CHP, torba yasa için Meclis Başkanlığı'na başvurdu

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülen ve gittikçe büyüyen torba yasa tasarısı konusunda CHP'li komisyon üyeleri, TBMM Başkanlığı'na başvurdu. Meclis Başkanı Cemil Çiçek'ten, komisyonun uyarılmasını isteyen üyeler, Anayasa'ya...

Google Haberlere Abone ol
CHP, torba yasa için Meclis Başkanlığı'na başvurdu

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülen ve gittikçe büyüyen torba yasa tasarısı konusunda CHP'li komisyon üyeleri, TBMM Başkanlığı'na başvurdu. Meclis Başkanı Cemil Çiçek'ten, komisyonun uyarılmasını isteyen üyeler, Anayasa'ya aykırı düzenlemelerin tasarıya eklenmesini önlemek üzere harekete geçilmesini talep etti.

'İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' başlıklı 61 maddeden oluşan torba kanun tasarısının, 3 Haziran 2014 tarihinde Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlandığının hatırlatıldığı dilekçede, komisyonda söz konusu kanun tasarısıyla ilişkili görülen diğer kanun tekliflerinin birleştirildiğini ve çalışmaları yürütmek üzere bir alt komisyon kurulmasına karar verildiği ifade edildi.

Alt Komisyonun, çalışmalarına 4 Haziran günü başladığı ve 7 gün boyunca devam ettiği belirtilen dilekçede, "Söz konusu kanun tasarısı Plan ve Bütçe Komisyonu'na asli komisyon olarak gelirken Adalet Komisyonu, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu, Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu olmak üzere dört alt komisyona da tali komisyon olarak gitmiştir. Bununla birlikte, kanun tasarısı tali komisyonlarda görüşülmemiş, sadece Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmüştür. Bu durum, AKP iktidarının yasama faaliyetlerini nasıl ciddiye almadığının açık bir örneğini oluşturmaktadır. Kanun tasarısı niteliği itibariyle, TBMM’ye sevk edilmeden önce 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği ile anayasal bir kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konsey’e sunulmamış, ayrıca ilgili sivil toplum örgütleri ve sendikalarla da paylaşılmamıştır. Konuyla ilgili meslek odaları ve sivil toplum örgütlerinin görüşmeler sırasında toplantılara çağrılması gerekirken, birçok örgütün toplantılara çağrılmadığı gözlenmiştir. Toplantıya çağrılan meslek odaları ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri ise sadece şeklen dinlenmiş, ancak dikkate alınmamıştır. Yapılan komisyon çalışmalarında, komisyonun AKP’li milletvekilleri, toplum yararına ve ihtiyaçlarına uygun düzenlemeler yapma gayesinin dışında partilerinin ve bürokrasinin ihtiyaçlarına yönelik olarak Anayasamızın hukuk devleti ilkesine, yasama, yürütme ve yargı arasındaki güçler ayrılığına ve yargının bağımsızlığına aykırı birçok düzenleme yapmışlardır. Muhalefet partili milletvekillerinin en makul ve haklı önerileri bile AKP milletvekillerinin çoğunluk oylarıyla reddedilirken, 61 maddelik kanun tasarısı alt Komisyon çalışmalarında iktidarın oldubittiye getirdiği önergeleriyle 106 maddeye çıkmıştır." denildi.

"ANAYASA VE TBMM İÇ TÜZÜĞÜ HÜKÜMLERİ YOK SAYILIYOR"

Kanun tasarısının üst komisyonda ise çoğunlukla haftanın yedi günü, günde 14-15 saati bulan çalışma saatleriyle görüşüldüğünün belirtildiği dilekçede, şu görüşlere yer verildi:

"Bunun sonucunda çalışmalar angaryaya dönüşmüş olup, mobbing uygulaması bir insan hakları ihlali olarak Meclis çatısı altında sistematik biçimde uygulanır hale gelmiştir. Bu durum, komisyonda sık sık usül tartışmalarına, gerginliklere ve sert tartışmalara neden olmaktadır. Diğer taraftan, kanun tasarısının görüşmelerine çoğu zaman görüşülen konuyla ilgili bakanların katılmaması veya sık sık bakan değişiklikleri yapılması, hükümetin konulara ilişkin görüşlerinin sağlıklı bir biçimde alınmasını engelleyerek görüşmeleri verimsiz bir noktaya taşımıştır. Komisyon üyeleri tarafından hazırlanmayıp sadece imzalandığı, hükümet ve bürokrasi tarafından hazırlandığı açıkça belli olan yüzlerce önerge, Anayasa ve TBMM İçtüzüğü hükümleri yok sayılarak Meclis Başkanlığı'na sunulmadan ve muhalefetin gerekli hazırlıkları yapmasına fırsat tanınmadan, içtüzüğün 23. maddesine aykırı olarak görüşülmeye zorlanmıştır. Bunun sonucunda, görüşmelerin halen devam ettiği şu sırada madde sayısı 150’ye ulaşmış olup, madde sayısının kaça çıkacağı belli değildir. Özet olarak, muhalefet olarak en haklı itirazlarımız bile AKP’nin oy çoğunluğuyla reddedilmiş ve reddedilmektedir. İçtüzüğün 91. maddesi Meclis'te görüşülecek temel kanun hükümlerini içermektedir. Torba Kanun, bir temel kanun olmayıp usule ve hukuka açıkça aykırıdır. TBMM İçtüzüğünün 38. Maddesine göre komisyon yapması gereken anayasaya uygunluk denetimini yapmayarak görevini açıkça ihmal etmiş ve kötüye kullanmıştır. Bunun sonucunda Anayasaya aykırılığı açıkça ortada olan önergeler komisyonda kabul edilmiştir. Anayasa'nın 138. maddesi mahkemelerin bağımsızlığını düzenlemekte olup, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymasının zorunlu olduğunu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremeyeceğini ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceğini hükme bağlamıştır. Buna rağmen, başta 82. ve 85. maddeler olmak üzere Anayasa'ya aykırılığı açıkça belli olan ve bu konuyla ilgili olarak Anayasa'ya aykırılığı Anayasa Mahkemesi kararları ile tescil edilmiş olan düzenlemeler komisyonda kabul edilmiştir. TBMM Başkanı TBMM İçtüzüğünün 14. maddesinin 6. fıkrası gereğince komisyonları denetlemek, işlerde birikme olması halinde komisyon başkan ve üyelerini uyarmak ve durumu genel kurulun bilgisine sunmakla yükümlüdür. Yukarıda açıklanan nedenlerle, Anayasa ve içtüzüğe aykırı olarak kanun tekliflerini TBMM İçtüzüğü'nün 23. maddesine aykırı olarak Torba Tasarıya koyan, kanun teklifleri ve önergelerin Anayasa'ya uygunluğu konusunda üzerine düşen görevi yapmayan, Anayasa'ya açıkça aykırı olduğu belli olan düzenlemeleri kanun tasarısı metnine koyan Plan ve Bütçe Komisyonu'nun denetlenmesini, uyarılmasını ve TBMM Genel Kurulu'na bilgi verilmesini, CHP Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri olarak arz ve teklif ederiz." CİHAN

Yorumlar