Tekstilden sonra emlakta da Arap müşteri küstürüldü

Tekstil sektöründe Arap müşterilere yönelik fırsatçı yaklaşımların neden olduğu olumsuz tablo şimdi de emlak sektöründe yaşanıyor. Arap müşteriye 'günlük fırsat' gözüyle bakan bazı emlakçılar, yüksek komisyonlar ve abartılı fiyatlarla Arap müşteriyi küstürdü.

Google Haberlere Abone ol
Tekstilden sonra emlakta da Arap müşteri küstürüldü

Sonhaberler | Haber Merkezi

Arap ülkeleriyle geliştirilen ilişkiler kapsamında son yıllarda Türkiye ekonomisindeki Arap müşteri farklılığı giderek olumsuz bir hal almaya başlıyor. Laleli’nin cazibesine darbe vuran, ticaret hacminin artmasını engelleyen fırsatçı davranışlar şimdi de gayrimenkul piyasasını tehdit ediyor. Laleli'de yabancı alıcıların münferiden de olsa zaman zaman kandırılmaları olumsuz propagandalara neden olmuştu. Gayrimenkulde de Arap ülkelerinden her alıcıyı “petrodolar milyoneri” sanan fırsatçılar risk oluşturmaya başladı. Devlet vatandaşlık vererek satışları artırmaya çalışırken fırsatçılar müşteri kaçırtıyor. GYODER Başkanı Feyzullah Yetgin tedbir alınmasını istedi. Piyasadan edinilen bilgilere göre Arap alıcılardan yüksek komisyonlar talep ediliyor. Evler normalden daha pahalı satılıyor. Fark eden alıcılar şikayetçi oluyor.

Türkiye gayrimenkul sektörünün büyümesi için yabancıların alımları önemli. Bu amaçla 2012 yılından çıkarılan mütekabiliyet yasasıyla 183 ülke vatandaşına Türkiye’den gayrimenkul alma hakkı verildi. Bunun neticesinde yabancıların gayrimenkul alımları yıllık 5 milyar dolara dayandı. Hatta yabancıları Türkiye’ye çekmek için Türkiye’den 1 milyon dolarlık ev alana vatandaşlık ve KDV muafiyeti gibi avantajlar sunuldu. Bu çalışmaların da desteği ile yabancıların 5 yılık dönemde Türkiye’den aldıkları gayrimenkul sayısı 81 bin 754 bine ulaştı.

Dünya Gazetesi'nin haberine göre, mütekabiliyetle birlikte özellikle Körfez’den bir talep patlaması yaşandı. Sadece bu yılın ilk 9 ayında Körfez’den yapılan alımların sayısı 8 bin adete geldi. Bu hakla birlikte daha çok Akdeniz sahil bandıyla sınırlı olan yabancı alımı özellikle Arapların gelmesiyle birlikte İstanbul, Yalova, Bursa, Sakarya, Trabzon ve Ordu gibi illere kadar yayıldı. Sadece Trabzon’da bir yılda satılık ve kiralık fiyatlarını yüzde 11 oranında artıran Araplar, bölgedeki otellerin doluluk ve kârlılık oranlarını çok fazla yükseltti.

DURUMUN FARKINDALAR

İstanbul’da ise Esenyurt, Başakşehir ve Beylikdüzü gibi bölgelerden çok fazla alım yaparak gayrimenkul piyasasına hareket katan Araplara özel güzel projeler geliştirenler kadar, kötü olaylar da son dönemde çok fazla işitilir oldu. Bazı firmaların yerli müşteriye ayrı, Arap müşteriye ayrı fiyat uyguladığı söyleniyor. Esenyurt’taki bir projeyi “Taksim’e 15 dakika” diye pazarlayan bazı şirketlerin, yerli müşteri getiren emlakçılara yüzde 5 komisyon verirken, Arap müşteriyi getirene yüzde 10 komisyon verdiği söyleniyor. Yerli alıcıya 600 bin liraya satılan daire Arap alıcıya 750 bin liraya satılıyor. Ortalama daire fiyatı 300 bin lira olan bir bölgede Arap alıcıya 415 bin liraya satış yapılıyor. Sektör yetkililerine göre durumun farkındalar. Rahatsız oluyorlar. Bu söylentiler yayılıyor. Bilmediği için alanlar, ses çıkarmayanlar da var. Araplar hali hazırda gayrimenkul sektörünün canlı olmasında önemli bir katkı sağlıyor. Ancak yaşanan bu olumsuzluklar acaba Laleli piyasasından Rusların çekilmesine benzer bir vakanın yaşanması endişesi doğuruyor.

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin, bir ara özellikle Kuveytlilerden çok fazla şikayet geldiğini aktardı. Günümüzde internet çağında yaşandığını ve alıcının çok bilinçli olduğunu belirten Yetgin, “Büyük firmaların çoğunda Türkçe İngilizce fiyatlar ve proje hakkında bilgi veriliyor. Bu nedenle bunu karşılaştırma imkanlarına sahipler. Ancak kurumsallaşmamış, eksik ve yanlış bilgiyle satış yapanlar oldu. Bu tarz davranışlar Türkiye’nin orta ve uzun vadedeki imajına zarar veriyor. Kamu bu noktada yurtdışındaki ataşelikleri ile bilgilendirme yapabilir. Satış yapan firmalar belki bakanlık üzerinden bir şekilde akredite olabilir mi bu tarz önlemler araştırılmalı” dedi.

Yorumlar