CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, deprem konusunda şu ana kadar
önlem alınmadığını, önlem alınması gerektiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, 1999'da meydana gelen depremin üzerinden 17 yıl
geçmesine rağmen özellikle İstanbul gibi hassas bölgelerde hala
ciddi önlemler alınmadığını belirtti. Kılıçdaroğlu önlem
alınmamasından iktidarın sorumlu olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında
konuştu. Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının satır başları
şöyle:
17 AĞUSTOS DEPREMİNİN YILDÖNÜMÜ
"Deprem değil tedbirsizlik öldürür. Biz tedbir almadığımız için 18
bini aşkın insanımızı kaybettik. Aradan 17 yıl geçmiş önlem
almamışız. İnsan hayatına değil, ranta yatırım yapılmış. Vatandaşı
uyarmak zorundayız.
2002'de iktidarı devraldılar. Terör yoktu, bugün ülkenin bir
bölgesi yanıyor. Ölen polislerimiz bizim polislerimiz. Soru şu,
2002'de sıfır terör varken niçin Türkiye şimdi terör batağının
içinde? 14 yıldır bu ülkeyi kim yönetiyor? Bu soruyu hep beraber
sormak zorundayız.
15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ
14 yıl sonunda nasıl oluyor da Türkiye bir darbe girişimiyle karşı
karşıya kalıyor, bu ortam nasıl oluşturuldu? Bunu hepimizin
düşünmesi gerekiyor. Kimler getirdi buraya, bu soruyu insan olarak
kendimize soracağız. Aynı hataya tekrar düşmemek zorundayız. Aynı
hataları sürekli tekrar edersek farklı bir sonuç çıkmaz.
Umarım darbe sonrasında özeleştiri olur. Hatalar bir daha tekrar
edilmez ve Türkiye geleceğini daha sağlıklı inşa eder. Geçmişle
hesaplaşalım. 15 Temmuz darbe girişimi ile de hesaplaşalım. Bu
süreçte en dik duran kurum TBMM'dir. Bu parlamento sabaha kadar
darbecilere direndi. Dört siyasi parti de onurlu bir duruş
sergiledi. Dört parti de ortak bir metin hazırladı. Parlamento
görevini yaptı. CHP milletvekilleri dediler ki, bir araştırma
önergesi verelim. 26 Temmuz'da oybirliğiyle karar alındı. Bugün 17
Ağustos. Bütün partiler araştırma komisyonuna üyelerini verdiler,
üye vermeyen sadece Adalet ve Kalkınma Partisi. Neden bu araştırma
komisyonuna milletvekili görevlendirmiyorsunuz? Bu soruyu Binali
Yıldırım Bey'e sormak gerekiyor. Bu darbe girişiminin siyasal
ayağının ortaya çıkarılması lazım.
Geçmişi iyi analiz edip geleceği inşa edelim ki bir daha kimse
darbeye tevessül etmesin. Bu konuda kararlı bir duruş sergilemek
TBMM'nin temel görevidir. Parlamentoyu da güçlendirmek gerekiyor.
Yıllardır F Tipi örgütlenmeden söz ettik. Bütün bunların hepsini
söyledik. Başımıza bu geldi. Bir musibet bin nasihatten iyidir
derler. Yapacağımız şeyler belli. Emin olun bir daha darbe
olmaz.
"CAMİYE, KIŞLAYA, ADLİYEYE SİYASET SOKMAYIN"
Birinci kural; camiye, lışlaya, adliyeye siyaset sokmayın. Camiye
her siyasi görüşten vatandaşımız gidiyor. Bu vatandaşı
ayrıştırmaktır. Kışlaya siyaseti sokarsanız Türkiye darbeden
kurtulamaz. Adalet mekanizması... Siz adliyeye siyaset sokarsanız
vatandaş bakacak, bu sizin partiden beni mahkum ettirir. Böyle
adalet olmaz. Yargıtay'a 160 üye atandığında 'Siz yanlış
yapıyorsunuz, siz 160 militan atıyorsunuz' dedim. Şimdi onları
çıkarıyorlar. Adliyede hakim hukukun üstünlüğünü düşünerek karar
verecek.
Camiye siyaset sokmayın. Laikliğin din ve vicdan özgürlüğünün
güvencesi olduğunu bize anlattı. 79 milyon arasında bir Allah'ın
kulu 'Ben ibadetimi yerine getiremiyorum' diyorsa gelsin, senin
hakkını savunacağım.
Demokrasi olmadan bir ülkede darbeyi önleyemezsiniz. Üçüncü sınıf
bir demokrasi istemiyorum. Birinci sınıf demokrasiyi yakalamanın
yolu Türkiye'yi darbe hukukundan ayırmaktır. Türkiye'yi yüzde 10
seçim barajından ayırmaktır"
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar