Putin’den AB liderlerine Ukrayna mektubu, gazı kesebiliriz
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi krizi tespit eden ve çözüm önerilerini içeren bir mektup kaleme aldı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın içinde
bulunduğu ekonomik ve siyasi krizi tespit eden ve çözüm önerilerini
içeren bir mektup kaleme aldı. Avrupa başkentlerine çağrıda bulunan
Putin, doğalgaz indirimi olarak dört yıllık süre içinde Ukrayna
ekonomisine 34,5 milyar dolarlık katkı sağladıklarını ve 3 milyar
dolar da borç verdiklerini hatırlattı. AB’nin ekonomik destek
anlamında somut adım atmamasını eleştiren Putin, doğalgaz
ödemelerinde sorun yaşanması durumunda vanaları kapatabileceklerini
belirtti.
RUS LİDER PUTİN MEKTUBUNDA ŞU İFADELERE YER VERDİ:
Son birkaç aydır Ukrayna ekonomisi hızla kötüye gitmektedir. Sanayi
ve inşaat sektörleri çöküş eğilimindedir. Bütçe açığı giderek
yükselirken Ukrayna para biriminin de durumu kötüleşmektedir.
Olumsuz ticaret dengesi ülkeden sermaye kaçışını beraberinde
getirmektedir. Ukrayna ekonomisi son hızla iflasa sürüklenmektedir.
Üretimin durması ve işsizliğin kritik bir seviyeye gelmesi an
meselesidir.
Ukrayna’nın ana ticari ortakları Rusya ve Avrupa Birliği
ülkeleridir. Bu gerçekten hareketle, Ocak sonunda gerçekleştirilen
Rusya-Avrupa Birliği Zirvesi’nde, entegrasyon anlaşmaları
oluşturulurken hem Ukrayna’nın hem de kendi ülke çıkarlarımızın
gözetilmesi niyetiyle, Avrupalı ortaklarımızla Ukrayna ekonomisinin
geliştirilmesi meselesi üzerinde müzakereleri Ukrayna’nın da
katılımıyla sürdürme konusunda uzlaşmaya vardık. Ne var ki, Rusya
tarafının fiili müzakerelere başlama yönündeki bütün girişimleri
sonuçsuz kalmıştır.
“UKRAYNA EKONOMİSİNE HER ZAMAN DESTEK SAĞLADIK”
Müzakerelerde yer almak yerine, sözleşmeyle belirlenmiş olan ancak
“siyasi kıstaslarla” kararlaştırıldığı öne sürülen Rus doğalgaz
fiyatlarının düşürülmesi talepleriyle karşı karşıya kaldık. Ayrıca
Avrupalı ortaklarımızın tek taraflı olarak Ukrayna’nın ekonomik
krizinin neticeleriyle ilgili Rusya’yı suçlama niyetinde oldukları
izlenimi edinmekteyiz.
Ukrayna’nın bağımsız bir devlet olarak ortaya çıktığı günden bu
yana Rusya düşük fiyatlı doğalgaz tedarik ederek Ukrayna
ekonomisinin istikrarına destek vermiştir. 2009 yılının Ocak ayında
dönemin başbakanı Yulia Timoşenko’nun katılımıyla 2009-2019 dönemi
için 10 yıllık bir doğalgaz alım satım sözleşmesi imzalandı. Bu
sözleşme, dağıtım ve ödeme meselelerini düzenlerken doğalgazın
Ukrayna topraklarından kesintisiz bir şekilde iletimini de güvence
altına aldı. Rusya söz konusu sözleşmenin lafzına ve ruhuna uygun
olarak yükümlülüklerini yerine getirmektedir. O sırada Ukrayna’nın
Enerji Bakanı olan Yuriy Prodan bugün Kiev hükümetinde benzer bir
görevi üstlenmiş durumdadır.
Sözleşmede öngörüldüğü üzere 2009–2014 yıllarını kapsayan dönemde
Ukrayna’ya toplam 147,2 milyar metreküp doğalgaz tedarik edildi. Bu
noktada, sözleşmede belirlenmiş olan “fiyat formülü”nün hiçbir
şekilde değiştirilmemiş olduğunun altını çizmek isterim. Ukrayna da
2013 yılının Ağustos ayına dek yaptığı ödemeleri tamamen formüle
uygun olarak gerçekleştirmiştir.
Ancak, sözleşmenin imzalanmasının ardından Rusya’nın Ukrayna’ya
doğalgaz fiyatıyla ilgili olarak benzersiz imtiyaz ve indirimler
sağlamış olduğu gerçeği de meselenin başka bir boyutunu
oluşturmaktadır. Aynı durum, 2010 yılında yapılan “Kharkov
Anlaşması”ndan kaynaklanan ve 2017 yılından sonra (Rusya’nın)
Karadeniz’de filo bulundurması için ödenecek ücretler için avans
ödemesi niteliğinde indirim için de geçerlidir. Yine Ukrayna’nın
kimya şirketlerinin satın aldığı doğalgaz fiyatı da, Ukrayna
ekonomisinin kritik bir eşikte olmasından kaynaklı olarak 2013 yılı
Aralık ayında üç aylığına sağlanan indirim de bu kapsamda yer
almaktadır. 2009 yılından itibaren hesaplandığında söz konusu
indirimlerin toplam tutarı 17 milyar dolar düzeyindedir. Buna
Ukrayna’nın biriken 18,4 milyar dolarlık asgari al ya da öde
cezasını da eklemek gerekir.
Rusya son dört yıldır bu biçimde 35,4 milyar dolarlık doğalgaz
indirimi sağlamak suretiyle Ukrayna’nın ekonomisini sübvanse
etmektedir. Ayrıca 2013 yılının Aralık ayında Rusya Ukrayna’ya 3
milyar dolar borç vermiştir. Bu son derece yüksek rakamlar, Ukrayna
ekonomisinin istikrarını ve güvenilirliğini korumaya ve işsizliğin
yükselmesini önlemeye kanalize edilmiştir. Rusya’dan başka hiçbir
ülke bu çapta bir destekte bulunmuş değildir.
“AB GERÇEK DESTEK YERİNE NİYET BEYANINDA BULUNUYOR”
Peki ya Avrupalı ortaklar? Ukrayna’ya gerçek bir destek sağlamak
yerine halen niyet beyanı hazırlığı yapılmaktadır. Yalnızca
herhangi bir somut edimle desteklenmemiş vaatler söz konusudur.
Avrupa Birliği Ukrayna’nın ekonomisini hem işlenmemiş gıda, metal
ve diğer maden kaynakları için kaynak, hem de kendi işlenmiş hazır
mallarını satmak için (makine ve kimya) pazar olarak kullanmakta,
böylece Ukrayna’nın ticaret dengesinde 10 milyar doları aşkın bir
açık yaratmaktadır. Bu Ukrayna’nın 2013 yılında verdiği açığın
neredeyse üçte ikisine denk gelmektedir.
Ukrayna ekonomisindeki kriz büyük oranda AB üye ülkeleriyle olan
ticaret dengesizliğinden kaynaklanmıştır. Bu da Ukrayna’nın Rusya
tarafından tedarik edilen doğalgaz karşılığında ödemelerine ilişkin
sözleşme gerekliliklerini yerine getirme kapasitesinde son derece
büyük bir olumsuz etki doğurmuştur. Gazprom’un 2009 sözleşmesinde
var olan şartların yerine getirilmesinden başka bir arzusu ya da
yeni koşullar getirme gibi bir niyeti yoktur. Bu durum, doğalgazın
tamamen sözleşmedeki formül kapsamında belirlenen fiyatı için de
geçerlidir. Ancak Rusya indirim sağlayarak, borçları affederek ve
temelde bu sübvansiyonu Ukrayna’nın AB üye ülkeleriyle olan
ticaretindeki açığı finanse etmek için kullanarak Ukrayna
ekonomisini desteklemekten doğan yükü tek taraflı olarak omuzlamaya
devam edemez ve etmemelidir.
“UKRAYNA DOĞALGAZ BORCUNU ÖDEMİYOR”
Ukrayna’nın NAK Naftogaz şirketinin kendisine tedarik edilen
doğalgaz karşılığındaki borcu aydan aya yükselmektedir.
Kasım-Aralık 2013’te söz konusu borç 1,45 milyar dolarken Şubat
2014’te 260,3 milyon ve Mart 2014’te 526,1 milyon daha artış
göstermiştir. Burada Mart ayında halen indirimli fiyatın (bin
metreküp başına 268,5 dolar) uygulanmakta olduğuna dikkatinizi
çekmek isterim. Ancak bu fiyat düzeyinde bile, Ukrayna tek bir
kuruş ödeme yapmamıştır.
“UKRAYNA’YA PARASI ALINAN DOĞALGAZ VERİLECEK”
Bu şartlar altında, sözleşmenin 5.15, 5.8 ve 5.3 numaralı maddeleri
uyarınca, doğalgaz tedariki için ön ödeme mekanizmasını çalıştırmak
zorunda kalan Gazprom, ödeme koşullarının ihlalinin devamı halinde
doğalgaz tedarikini kısmen ya da tamamen durduracaktır. Başka bir
deyişle, Ukrayna’ya yalnızca ödemesi bir ay önceden alınmış olan
miktarda doğalgaz tedarik edilecektir.
“ACİL 5 MİLYAR DOLAR İSTİYORUZ”
Kuşkusuz bu şiddetli bir tedbirdir. Bunun Ukrayna topraklarından
transit geçerek Avrupalı ortaklarımıza aktarılan doğalgazın Ukrayna
tarafından kendi kullanımı için çekilmesi riskini artırdığının da
farkındayız. Ayrıca Ukrayna’nın sonbahar ve kış ayları için yeterli
doğalgaz rezervi oluşturmasını da zorlaştırabileceğini anlıyoruz.
Kesintisiz iletimi garanti edebilmek için, en kısa zamanda
Ukrayna’nın yeraltı depolama tesislerinde depolanmak üzere 11,5
milyar metreküp doğalgaz tedarik edilmesi gerekecektir. Bu miktarın
kendilerine sağlanabilmesi içinse yaklaşık 5 milyar dolarlık bir
ödeme yapılması gerekmektedir.
Ne var ki, Avrupalı ortaklarımızın Ukrayna krizini çözmek için
gösterilen ortak girişimlerden ve hatta Rusya tarafı ile
müzakerelerden tek taraflı olarak çekilmiş olması Rusya’ya başka
bir seçenek bırakmamaktadır.
“UKRAYNA EKONOMİSİ ACİLEN İSTİKRARA KAVUŞTURULMALI”
Bu sorunu çözmek için tek bir yol bulunmaktadır. Ukrayna
ekonomisini istikrara kavuşturma ve Rus doğalgazının tedarik ve
transit geçişini sözleşmeye uygun olarak sağlama yönünde ortak
hareket edilebilmesi için hiç zaman kaybetmeden ekonomi, finans ve
enerji bakanları düzeyinde müzakerelere başlanmasının hayati
olduğuna inanıyoruz. Somut adımların koordinasyonuna başlamak için
hiç vakit yitirmemeliyiz. Bu maksatla Avrupalı ortaklarımıza
sesleniyoruz.
Rusya’nın Ukrayna ekonomisinin istikrarını yeniden kazanması
çabalarına katılmaya hazır olduğu kuşku götürmez bir gerçektir. Ne
var ki, bu çabaların tek taraflı değil Avrupalı ortaklarımızla eşit
şartlarda yürütülmesi gerektiği de açıktır. Rusya’nın Ukrayna’yı
desteklemek adına çok uzun süredir kendi başına üstlendiği
yatırımların, katkıların ve harcamaların da hesaba katılması
gerekmektedir. Ancak bütün bunları dikkate alan bir yaklaşımın adil
ve dengeli olacağı ve başarı sağlayabileceği kanaatindeyiz.
CİHAN
Yorumlar