Bakan Yılmaz: 'Ne Mutlu Türküm Diyene'den bir rahatsızlık duymuyoruz
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, 'Ne Mutlu Türküm Diyene'den bir rahatsızlık duymadıklarını söyledi.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, 'Ne Mutlu Türküm Diyene'den
bir rahatsızlık duymadıklarını söyledi. "76 milyonu bir kardeş
bilmek lazım, 72 milleti bir kardeş bilmek lazım; kimsenin ne
diline ne ırkına ne diline ne de inancına bakmak lazım."
ifadelerini kullandı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, saat 15.00'te
yoklamasız açıldı. Birleşimi TBMM Başkanvekili Sadık Yakut
yönetiyor. 546 sıra sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin
görüşüldüğü Meclis Genel Kurulu'nda Milli Savunma Bakanı İsmet
Yılmaz, milletvekillerinin sorularını cevapladı.
"'Ne Mutlu Türküm Diyene'den vallahi bir rahatsızlık duymuyoruz."
diyen Yılmaz, bu ülkede yaşayan insanların hepsini Türk kabul
ettiklerini vurguladı. Yılmaz, şöyle devam etti: "Onda hiç şüphemiz
yok. Biz Türk kabul ederiz de ben Türk değilim diyen de var.
Dolayısıyla da biz hiçbir insanımıza 'Sen nesin, hadi sen ırkını
açıkla, Türk müsün?' diye bir soru sorulmasını da Türkiye için de
doğru bulmayız. Ama yani bu milletin adı Türk milleti, Türkiye
devleti; bunun içerisinde ben Kürt'üm diyen olur, Çerkez'im diyen
olabilir veya Kürt olup Türk'üm diyen olabilir veya Türk olup da
Kürt'üm diyen de var. Dolayısıyla, bu coğrafyada bin yıl beraber
yaşayanlar hem birbirlerine karıştılar hem her taraflı asimilasyon
oldu, onu söyleyeyim. Kürt'ten Türk'e geçtiği gibi Türk'ten de
Kürt'e geçti. 76 milyonu bir kardeş bilmek lazım, 72 milleti bir
kardeş bilmek lazım; kimsenin ne diline ne ırkına ne diline ne de
inancına bakmak lazım. Diyor ki Ebul Hasan Herekanî Hazretleri:
Allah'ın kendi nefsini taşıması için izin verdiği insanların,
gelene dili nedir, dini nedir veya sofrasında yer var mıdır
denilmesinden ben utanç duyarım. Allah'ın ruhunu taşımaya layık
görülen her insan dini, dili, ırkı, konuşması ne olursa olsun
başımızın üzerinde yeri vardır, eşrefi mahlukattır. Yani, biz de
onu söylüyoruz, biz de bir rahatsızlık duymuyoruz, biz kendimizden
eminiz. Birisi rahatsızlık duyuyorsa onda da gönül arzu eder ki ya,
bundan rahatsızlık duyma! Almanya'ya gittiğinde hiç şüpheniz
olmasın Güneydoğu'daki işte Kürt kardeşlerimize nerelisin dense ya
Türkiyeliyim diyecek ya Türk diyecek. Eğer, biraz daha derine
inersen, Türkiye'nin neresinden dersen Diyarbakır veyahut
Siirt'ten... Ondan sonra Arap mısın, Kürt müsün diye sorar ama
Türkiye'de yaşayanların ortak adı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır,
Türk vatandaşıdır, biz bundan bir rahatsızlık duymuyoruz. Bizim bir
rahatsızlığımız yok. Allah için, millet ne düşünüyorsa biz onu
düşünüyoruz, oldu mu. Biz milleti kendimize benzetmek istemiyoruz.
Eğer millet, Siirt'te Aydınlar ilçesine Tillo diyorsa biz de Tillo
diyoruz, eğer ki Bitlis'teki Güroymak'a Norşin diyorsa… Biz
vatandaşın kendisiyiz, başkalarıyla aramızdaki fark o. Başkaları
'Benim doğrum budur. Vatandaş dâhil, millet dâhil hepsi bana
uysun.' diyor. Biz ise diyoruz ki siyasetçiler ve devlet adamları,
hepsi milletimizin bir parçasıdır, o ne düşünüyorsa öyle olması
gerekir diyor, milletimiz gibi düşünüyoruz." CİHAN
Yorumlar