Kılıçdaroğlu'nun 'anadil' ile ilgili sızan konuşması partiyi karıştırdı

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçtiğimiz günlerde Demokratik Gelişim Enstitüsü'nün (DPI) kapalı toplantısındaki 'anadilde eğitim' sözlerinin basına sızması sonrası partililer tutuştu.

Çok sayıda partilinin Kılıçdaroğlu'nun sarf ettiği sözlerin doğruluğunu sorguladığı belirtilirken, Genel Merkez yöneticilerinden bazılarının ise “aslında genel başkanımızın söylemek istediği öyle değil” diye Kılıçdaroğlu’nun sözlerini değiştirmeye çalıştığı belirtildi.

"Atatürk" kavgasının yaşandığı CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun Demokratik Gelişim Enstitüsü'ndeki (DPI) konuşması partide ayyuka çıkardı.

Aydınlık Gazetesi'nde yer alan habere göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İngiliz dış istihbarat örgütünün denetimindeki PKK’ya yakınlığıyla bilinen Demokratik Gelişim Enstitüsü (DPI) toplantısında “anadilde eğitim” konusunda söylediklerinin basına sızması parti yönetimini tutuşturdu.

Kılıçdaroğlu'nu aklama çabası içine girdiler

16 Eylül’de Demokratik Gelişim Enstitüsü toplantısına katılan Kılıçdaroğlu, “anadilde eğitim” konusuna ilişkin sarf ettiği “Dünyadaki uygulamaları inceledik. Çocuğun ilk iki veya üç okul yılında eğitimini asıl olarak anadilde yapması, paralel olarak resmi dili de öğrenmesi, üçüncü veya dördüncü sınıfta resmi dile geçmesi, bir çözüm yolu” sözlerinin basına sızması partide yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Konuşmanın deşifre olması sonrası birçok partilinin haberin doğru olup olmadığını sorguladığı belirtilirken, bazı Genel Merkez yöneticilerinin haberi yalanladığı, bazılarının ise, "Aslında genel başkanımızın söylemek istediği öyle değil" diyerek Kılıçdaroğlu'nu aklama çabaları içine girdiği ifade edildi.

"Sızması kabul edilebilir bir durum değil"

Kılıçdaroğlu'nun partiyi tutuşturan söz konusu ifadeleri sarf ettiği toplantıya katıldığı belirtilen bir MYK üyesi ise, "Toplantıda Chatham House kuralları geçerliydi. Burada konuşulanların kesinlikle dışarıya sızmaması gerekirdi. Tamamen özgür bir düşünce ortamı. Kişiler ortaya çıkan fikirlerden yararlanabilir, ama şu kişi şunu dedi gibi bir durum olmaz. Genel başkanımız da bu çerçevede düşüncelerini söyledi. Sızması kabul edilebilir bir durum değil." diyerek, hem Batı'nın kucağında gizli işler çeviren CHP liderini aklamaya çalıştı hem de konuyu başka yönlere çekmeye çalışarak konunun üstünü kapatmak için uğraştı.

"Haber doğru' demekte zorlanıyoruz"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Demokratik Gelişim Enstitüsü'ndeki sarf ettiği sözlere il ve ilçe örgütlerinden, parti tabanından da yoğun tepki geldiğini belirten partinin bir MYK üyesi ise, "Genel Başkanın toplantısını ve söylediklerinin doğru olduğunu öğrendik. Ancak bu öneri daha önce Parti Meclisi’nde ve MYK’da konuşulmadı. Ciddi sıkıntı yarattı." dedi. İl, ilçe örgütlerinden seçim bölgemdeki partililerden sürekli telefon aldığını da belirten MYK üyesi, "Herkes şaşkın, ‘haberi niye yalanlamıyorsunuz’ diye kızıyorlar. ‘Haber doğru’ demekte zorlanıyoruz." ifadelerini kullandı.

"Parti Meclisi'nden geçeceğini sanmıyorum"

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına ilişkin konuşan bir CHP Parti Meclisi üyesi ise, böyle hassas konuların parti organlarında konuşulup karara bağlanmadan açıklanmasının büyük hata olduğunu belirterek, "İlkokulların 1, 2, 3'üncü sınıflarında anadilde eğitimin Parti Meclisi’nden geçeceğini sanmıyorum. Meclis grubu da buna evet demez." dedi. CHP liderinin sözünü ettiği uygulamanın partiye büyük oy kaybettireceğini de dile getiren PM üyesi, "En çok istediğim haberi yalanlaması. Aksi halde çok zor durumda kalırız." ifadelerini kullandı.

"Ülkemizin menfaatine göre cevap veririz"

Kılıçdaroğlu'nun sözlerine yönelik açıklamalarda bulunan CHP Sözcüsü Faik Öztrak ise, parti olarak yasal kuruluşların düzenlediği her toplantıya katıldıklarını belirterek, sorulan sorulara da Türkiye'nin menfaatleri doğrultusunda cevap verdiklerini ileri sürdü.

Konuşma bilinçli şekilde sızdırılmış olabilir

Öte yandan bazı yorumcular ise konuşmanın CHP'nin ve Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dahilinde bilinçli şekilde sızdırılarak HDP seçmenine açık bir mesaj verildiğini savunuyor.

Toplantıya katılıp Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını ilk yazan kişi Posta yazarı Oral Çalışlar. ABD’nin ve CHP’nin Kürt politikasını yakından takip eden bir akademisyen ise yaptığı değerlendirmede, "Bu sözlerin Türkiye’de yaratacağı tepkiyi Çalışlar’ın öngörmemesi düşünülemez. Bu nedenle Çalışlar’ın bir yerlerin bilgisi dahilinde bunları yazdığını düşünüyorum. PKK/HDP’den gelen CHP’ye 'açık ittifak' çağrısı ile uyumlu bir hareket olduğunu sanıyorum." ifadelerini kullandı.