Başbakan Yıldırım NTV-Star TV ortak yayınında (1)

- "Allah'a şükür vatandaş akın akın indi meydanlara ve darbecilere, darbe bozuntularına karşı çok asil bir duruş gösterdi. Hayatını ortaya koydu" - "246 şehidimiz var, yaralılarımız var. Bu sivillerimizin de en üst düzeyden şehit sayılması için kanun çıkardık ve bu terör örgütünün el konan vakıfları, dernekleri, okullarının adlarına da şehitlerimizin adını vereceğiz, değiştirip her bir şehidimizin adını vererek orada yaşatacağız" - "Genel değerlendirme yani bizim oradan geçeceğimiz hesap edilerek köprüye (Boğaziçi Köprüsü) inilmiş. Yoksa köprünün ilk anda tutulması gereken bir stratejik bir hedef olması çok anlamlı değil"

Google Haberlere Abone ol
Başbakan Yıldırım NTV-Star TV ortak yayınında (1)

ANKARA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini engellemeye çalışırken 246 kişinin şehit olduğunu belirterek, "Bu sivillerimizin de en üst düzeyden şehit sayılması için kanun çıkardık ve bu terör örgütünün el konan vakıfları, dernekleri, okullarının adlarına da şehitlerimizin adını vereceğiz, değiştirip her bir şehidimizin adını vererek orada yaşatacağız." dedi.

Yıldırım, NTV-Star televizyonu ortak yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığı geceye ilişkin soru üzerine Başbakan Yıldırım, 15 Temmuz gecesini "Türk demokrasisi, milli irade ve milletin geleceği adına karanlık ve uzun bir gece" olarak nitelendirdi.

Darbe girişimi meydana geldiğinde yakın çalışma arkadaşlarıyla kısa bir istişare yaptıklarını ifade eden Binali Yıldırım, "Dedik ki 'Bu milletin emanetini yere düşürmeyeceğiz, gerekirse canımızla ödeyeceğiz ama asla ve asla bunlara pabuç bırakmayacağız'. Daha sonra bu düşüncemizi, Cumhurbaşkanımızı aradık kendisiyle görüştüğümüzde aynı kanaatte olduğunu gördük." diye konuştu.

Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir karar verdiklerini belirterek, şunları söyledi:

"Bu işle biz mücadele ederiz ama şu anda güçlerimiz orantılı değil. Onlar devletin tankını, tüfeğini, uçağını gasbetmişler ve milletin üzerine acımasızca saldırıyorlar. Bizim elimizde ne var? Bizim elimizde tank, uçak, tüfek yok. Bizim elimizde polis teşkilatımız, özel harekatçılarımız var, bu kadar. Ama onların göremediği bir güç daha var, o da millet. Milletle savaş yapılmaz. Millete savaş yapıp da galip olan dünyada hiçbir ülke görülmemiştir. Dedik ki 'Biz mücadelemizi vereceğiz ama işin sahibini de haberdar edeceğiz, meydanlara davet edeceğiz'. Oradan çağrımızı yaptık, Cumhurbaşkanımız da biz de 'Ey ahali, Türkiye büyük bir silahlı darbe girişimiyle karşı karşıyadır, iş başa düşmüştür, lütfen herkes üzerine düşeni yapsın'. Bu yetti zaten. Akın akın insanlar o bombalara, tanklara, mermilere meydan okuyarak, önüne durarak, üzerine çıkarak, 'Benim bedenimden geçmeden geçemezsin' diyerek meydanlara indi."

- "Abartılı bir koruma ekibim yok"

O gece yanında olan korumaların sayısı ve can güvenliğine ilişkin durumun sorulması üzerine Başbakan Yıldırım, "Öyle abartılı bir koruma ekibim yok. Eskiden beri koruma işinde çok abartıyı sevmiyorum. Onların, korumaların adeta benim vatandaşımla aramdaki mesafeyi açtıklarını düşünürüm ve hep korumalarım da benden şikayet eder 'çok riskli hareket ettiğim' yönünde. Bir kalabalık görsem hemen içine dalarım, onlarla sarılırım, sohbet ederim bunu engellemeye çalışmalarını da doğrusu hiç hoş karşılamam." ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün darbe girişiminin olduğu gece Boğaziçi Köprüsü'nden geçtiklerini, kısa bir süre sonra ise köprünün darbe yanlısı askerler tarafından tutulduğunu anlatan Yıldırım, "Genel değerlendirme yani bizim oradan geçeceğimiz hesap edilerek köprüye inilmiş. Yoksa köprünün ilk anda tutulması gereken bir stratejik bir hedef olması çok anlamlı değil." şeklinde konuştu.

Binali Yıldırım, darbe girişiminde bulunan FETÖ üyelerinin zamanlamayı tutturamadığını, Allah'ın kendilerine yardım ettiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Biz geçmiş olduk. Tuzla'da konuta varmadan öğrendik gariplik olduğunu ve oradan hemen Genelkurmay Başkanı'nı aradık, telefonu çalıyor, cevap vermiyor. İçişleri Bakanı'nı arıyoruz telefonu kapalı, daha sonra öğrendik Erzurum'dan geliyormuş. Kimi arıyoruz, ses yok. Bu sefer tabi biraz daha işin ciddi olduğu kanaati bizde hasıl oldu ve hemen orada şunu yaptık. Durumu bir anlamam lazım, neler oluyor, bir kanaat oluşturup ve vatandaşlarımızla bunu paylaşmamız lazım. Ne diyeceğiz çıkıp, yani vatandaş bir şey bekliyor, onları rahatlatacak gerçek bilgiye ihtiyacı var. Hemen şunu yaptık, Ankara Valisini, Emniyet Müdürünü, İstanbul Valisini, Emniyet Müdürünü aradım, 'Nedir kardeşim' deyince, oralardan aldığım bilgilerden sonra şöyle bir sonuca vardım; 'Bu bir kalkışma ve bu kalkışma silahlı kuvvetler içerisinde bir grubun işidir, bunun silahlı kuvvetler komuta kademesiyle, onların iradesiyle ilgisi yok, o iradenin dışında gelişen bir iştir'."

- "Vatandaş akın akın indi meydanlara"

Söz konusu gece konvoyuna saldırı olduğunun da hatırlatılması üzerine Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:

"3-5 araçtan oluşan bir konvoy. Biz Cumhurbaşkanımız ile de temas kurduk, onunla da durum değerlendirmesi yaptık, aynı kanaati orada da gördük ve hemen onun arkasından Cumhurbaşkanımız da biz de vatandaşı meydanlara çağırdık, ülkeye, istiklaline, istikbaline sahip çıkması gerektiğini söyledik. Allah'a şükür vatandaş akın akın indi meydanlara ve darbecilere, darbe bozuntularına karşı çok asil bir duruş gösterdi. Hayatını ortaya koydu. 246 şehidimiz var, yaralılarımız var. Hemen biz bugün ilk aldığımız kanun hükmünde kararnamede (KHK) bu sivillerimizin de en üst düzeyden şehit sayılması için kanun çıkardık ve bu terör örgütünün el konan vakıfları, dernekleri, okullarının adlarına da şehitlerimizin adını vereceğiz, değiştirip her bir şehidimizin adını vererek orada yaşatacağız."

(Sürecek)

Yorumlar