOK, MİLLETVEKİLLERİNE VAR"

Halk Bankası Genel Müdürü hakim, savcı, polis değişikliklerinden sonra tahliye edildiğini aktaran Haluk Koç, Halkbank Genel Müdürü’ne tahliye edildikten sonra yurtdışı yasağı getirilmediğini hatırlattı. Karara tepki gösteren Koç, “Milletvekili görevi yapan ve kumpas diye ifade edilen davalarla suçlanan 3 tane milletvekiline hala yurtdışına çıkma yasağı var. Sayın Mehmet Haberal’a, Sayın Mustafa Balbay’a, Sayın Sinan Aygün’e. BDP’li milletvekillerine de yurtdışına çıkma yasağı var. Bu nasıl bir çelişki?” sözlerini dile getirdi. CİHAN