Arınç: Başbakan’ın defterinde yolsuzluk yok

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Nazım Hikmet’in ‘Güneşli günler göreceğiz’ şiirinden mısralar okudu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın defterinde yolsuzluk yazan bir insan olmadığını söyledi.

Bağlarbaşı Merkez Hacı Veli Cami’inde Bursa Müftüsü Mehmet Emin Ay’ın kıldırdığı namaz sonrası vatandaşların büyük ilgisiyle karşılaşan Arınç, zaman zaman zor anlar yaşadı. Bir vatandaş, Arınc’ın boynuna sarılınca devreye koruma polisleri girdi. Bir vatandaş, ‘Küçük Erbakanım’ın diyerek Arınç’a sevgi gösterisinde bulunurken bazıları da elleriyle Arınç’ı selamladı. Cami çıkışından sonra Bülent Arınç, Osmangazi Belediyesi tarafından yaptırılan Bağlarbaşı Meydanı’nın açılışına katıldı.

ARINÇ’TAN ERDOĞAN’A: DURMUYOR Kİ BİZİMKİ

İnsanın hedeflerinin büyük olması gerektiğini anlatan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şunları kaydetti: "İnsanın hedefi Uludağ gibi yüksek, yüce olmalı. ‘Peki Başbakan yeter artık yahu, 2023’ü hedef gösterdin orada bari dur.’ Durmuyor ki bizimki; ‘2071 hedefim var’ diyor. Allah, Allah. Bizim Başbakanımız da Altepe, Mustafa Dündar gibi yaptıkça daha da büyütüyor işi. Durun bir yerde kardeşim. 2023’ü gördük de 2071’de ne olacak? O zaman daha büyük hedeflerimiz var. Ama biz 2071’i göremeyiz. Hak baki olacak, mukadderat. Biz olmayacağız belki ama; bu güzel çocuklarımız olacak. Torunlarımız olacak. Onlar çok daha güçlü Türkiye’de yaşayacaklar. Bu genç kızlarımız 2071’de anneanne, baba anne olduklarında ülkeleriyle iftihar edecekler. Güzel şeyler göreceğiz çocuklar, güzel güneşli günler. Bak ne güzel güneş açtı. Bu güneşler 30 Mart akşamı ilk zafer müjdesini Bağlarbaşı ve Osmangazi’den alacağımızı gösteriyor. Marş çalmakla bu iş olmuyor. Cumhuriyet’in 10’uncı yılında onlar yapılmışsa, 100’üncü yılında ne yapacağız? Bunun hedefini koymak lazım."
Arınç, konuşması sırasında Nazım Hikmet'in şiirinden mısralar okudu.

'TAYYİ MEKAN GİBİ CE ORDAYIZ, CE BURADAYIZ'

Hükümetin icraatlarını anlatan Arınç, hızlı tren projelerinin tamamlanmasıyla artık Bursa ile birçok şehrin ulaşımının kolaylaşacağını belirtti. Arınç, "İzmir’den kontağını açan 3 saat 30 dakikada İstanbul Aksaray’a girecek, rüyanızda görseniz hayra yormazsınız, bu da neyin nesi? Eski büyüklerimiz anlatırlar; maneviyat büyüklerimiz, ‘tayyi mekân’ diye bir şey varmış. Saba Melikesi Belkıs öyle yapmış bir orada görünmüş, bir burada görünmüş Hacı abi. Allah dilerse böyle oluyor. Bizimki de buna benzedi yahu. Gözünü açıp kapatacaksın ce e Ankara’da, cee e Eskişehir’de. Bir bakacaksın bu tarafta. Kim yapıyor bunları yahu? Allah’tan korkun, kim yapıyor bunları, hayatında, defterinde yolsuzluk yazan bir insan bu hizmetleri yapar mı? Bu parayı nereden bulur? Bu milletin alın terini boşa harcarsa bir insan, karanın bittiği yerde iki kıtayı denizin 60 metre altından nasıl bağlar bir insan? Bu Marmaray’ları kim yaptı? Üsküdar’dan giriyorsun, dört dakika sonra Sirkeci’den nasıl çıkıyorsun be kardeşim? Penceresi olsa balıkları göreceksin içerisinde. Sultan Abdülhamit, Sultan Abdülmecit düşünmüşler, ‘Üsküdar’ı bu tarafa nasıl bağlayalım?’ diye hayallerinden geçirmişler, kara kalem çizmişler. 150 sene evvel onların düşündüğünü, herkes buna ‘hayal görüyor’ derdi, biz hayalleri hakikat yaptık. Hamdolsun toprağın bittiği yerde ya uçuyoruz, ya denizin altına giriyoruz. Ama yapıyoruz. Katrilyonları veriyor yapıyoruz hamdolsun." şeklinde konuştu.

‘İNSANLAR SADECE DAĞLA, SİLAHLA TERBİYE OLSUN’ DİYE HİZMET YAPMIYORLAR

Dün Bismil’de incelemelerde bulunduğunu dile getiren Arınç, isim vermeden BDP’li belediyelerin hizmet yapmamasından yakındı. Arınç şöyle devam etti: "Malum zihniyetler var, bu zihniyetler, hizmet nedir bilmiyorlar, temiz hava nedir, güzel sokak ve caddeler nedir, bilmiyorlar. Halkımızın duasını almak nedir bilmiyorlar. Her yer çöp yığınlarıyla dolu. ‘Hizmet’ denen bir şey yok. Siyasi ayrımcılık yapılıyor, siyasi ırkçılık yapılıyor. Vatandaşlar arasında taraf gözetiliyor devletimizin gönderdiği paylar çarçur ediliyor. Başka maksatlarla kullanılıyor. İşte biraz da bu gayretimiz Anadolu’yu karış karış dolaşmaktaki maksadımız tek amacımız da budur ki; siyasi ırkçılık yaparak kendi batıl zihniyetlerini hakim kılmak için, yeri geldiğinde tehdit ve şantajla yeri geldiğinde baskıyla milletten oy alıp belediyenin imkanlarını başka yerlere göndermeye çalışanlar var. Halkımızın rızasını almak için, halkımızı bu zilletten, bu pisliklerden bu ortalığı alıp götürüvermiş çöplüklerden kurtarmak ve onlara iyi bir belediyecilik sunmak için hepimizin çok koşması lazım. Artık 30 Mart bir milat olmalı Türkiye’de ideolojik belediyecilik yerine hizmete dayalı belediyecilik anlayışı gelmeli. Akıllarına gelmiyor. Veya bilerek yapmıyorlar. İnsanlar dünyaya küssün, insanlar sadece ‘şiddet düşünsün’. ‘İnsanlar sadece dağla silahla terbiye edilsin’ diye belediyeciliği bilerek yapmıyorlar kardeşlerim. Kahroluyoruz. Ne güzel imkanlar veriyoruz. Trilyonlar gönderiyoruz. Her belediyenin payı var. Kendi imkanlarıyla bile gayret etseler çok şeyler yapacaklar ama yapmıyorlar. Ama dostlarımızın arkadaşlarımızın hizmeti seçen belediye başkanlarımızın bulundukları yerlere bakıyoruz insanlar rahat bir nefes alıyor, birbirini kucaklıyor. Birbirinin yüzüne gülerek bakıyor. Huzur duyuyor mutluluk hissediyor. O yüzden Osmangazi’ye geldiğimizde Bursa’ya geldiğimizde hamdolsun nereye baksak insanlar iyi bir belediyecilik görüyorlar." CİHAN