Mahrem ne demek? Mahrem kelime anlamı nedir?

Mahrem ne demek? Mahrem kelime anlamı nedir, ne anlama geliyor, hangi dilde bir kelimedir, kökeni veya terim olarak kullanıldığı alan nedir? İşte mahrem kelimesinin anlamı:

Google Haberlere Abone ol
Mahrem ne demek? Mahrem kelime anlamı nedir?

Mahrem ne demek? Mahrem kelime anlamı nedir? Mahrem hangi dilde bir kelimedir, ne anlama geliyor, hangi alanla ilgili bir terimdir? İşte mahrem kelimesinin anlamı ve kullanıldığı alanlar hakkında kısa bir bilgi:

"Mahrem" ifadesi son yıllarda daha çok FETÖ yapılanmasının ortaya çıkmasıyla birlikte daha fazla gündem maddeleri arasında yer almaya başladı. Çünkü örgüt yapılanmasının en temel kurallarından biri de "mahrem" yani "gizlilik"ti. Örgüt deşifre olduktan sonra "mahrem" bilgileri veya kişileri de bir bir ortaya çıkmaya başladı. 

Mahrem ne demek? Mahrem kelime anlamı nedir?
FETÖ'nün görünen yapılanmasının dışında bir de mahrem yapılanmasının olduğu ortaya çıkmıştı. Mahrem yapılanmada yer alan kişiler sadece örgütün birkaç ismi tarafından biliniyor.

 

Örgütün bilinen, herkes tarafından görülebilen ve tanınan isimlerinin dışında, orduda, poliste, yargıda ve devletin değişik kademelerinde, kimse tarafından bilinmeyen "mahrem üyeleri" de olduğu zamanla ortaya çıkmıştı. İşte bu nedenle mahrem kelimesi de örgütle ilgili haberlerde veya konularda sık sık karşımıza çıkmaktadır. 

Hatta son olarak TRT tarafından 15 Temmuz anısına yapılan filmlerden birinin de adı "mahrem" olarak belirlenmişti. 

Mahrem Arapça kökenli bir kelimedir. Dilimize Arapça'dan geçmiştir. 

Kök anlamı ise "haram"dan gelmektedir. Tam olarak anlamı ise "Haram olan şey" demektir. 

Fıkıh ilminde bir terim olarak kullanılan "mahrem", "Yasak olan şeyler, haram olan şeyler" anlamına gelmektedir; ancak Fıkıh'ta daha çok, birbirleriyle evlilikleri yasak olan kişiler için kullanılan bir terimdir. 

İslam dininde birbirleriyle evlenmeleri yasak olan kişilere mahrem denir. Örnek vermek gerekirse, bir erkeğin ablası, annesi, kız kardeşi, halası, kızı, teyzesi, annaanesi, babaannesi yani alt ve üst soydaki bütün kadınlar ile kayınvalidesi, baldızı ve eşin alt-üst soy akrabalarıyla evlenmek dinen haramdır. Dolayısıyla bu kişiler bir erkek için "mahrem" olarak kabul edilir.

Ayrıca çocuğu öz annesi dışında emziren kadın ve onun belli derecedeki yakınları arasında oluşan süt hısımlığı sebebiyle evlenilmesi yasak olan akrabalar da şunlardır: Süt usul (sütanne, baba, sütnine ve dede), süt fürû (süt çocuklar ve torunlar), sütanne ve babanın nesep ve sütten olan fürûu (süt kardeşler ve onların çocukları), sütdede ve ninenin çocukları (süthalalar ve sütteyzeler), eşin sütannesi ve ninesi, eşin sütten olan kız çocukları ve kız torunları, sütbaba ve dedenin sütanne ve nine olmayan eşleri, sütten olan fürûun eşleri (ayrıca bk. RAD‘). Aralarında bu tür hısımlıklar dolayısıyla evlenme engeli bulunan erkek ve kadınlar birbirlerinin mahremi sayılır. 

Mahremin Fıkıh dışında, günlük hayattaki kullanımı ise "Gizli kalması gereken şey" anlamına gelmektedir. 

Birbirinin mahremi olan kimselerle ilgili dinî hükümlerde nâmahrem kişiler arasındaki ilişkilere göre bazı farklılıklar söz konusudur. İslâm âlimleri kadının örtünmesinden, karşı cinse bakmasından ve kadına göre mahrem sayılan kişilerden bahseden Nûr sûresindeki ilgili âyetten (en-Nûr 24/31), bir arada yaşamanın getirdiği bazı mecburiyetleri ve mahrem olan akrabalar arasında fıtrî olarak şehvet duygusunun bulunmamasını göz önünde bulundurup mahrem olmayanlara göre daha esnek bir yaklaşım ortaya koymuştur.

Hanefî mezhebine göre bir kadın mahremi olan erkeklerin yanında başını, kollarını, gerdanını, ayaklarını ve bacaklarının diz kapağından aşağı kısmını açık bulundurabilir; erkek de mahremi olan hanımın anılan yerlerine bakabilir.

Şâfiî mezhebine mensup fakihler bu sınırı daha geniş tutarak erkeğin mahremi olan kadının diz kapağı ile göbek arasının dışında kalan organlarına bakabileceği görüşündedir.

Hanbelî ve Mâlikî âlimleri ise baş, boyun, yüz, el ve ayaklar dışındaki organlara bakmanın câiz olmadığını söylemişlerdir.


 

Yorumlar