Ankara Barosu Başkanı: HSYK, Adalet Bakanlığı’nın bir şubesine dönüşür

Ankara Barosu Başkanı Avukat Sema Aksoy, TBMM Başkanlığı'na sunulan teklifin yasalaşması halinde Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) Adalet Bakanlığı’nın bir şubesine dönüşeceğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol
Ankara Barosu Başkanı: HSYK, Adalet Bakanlığı’nın bir şubesine dönüşür

Ankara Barosu Başkanı Avukat Sema Aksoy, TBMM Başkanlığı'na sunulan teklifin yasalaşması halinde Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) Adalet Bakanlığı’nın bir şubesine dönüşeceğini söyledi.
Sema Aksoy, yaptığı yazılı açıklamada, 7 Ocak 2014 tarihinde 78 milletvekilinin imzası ile Türkiye Millet Meclisi'ne sunulan 52 maddeden oluşan kanun teklifi ile Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nda genel kurula ait bir çok yetki ve görev Adalet Bakanı'na geçeceğini belirtti.
Adalet Bakanı ve müsteşarın varlığıyla yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına gölge düşüren HSYK’nın oluşumunda, bu kez neredeyse tüm yetkilerin Adalet Bakanı'na devredilmesiyle yargı bağımsızlığının karanlıklara gömüleceğinden duyduğu endişeyi dile getiren Aksoy, "Son yıllarda sıkça yapıldığı gibi güne, olaya, kişiye özel hukuk yaratma telaşı ile hiçbir sivil toplum kesimi ile paylaşılmadan alelacele verilen bu teklifin hukuki dayanaktan yoksun olduğu açıktır. “ dedi.

“DEMOKRASİNİN GÜVENCESİ KİŞİLER DEĞİL SİSTEMDİR”

Baro Başkanı Aksoy, hukuk devletinin ve demokrasinin güvencesinin, kişiler değil sistem olduğuna işaret ederek, sözlerini, “HSYK'nın bu şekilde yeniden yapılandırılması ve siyasi iktidara tamamen bağımlı hale getirilmesi hukuk güvenliğini ortadan kaldıracak ve yargıda büyük bir tahribata yol açacaktır. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı hakimlerin değil vatandaşın teminatıdır.” diye sürdürdü.

TEKLİF EDİLEN MADDELER

Aksoy, HSYK ile ilgili teklifte yer alan, “Genel Kurul'un neredeyse tüm yetkilerinin Adalet Bakanı'na devrediliyor oluşu, kurul içindeki dairelerin başkanlarının seçiminde yine bakanın etkili olacağı bir hükmün konulması, hakim ve savcıların tepesinde "Demokles'in Kılıcı" gibi duran Teftiş kurulunun başkan ve başkan yardımcılarını doğrudan Adalet Bakanı'nın ataması, Adalet Bakanlığı Müsteşarı'na HSYK dairelerinde başkan seçilebilme hakkının verilmesi, görev yapacak müfettişlerin belirlenmesinde seçilecekleri teklif eden konumunda bulunması, yönetmeliklerin çıkarılması yetkisinin dahi Adalet Bakanı'na verilmesi, HSYK'nın bütün personelinin görevinin sona erdirilmesi ve yeni şekillendirmenin Adalet Bakanı tarafından yapılmasının sağlanması” maddelerinin HSYK'nın bağımsız ve tarafsız bir kurul olmaktan çok Adalet Bakanlığı'nın bir şubesi konumuna düşeceğinin göstergesi olduğunu kaydetti.

“KUVVETLER AYRILIĞI İLKESİ ORTADAN KALKACAK”

Bu halde, Anayasa'da yerini bulan ve hukuk devletinin omurgasını oluşturan yasama, yürütme ve yargının yasal sınırlar içerisinde kalarak hareket etmesini emreden "kuvvetler ayrılığı" ilkesinin de ortadan kalkacağına dikkat çeken Aksoy, Tüm ilgilileri, kendi hukukunu yaratmaktan vazgeçip, evrensel ilkeler doğrultusunda ve kuvvetler ayrılığı gereği kendi sınırlarına çekilmesine ve kendi sınırlarını bilmesine çağırıyoruz. Aksi durumda demokrasimiz büyük yara alacak ve kişi özgürlüklerimiz tamamen güvencesiz olacaktır. Ülkemizde yargıya olan güveni ortadan kaldıracak ve ileriye dönük bir kaos ortamına neden olacak bu teklifin gündeme dahi alınmamasını talep ediyoruz.” düşüncesini aktardı.
CİHAN

Yorumlar