Ukrayna Rusya son dakika gelişmeleri son durum nedir: Putin, Ukrayna'yı dörde bölen imzayı attı, ABD ve AB ne dedi?

Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna'nın dörde bölünmesine neden olan imzaları attı. Ukrayna'da Kiev hükümeti kontrolündeki bölge dışında iki yeni devletçik kuruldu. Böylece ülke resmen üçe bölündü. Ülkenin bir bölümü de yani Kırım da Rusya işgali altında bulunuyor.

Google Haberlere Abone ol
Rusya Ukrayna'yı işgal sürecini kısmen başlattı

Ukrayna Rusya son dakika gelişmeleri son durum nedir: Putin, Ukrayna'yı dörde bölen imzayı attı, ABD ve AB ne dedi?

Rusya Devlet Başkanı Putin, dünyanın gözleri önünde eski Rus toprağı dediği Ukrayna'yı lime lime eden imzaları attı. Daha önce Kırım'ı Ukrayna'dan alarak kendi topraklarına katan Putin, şimdi de Donbas bölgesini oluşturan iki küçük devletçik ortaya çıkardı ve Rus ordusunu buraya gönderdi. Başta ABD olmak üzere dünyanın geri kalanı ise Putin'in yaptıklarına kısık seslerle, yaptırım tehditleriyle karışlamakla yetindi. 

Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde yönetimlerinin tanınmasına dair kararnameyi imzaladı.

Putin, Rusya Parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması'nın Donbas'taki ayrılıkçıların sözde yönetimlerinin tanınmasıyla ilgili çağrısına cevap vermek için güvenlik konseyi toplantısından bir süre sonra televizyondan halka hitap etti.

Putin yaptığı konuşmada, Kiev yönetiminin "Donbas'ta askeri karar dışında hiç bir kararı tanımadığını" belirterek, "Bu bağlamda, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını bir an önce tanımak için çok geç kalınmış bir kararı almayı gerekli görüyorum." ifadelerini kullandı.

Konuşmasının ardından Putin, Kremlin Sarayı'nda sırayla sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti, ardından sözde Lugansk Halk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tanıyan kararnameyi imzaladı. İmza töreninde söz konusu yönetimlerin temsilcileri de hazır bulundu.

Törende Rusya ile ayrılıkçıların sözde yönetimleri arasında "dostluk" ve "iş birliği" anlaşmaları da imzalandı.

15 Şubat'ta Rusya Parlamentosunun alt kanadı Devlet Duması, Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların kurduğu sözde yönetimlerin tanınması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e çağrıda bulunulmasına yönelik kararı kabul etmiş, kararı Kremlin'e göndermişti.

Ukrayna'nın doğusunda 2014'te Kiev yönetimine rağmen Rusya yanlısı ayrılıkçılar Ukrayna topraklarında Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti isminde iki ayrı sözde yönetim oluşturmuştu.

PUTİN SSCB TOPRAKLARINI GERİ Mİ ALIYOR?

Rusya Devlet Başkanı Putin, "Ülkelere SSCB’den ayrılma hakkı vermek, temeline döşenen bir mayındı. SSCB'nin dağılmasının sorumlusu, farklı dönemlerde yaptıkları hatalar nedeniyle Bolşeviklerdir." ifadelerini kullandı.

Putin, konuşmasında Ukrayna'nın dış güçler tarafından kontrol edildiğini ileri sürdü.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna'nın Sovyetler Birliği'nden kalan altyapı ve Batı'nın teknolojik desteğiyle kolaylıkla nükleer silah geliştirebileceğini söyledi.

ABD'DEN KARARA İLK TEPKİ 

ABD Başkanı Biden, Rusya Devlet Başkanı Putin'in sözde Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetlerini tanıma kararını şiddetle kınadıklarını açıkladı.

Öte yandan Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in son kararına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Psaki, açıklamasında, Rusya'dan böyle bir adımı beklediklerini kaydederek, "Başkan Biden, (Rusya'nın bağımsızlığını tanıdığı) sözde Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetleri ile ABD'li kişilerin yeni yatırım, ticaret ve finansal işlem yapmalarını yasaklayan bir Başkanlık Kararnamesini yayımlayacak." ifadesini kullandı.

Söz konusu kararnameyle Ukrayna'nın bu bölgelerinde ticari herhangi bir işlem yapmaya çalışanların yaptırıma tabi tutulabileceğini de belirten Psaki, detayları ABD Hazine Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığının açıklayacağını bildirdi.

Psaki, bu kararnamenin Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda devreye sokulacak diğer yaptırımlardan ayrı olduğunu vurguladı.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Rusya'nın sözde Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetlerini tanınmasına imkan veren iki kararnameyi imzalamıştı.

AVRUPA BİRLİĞİ'NDEN GELEN İLK TEPKİLER

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Charles Michel, Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, aynı anda sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları paylaşımlarla Rusya'nın sözde Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetlerinin tanınmasıyla ilgili kararını tepkiyle karşıladı.

Liderlerin ortak mesajlarında şu ifadeler yer aldı:

"Ukrayna'daki iki ayrılıkçı bölgenin tanınması, uluslararası hukukun, Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün ve Minsk anlaşmalarının açık bir ihlalidir. AB ve ortakları, Ukrayna ile dayanışma içinde birlik ve kararlılıkla tepki gösterecek."

Von der Leyen ve Michel daha sonra ortak yazılı açıklama yayımlayarak, Putin'in kararını "mümkün olan en güçlü şekilde kınadıklarını" bildirdiler.

Açıklamada ayrıca ,"Bu adım, Minsk anlaşmalarının yanı sıra uluslararası hukukun da açık bir ihlalidir. Birlik, bu yasa dışı eyleme karışanlara yaptırımlarla karşılık verecektir. Birlik, Ukrayna'nın uluslararası kabul görmüş sınırları içinde bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne sarsılmaz desteğini yineler." ifadeleri kullanıldı.

Borrell, AB Dışişleri Bakanları Toplantısının ardından yaptığı açıklamada, AB'nin, Rusya'nın Donbas'taki ayrılıkçı yönetimleri tanıması halinde güçlü bir birleşik cephe olarak tepki vermeye hazır olduğunu söylemişti.

AB ÜLKELERİNDEN KINAMA AÇIKLAMALARI

Avrupa Birliği (AB) üyesi Avusturya, Hollanda, Çekya ve Slovakya, Rusya'nın Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde yönetimlerini resmen tanıma kararına, tepki gösterildi.

Avusturya Başbakanı Karl Nehammer, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in kararının Minsk Anlaşmasının açık ihlali ve hali hazırda barışçıl çözüm için sürdürülen diplomatik çabalara yönelik bir "hakaret olduğunu" ifade etti.

Slovakya Başbakanı Eduard Heger, Ukrayna ile dayanışma içinde olduklarını belirterek, Rusya'nın aldığı kararı kınadığını belirtti.

Heger, barışçıl çözüm için diplomatik çabaların sarf edildiği bir süreçte Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde yönetimlerini resmen tanınmasının kabul edilemez olduğunu kaydetti.

Çekya Başbakanı Petr Fiala da Rusya'nın aldığı kararın uluslararası hukuku ihlal ettiği gibi egem bir ülkeye yönelik açık bir "saldırganlık" olduğunu ifade etti.

Hollanda Dışişleri Bakanı Wopke Hoekstra, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde yönetimlerini resmen tanıma kararını kınadı.

Hoekstra, konuyla ilgili sosyal medya hesabından, "Ukrayna'daki ayrılıkçı bölgelerin tanınması, uluslararası hukukun, Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün ve Minsk anlaşmalarının açık bir ihlalidir. Hollanda bu eylemi şiddetle kınıyor ve AB ve NATO ortaklarımızla yakın ve sıkı bir koordinasyon içinde kararlılıkla hareket edecektir." paylaşımında bulundu.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'DEN İLK AÇIKLAMA

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Rusya Federasyonu'nun Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk bölgelerinin statüsüyle ilgili kararından büyük endişe duyduğunu ve bunun BM Şartı'nın ilkeleriyle tutarsızdır olduğunu belirtti.

Genel Sekreter Sözcüsü Stepheane Dujarric tarafından yapılan yazılı açıklamada, Guterres, BM Güvenlik Konseyi'nin 2015 yılı 2202 sayılı kararında onaylanan Minsk Anlaşmaları uyarınca doğu Ukrayna'daki ihtilafın barışçıl bir şekilde çözülmesi çağrısında bulundu.

Açıklamada, Guterres'in Rusya'nın kararından büyük endişe duyduğu vurgulanarak, "Genel Sekreter, Rusya Federasyonu'nun kararının Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin ihlali ve Birleşmiş Milletler Şartı'nın ilkeleriyle tutarsız olduğunu düşünüyor." ifadeleri paylaşıldı.

BM'nin, uluslararası kabul görmüş sınırları içinde Ukrayna'nın egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü tam olarak desteklemeye devam edeceğinin altı çizilen açıklamada, ilgili tüm aktörlerin, Ukrayna ve çevresindeki tehlikeli durumu daha da tırmandırabilecek her türlü eylemden kaçınmaları ve sorunları diplomasiye öncelik vererek barışçıl bir şekilde çözmeleri çağrısında bulunuldu.

NATO'DAN KINAMA

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, konuyla ilgili açıklamasında, sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti'nin tanınmasını kınadığını bildirerek, "Bu, Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğünü baltalamakta, anlaşmazlığa çözüm bulunmasına yönelik çabaları tüketmekte ve Rusya'nın da taraf olduğu Minsk Anlaşmasını ihlal etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Rusya'nın da içinde bulunduğu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2015'te Ukrayna'nın egemenliği, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığını teyit ettiğini hatırlatan Stoltenberg, şu ifadeleri kullandı:

"Donetsk ve Lugansk Ukrayna'nın parçasıdır. Moskova, ayrılıkçılara mali ve askeri destek sağlayarak Ukrayna'nın doğusundaki çatışmayı körüklemektedir. Rusya ayrıca bir kez daha Ukrayna'yı işgal için bahane sahnelemeye çalışmaktadır."

Stoltenberg, NATO olarak uluslararası anlamda tanınmış sınırları içinde Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğini desteklediklerini ifade ederek, Rusya'yı diplomasi yolunu seçme, acilen askeri yığınağı ile güçlerini uluslararası yükümlülükleri ve taahhütleri uyarınca Ukrayna çevresi ve içinden çekmeye çağırdı.

MACRON AB'DEN YAPTIRIM TALEBİNDE BULUNDU

Ukrayna krizinde arabulucu olmaya çalışan ancak bir türlü başarılı olamayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde yönetimlerini resmen tanıma kararı alarak uluslararası taahhütlerini ihlal ettiğini belirterek, Avrupa'nın bu ülkeye karşı yaptırım kararı almasını istedi.

Elysee Sarayından yapılan yazılı açıklamaya göre, Macron, Putin'in söz konusu kararını kınadı.

Bunun açıkça Rusya'nın uluslararası taahhütlerinin tek taraflı ihlali ve Ukrayna'nın egemenliğine saldırı olduğunu ifade eden Macron, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) bu konuda acil toplantı yapılmasını ve Avrupa'nın yaptırım kararı almasını istedi.

Putin, Rusya'nın sözde Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetlerini tanınmasına imkan veren iki kararnameyi imzalamıştı.


 

Yorumlar