Ünlü sanatçı Kadir İnanır: Sinema atom bombasının gücüne sahiptir
Türk sinemanın ünlü sanatçısı Kadir İnanır, sinemanın gerçek anlamda bir atom bombasının ortaya koyacağı güce sahip bir noktada olduğunu belirterek, “Sinema isterse bir ülkeyi bir baştan bir uca batırır, istenirse refaha ulaştırır.
Türk sinemanın ünlü sanatçısı Kadir İnanır, sinemanın gerçek
anlamda bir atom bombasının ortaya koyacağı güce sahip bir noktada
olduğunu belirterek, “Sinema isterse bir ülkeyi bir baştan bir uca
batırır, istenirse refaha ulaştırır.” dedi.
Nevşehir’in Uçhisar beldesinde bulunan bir butik otelde, Nevşehir
Valiliği ile Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Avrupa Birliği
Projeler ve Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi ortaklığında
hazırlanan ve Ahiler Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen
'Kapadokya Doğal Film Platosu' kitabının tanıtım toplantısı
yapıldı. Toplantıya Nevşehir Vali Vekili Vural Demirtaş, Nevşehir
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, ünlü sinema sanatçısı
Kadir İnanır ve eşi Jülide Kural, Kazakistan fahri konsolosu
işadamı Halil Uluer ile davetliler katıldı. Toplantıda konuşan
Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, sinemanın
sanatın en önemli, insanlara en kolay ulaşan ve en etkin olan dalı
olduğunu söyledi.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak Güzel Sanatlar
Fakültesi’nde Radyo-Televizyon- Sinema dalında bir bölümü veya
İletişim Fakültesi içerisinde Sinema bölümü açmak istediklerini
belirten Kılıç, bunun iki yıllık yaptıkları planlamada yer aldığını
açıkladı. Üniversite olarak asıl amaçlarından birini de
Kapadokya’yı dünyaya daha iyi tanıtmak olduğunu kaydeden Kılıç,
dünyada eşi benzeri olmayan bu bölgeyi en iyi şekilde tanıtmak
üzere ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini ve göstermeye de
devam edeceklerini kaydetti.
Nevşehir Vali Vekili Vural Demirtaş ise “Memlekette aktör var,
aktörmüş gibi davrananlar var. Memlekette kitap var, kitapçık var.
Ben son yıllarda öğrendim. Çarşıda, piyasada, yayın hayatında
süprüntü gibi kitaplar var. Elinize alınmayacak kitaplar var.
Kapadokya üzerine yazılan bu kitap bana göre bir milat olmalıdır.”
ifadesini kullandı.
Türk sinemasının ünlü ismi Kadir İnanır ise “Sinema öyle etkili bir
silahtır ki, bir atom bombasından beterdir. Bir ülkeyi alır göklere
çıkarır, bir ülkeyi de anında bir filmle batırır. 40 yıldır Gece
Yarısı Ekspresi filminin rezaletini temizleyemiyoruz. Ama bunun
karşısında bir film çekilse bu ülkenin ve insanının aynı zamanda
dünyanın örnek göstereceği insanlar ve ülke olarak sunabiliriz.
Bunun için en güçlü, en etkin silah film çekmektir.” diye
konuştu.
Türkiye’nin bir cennet, Kapadokya bölgesinin ise o cennetin baş
köşelerinden biri olduğunu söyleyen İnanır, Kapadokya’nın
korunmasının büyük önem taşıdığını kaydetti. İnanır, şunları
ekledi: “Bu otelin terasından çıkın, bölgenin karakterine
yakışmayan çok çarpıcı resimler göreceksiniz. Hemen dikkatinizi
çekecektir. Buranın doğallığının, gücünün korunması lazım. Ben
burada yaşasaydım, ciddi söylüyorum, çok büyük olaylar olurdu.
Hiçbir şey yaptırmazdım bu bölgeye.”
Yıllardır bölgenin tanıtımı için çaba gösterildiğini ama eksik olan
bir şeylerin de olduğunu kaydeden İnanır, şunları söyledi: “Bir
yandan övünüyor, gerçek olduğunu savunuyoruz. Tek, öz, altın
değerinde, neredeyse sıfır denebilecek kadar ithalat maddesine
gerek duyan, ülkemizin tek geliri, 35- 40 milyar dolar gibi turizm
gelirimizle övünüyoruz. Ama bunun 150- 200 milyar dolara çıkması
için gerekli özeni ve dikkati göstermiyoruz. Ülkeyi yönetenlerde
bana göre yeterince göstermiyor, cennet ülkenin yaşayanları olarak
biz de geleceğimizi turizmin üzerine kurmayı hedefleyip gereklerini
yerine getirmiyoruz. Kapadokya’ya 44 yıldır küçük de olsa emeğim
var. İlk önce rahmetli Ayhan Işık’la birlikte 20 yaşımda buraya
geldim. Ben bizzat gelmesem bile buraya çok sayıda film şirketi
gönderdim. Burada büyük dostluklar kurdum. Özellikle filmcilerin
buraya gelmesinde halkının güler yüzlü, içten, dost, gerçekten
sahip insanlar oluşunun büyük etkeni vardır. Suratı asık, misafir
kabul etmeyen insanların yanına hiç kimse gitmez. Türkiye’de öyle
tanıtma fonları var ki, mesela her Bakanlığın 20 milyon dolara
yakın tanıtım fonları bulunuyor. Turizme değer verilmesi lazım.
Tabii ki değer veriliyor. Atatürk 'sinemaya gerekli ehemmiyeti
veriniz' demiş. Biz geri kaldığımızda diyorum ki 'niye
kızıyorsunuz. Bu kadar gerekiyor diyorlar, bu kadar veriyorlar. Siz
alacaksınız.” diye konuştu.
Kapadokya’da mutlaka film festivalinin yapılması gerektiğini
kaydeden İnanır, “Niye Antalya’da, Adana’da, Van’da, Erzurum’da,
İzmir’de var da Kapadokya’da yok. Burada bir film festivali
organize edilirse, bunu tüm dünyaya duyurursak çok güzel olur.
Kapadokya zaten dünyada bilinen bir yerdir. Zannetmeyin ki, dünya
sinemacıları Kapadokya’yı bilmiyor. Ama onların dikkatlerini canlı
tutmak için bizim hareket göstermemiz gerekiyor. Burada yapılacak
ilk festivalin uluslararası olmak kaydıyla bütçesini de çıkartırız.
Bütçenin yarısını Bakanlıktan çıkartabiliyoruz. Yarısını da
bölgeden alacağız. Bölgenin zenginlerini de iyi biliyorum, hiç
benden kaçamazlar. Böylece el ele vererek, hemen organize olarak,
profesyonel insanlarla diyaloğa girerek hızla çalışmalara
başlayacağız. Ben de fahri olarak, Kapadokya’yı seven biri olarak
elimden gelen çabayı göstereceğim.” dedi.
Geçmişte filmlerin büyük zorluklar içerisinde çekildiğini anlatan
İnanır, “Bundan 10 yıl öncesine kadar kameradaki görüntüyü monitör
ile izleme imkanımız yoktu. Filmi çeker İstanbul’a banyoya
gönderir, onlardan gelecek cevap üzerine sahnelerimizi yeniden
çekip çekmeyeceğimiz belli olurdu. Bu da elbette ciddi bir zaman ve
maliyet artışını beraberinde getirirdi, ama bugün öyle değil.
Çekilen görüntü anında izlenebiliyor artık. Genç sinemacılar
fırtına gibi geliyorlar, ancak bizim yaptığımız gibi henüz büyük
film yapma gücüne henüz ulaşamadılar.” şeklinde konuştu.
Törende, Kapadokya bölgesinin sinema alanında plato haline
getirilmesi yönündeki çalışmalarından dolayı Türk sinemasının ünlü
ismi Kadir İnanır’a çeşitli hediyeler verildi. Bu arada Göreme
Belediye Başkanı Nuri Cingil’in, Kadir İnanır’ın Ürgüp ilçesinde
Türkan Şoray ile birlikte çektiği 'Dila Hanım' filminde beyazlamış
saçlı fotoğrafı, İnanır’ı duygulandırdı. CİHAN
Yorumlar