'Şehirlerimizi taş, kebapla değil insanımızla özdeşleştirmemiz lazım'
Tarihçi, yazar Yavuz Bahadıroğlu, şehirlerimizi taşı, toprağı, kebabı ile değil insanı ile özdeşleştirmemiz gerektiğini belirterek, "Erzurum’un nesi meşhur denilince 'Oltu taşı' diyorlar.
Tarihçi, yazar Yavuz Bahadıroğlu, şehirlerimizi taşı, toprağı,
kebabı ile değil insanı ile özdeşleştirmemiz gerektiğini
belirterek, "Erzurum’un nesi meşhur denilince 'Oltu taşı' diyorlar.
Erzurum’un dadaşı meşhur, Oltu taşı değil. Trabzon’u ekmeği ile
Urfa’yı da kebabıyla tanımlıyorlar. Bunlarla özdeşleştirmekten
vazgeçelim. Etimiz, otumuz değil, insanımız meşhur bizim. Mehmet
Akif’i örnek almalıyız.” dedi.
“BİZDEN BAŞKA GEÇMİŞİNİ İNKAR EDEN KALMADI”
Atatürk Üniversitesi (AÜ) İlahiyat Fakültesi bünyesinde faaliyet
gösteren Genç Vizyon Kulübü tarafından düzenlenen “Mehmet Akif
Ersoy’u Anma” programında konuşan Yavuz Bahadıroğlu, aile ve
okulların adam yetiştirmemesi durumunda bu kurumlara ihtiyaç
olmadığını kaydetti. Bahadıroğlu, “Servetimiz insanımızdır. Bakın
12 ilde bir araştırma yapmışlar ‘Kadınlar da kime benzemek
istersiniz’ diye sormuşlar: 'Hülya Avşar' cevabı alınmış. Erkeklere
ise benzer bir soru sorulduğunda Acun Ilıcalı cevabı verilmiş.
Bizim Mehmet Akif’i sevmemiz lazım. Akif’i seven İstiklal Marşı’nı
da ezbere bilmelidir. Mehmet Akif ,vatan sevgisinin özüdür. Akif,
arkadaşı görevden alınınca istifa edebilen bir insandır. Paltosunu,
vatan evlatlarına hiç çekinmeden veren biri. Akif, ömrü boyunca
doğru dürüst bir paltoya da sahip olamamıştır. Hayat elimizden
geleni yapabilmektir. Bizden başka geçmişini inkar eden kalmadı.
Osmanlıca dersinin seçmeli olması ile Osmanlı'yı da iyi bilirsek, 5
bin yıla yakın bir zamanı biliriz. Hayatınız boyunca, haklının
yanında durun. Böyle olursanız, düşmanlarınız bile sizden, övgüyle
bahseder.” şeklinde konuştu.
Kulüp Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Köktaş ise Mehmet Akif Ersoy’u
kısa sürede anlatmanın mümkün olmadığını belirterek, “Akif, bütün
himmetini millete adamış biri. Mükemmel bir Müslüman, mükemmel
Müslüman mükemmel bir insandır. Değerli dostlar 63 yıllık bir ömür.
Son sözü ‘Ne mutlu bana ki Peygamber'in(sav) yaşında ölüyorum’
oldu. Kamil ismine peygamberler ve onları model alan insanlar nail
olurlar. O aynı zaman da bir veteriner ve edebiyat fakültesinde
ders veren bir profesördü.” dedi.
Konferansın ardından imza etkinliği düzenlendi.
CİHAN
Yorumlar