Bakan Bozdağ: Meclis’i harekete geçirme görevi savcılara ait değil
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, bakanlık görevi ile ilgili hususlarda Meclis’i harekete geçirme görevinin savcılara ait olmadığını söyledi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı
konuşmada, bakanlık görevi ile ilgili hususlarda Meclis’i harekete
geçirme görevinin savcılara ait olmadığını söyledi.
Meclis Genel Kurulu fezlekelerle alakalı olağanüstü toplantısını
sürdürüyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Genel Kurul’da yaptığı
konuşmada şunları söyledi: “Bizim yaptığımız işlem doğrudur,
yürürlükteki mevzuata da uygun bir işlemdir. Bakanlık göreviyle
alakalı hususlarda Meclis’i harekete geçirme görevi savcılara ait
değildir. Bununla ilgili çok önemli tartışmalar yapılmış. Anayasa
hukukçuları... Doktrinde pek çok tartışmalar var, onlardan bir
tanesi, Meclis soruşturması usulünün kabul edilmiş olmasının tek
amacı, Başbakan veya bakanların cezai sorumluluklarını tahrik etmek
olamaz. Eğer tek amaç bu olsaydı genel hükümlerden ayrı bir usule
gerek olmazdı. O halde, görevleriyle ilgili suçlarından dolayı
Başbakan veya bakanlar genel hükümlere tabi tutulabilecek iken
Meclis soruşturması ve Yüce Divan’da yargılanma gibi bir usule tabi
tutulmalarının özel bir anlamı olmalıdır. Kemal Gözler söylüyor
bunu. 'Nedir bunun özel anlamı? Bir, Meclis soruşturması usulü
Başbakan ve bakanları yargı organları tarafından tahrik
edilebilecek düzmece suç soruşturmalarına karşı koruma fonksiyonuna
sahiptir.' diyor. Bunun bir defa, böyle bir yönü var, bir koruma
fonksiyonu var. Meclis burada harekete geçirecek, ne yapacaksa. Öte
yandan da bunun siyasal bir denetim fonksiyonu var. Hükûmeti
denetleme yetkisi kime ait? Parlamentoya ait. Parlamento bu denetim
fonksiyonu yetkisini kullanacaktır. Dolayısıyla, bakanlarla ilgili
herhangi bir işlem yapılacaksa o zaman bu işlemi yapmanın yolu,
Anayasa 100 açıkça ifade ediyor. Ne diyor? Diyor ki:
Milletvekillerinin onda 1'inin yazılı bir müracaatıyla bakanlarla
alakalı soruşturma komisyonu kurulması istenebilir. İç tüzük bunu
söylüyor mu? Söylüyor. O zaman yol belli. Savcıların yazısı değil,
milletvekillerinin kararıyla bu ancak mümkün olabilir anayasamıza
göre. Cumhuriyet Halk Partisi diğer partilerimizin çoğunluğu yok
ama Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir çoğunluğu var, 55
milletvekiliyle bu önergeyi bugüne kadar verebilirdi, 17 Aralıkta
bu tartışmalar Türkiye'nin gündemine geldi. Ben şimdi soruyorum; 17
Aralık’ta Türkiye'nin gündemine gelen bu tartışma çerçevesinde
Cumhuriyet Halk Partisi Meclis soruşturması açılmasına ilişkin
önergeyi verebilirken, üç ay geçti, neden bugüne kadar vermediniz?
Niye vermediniz?” CİHAN
Yorumlar