Hasan Akar'ın, Atatürk'e hakaret davası
- Gerekçeli karardan: - "Sanığın mensup olduğu ortamda kendisine ya da Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı milli değerlerimizden olan Atatürk ile ilgili hakaret yapmak sureti ile ve bunu İslam adına yaptığını belirterek, milleti birbirine düşürmek amacı güttüğü aşikardır"’ - ''Hüküm kurulduğunda hüküm kesinleşene kadar yurtdışına kaçma ihtimali kuvvetli olduğundan mahkememizce sanığın tutukluluk halinin devamı gerektiği, atılı suçlardan ayrı ayrı toplanan tüm delil ve tutanaklara göre CD içeriği, tanık beyanları ve sanığın açık ikrarı da göz önüne alınmıştır"
İSTANBUL (AA) - Cumhuriyetin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal
Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret ile halkı kin ve düşmanlığa
alenen tahrik suçlarından 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan
Hasan Akar ile ilgili mahkemenin gerekçeli kararında, "Sanığın
mensup olduğu ortamda kendisine ya da Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı
milli değerlerimizden olan Atatürk ile ilgili hakaret yapmak sureti
ile ve bunu İslam adına yaptığını belirterek, milleti birbirine
düşürmek amacı güttüğü aşikardır." denildi.
Bakırköy 18. Asliye Ceza Mahkemesinin açıkladığı gerekçeli
kararda, sanık Hasan Akar’ın konuştuğu kasetin medya ortamında
defalarca izlenmesinin yapıldığı ve bunun devam ettiği, dosyaya
ibraz olunan CD içeriğinde de sanığın beyanını kabul ettiği ve
hiçbir şekilde inkar etmediği belirtildi.
Kararda, sanığın ilk savunmasında da belirttiği gibi sadece üslubunun yanlış olduğunu, beyanlarının doğru olduğunu belirttiği kaydedilerek, şöyle denildi:
"Ortamın durgunlaşması için yakalanmaktan kaçtığını beyan etmesi
de değerlendirilmiştir. Dosya kapsamına göre sanık vekilinin
talepleri kendi beyanlarında geçtiği gibi sanığın doğruladığı
şekilde suçun aynen işlendiği yani Atatürk'e karşı açıkça hakaret
olduğu ve sanığın halen bu hakaretin aksini gösterir bir ifade
içerisinde bulunmayıp, kendisinin kitaplara göre beyanda
bulunduğunu iddia etmesi, hakarete dayanak olarak kitapları
hakarete delil göstermiştir. Hakaret için gösterdiği kitapların
Nutuk dahil olmak üzere delil teşkil etmeyeceği ve hakareti geçerli
kılmayacağı açık olup, savunmasına bu yönde itibar
edilmemiştir."
Dosyada mevcut tutanakların ve CD içeriğinin yine sanığın,
Cumhuriyetin Kurucusu Atatürk ile ilgili beyanlarının hakaret
kapsamında olduğu, Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığı ve bekasının
devamı için sanığın inançları yok ederek, halkı, milleti, din ve
mezhep ayrımına yönelttiği ifade edilen kararda, sanığın bir kesim
aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik ettiği, sanığın halen
duruşmada sözlerinin yanlış olduğunu beyan etmeyerek, üslubunun
yanlış olduğunu söylediği bildirildi.
Kararda, şu değerlendirilmelerde bulunuldu:
"Sanığın mensup olduğu ortamda kendisine ya da Türkiye
Cumhuriyeti'ne karşı milli değerlerimizden olan Atatürk ile ilgili
hakaret yapmak sureti ile ve bunu İslam adına yaptığını belirterek,
milleti birbirine düşürmek amacı güttüğü aşikardır. Ayrıca CD'nin
birileri tarafından yayınlandığı beyanları da kendi tanıklarının
beyanlarına göre 'biz bunları hazırlayıp çoğalttık' şeklindeki
beyanlarıyla bağdaşmamış, bir nevi kaseti kendilerinin verdiklerine
delil oluşturmuş, mahkeme bu nedenle savunmaya bu yönden de itibar
etmemiştir."
Sanık Akar’ın atılı suçtan beraatlerini gerektirecek yasal bir
kanıt bulunmadığı için suçları sabit olduğu ve sanık vekilinin
tahliye kararı verilmesine ilişkin talebinin daha önceden sanığın
kaçarak yakalama emrinin infazının mümkün olmadığını vurgulayan
mahkeme kararında, "Hüküm kurulduğunda hüküm kesinleşene kadar
yurtdışına kaçma ihtimali kuvvetli olduğundan mahkememizce sanığın
tutukluluk halinin devamı gerektiği, atılı suçlardan ayrı ayrı
toplanan tüm delil ve tutanaklara göre CD içeriği, tanık beyanları
ve sanığın açık ikrarı da göz önüne alınmıştır. Milletin birliği ve
bütünlüğü açısından sabit olan eylemleri nedeni ile sanığın tüm bu
nedenlerden aşağıdaki gibi cezalandırılmasına ve bir daha bu suçu
işlemeyeceği kanaatine varılamadığından hakkında erteleme ya da
hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin
uygulanmasına yer olmadığına dair hüküm tesisi gerektiği kanaatine
varılmıştır." ifadelerine yer verildi.
Mahkeme, sanık Hasan Akar’ın "Atatürk'ün hatırasına alenen
hakaret’’ suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırarak, suçun basın
yayın yoluyla işlenmesi nedeniyle cezayı 1 yıl 6 aya çıkarmıştı.
Ayrıca Akar’ı "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçundan da 1
yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, cezaların ertelenmemesine ve
sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetmişti.
Yorumlar