CHP Grup Başkanvekili Altay'dan açıklamalar

"189 maddede değişiklik içeren 12 ayrı kanun teklifini Meclis Başkanlığına sunduk. AK Parti yargıda adalet istiyorsa bu seri şekilde çıkarılabilir"

Google Haberlere Abone ol
CHP Grup Başkanvekili Altay'dan açıklamalar

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İzmir HDP İl Başkanlığına yapılan saldırıyı kınadıklarını bildirdi.

Altay, beraberinde CHP'nin TBMM KİT Komisyonu üyeleri Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz ve İzmir Milletvekili Atila Sertel ile basın toplantısı düzenledi.

Engin Altay, iktidarın kutuplaştırma, muhalefeti kriminalize etme ve kışkırtma politikalarının sokakta olumsuz, istenmedik olaylara yol açtığını iddia etti.

İzmir HDP İl Başkanlığına yapılan saldırıyı şiddetle kınadığını belirten, hayatını kaybeden parti görevlisine Allah'tan rahmet dileyen Altay, bu tür saldırılara karşı devletin ve güvenlik kuvvetlerinin azami tedbir almasının zaruret haline geldiğini söyledi.

Altay, siyasetçilerin parti binalarında, sokaklarda can güvenliği kaygısı taşıyor hale gelmesinin, hükümetin ayıplarının en büyüğü olduğunu öne sürerek, Türkiye'de eskiden ticaretten para kazanılırken şimdi siyasetten para kazanıldığını kaydetti.

Birileri siyasetten para kazanırken namuslu siyasetçiler için can güvenliği tehdidinin il, ilçe binaları düzeyine kadar indiğini iddia eden Altay, "Erdoğan, muhalefete yönelik saldırıları teşvik ve tahrik ediyor. Bu bir suçtur." diye konuştu.

"YAZILI YANIT BEKLİYORUZ"

Altay, 24 Mayıs'ta, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, 10 bin dolar alan siyasetçiyi açıklaması konusunda, Meclis'e görev düştüğünü belirttiklerini, bu kapsamda TBMM Başkanı Mustafa Şentop'a, genel başkanlarının da imzasının bulunduğu, 136 milletvekilinin imzası ile yazılı başvuru yaptıklarını anımsattı.

Bu siyasetçinin muhtemelen eski bir milletvekili olabileceğini de dile getiren Altay, eski milletvekillerinin giriştiği işlerin de Meclisi etkileyebileceğini savundu.

Meclis Başkanı Şentop ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun dün görüştüklerini hatırlatan Altay, kendilerine ise hala bir yanıt verilmediğini belirtti. Altay, "Meclis Başkanımızdan öncelikle ana muhalefet genel başkanının yaptığı yazılı başvuruya mümkünse yazılı bir yanıt bekliyoruz." dedi.

Altay, Meclis Başkanı Şentop'un, TBMM Genel Kurulunu ve milleti somut bir şekilde bilgilendirmesinin zorunluluk olduğunu dile getirdi.

Savcılığın, İçişleri Bakanı'nı çağırmasına gerek olmadığını ancak onun gidip ismi ihbar etmesinin bir sorumluluk olduğunu iddia eden Altay, herkesi görevinin gerektirdiği niteliklere uymaya davet ettiklerini söyledi.

Cumhuriyet savcılarının yaşananlar karşısında "ölü taklidi" yaptığını ileri süren Altay, savcıların gözünün, ağzının, kulağının, elinin ve ayağının bağlandığını iddia etti.

Altay, 189 maddede değişiklik içeren 12 ayrı kanun teklifini CHP Grup Başkanvekillerinin ve TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonu üyesi CHP'li milletvekillerinin imzasıyla Meclis Başkanlığına sunduklarını dile getirerek, AK Parti yargıda adalet istiyorsa bunun seri şekilde çıkarılabileceğini belirtti.

"MİLLETİN SIRTINDA KAMBURDUR"

Dünyanın en yüksek faiziyle yaşayan yedinci ülkenin Türkiye olduğunu iddia eden Altay, faizin milletin sırtında kambur olduğu değerlendirmesinde bulundu.

İyiye "iyi", kötüye de "kötü" dediklerini ifade eden Altay, "128 milyar dolar iç edilmeseydi enflasyonun düşürülmesi için faize gerek kalmayacağını" öne sürdü.

Altay, bazı yerlere, Ziraat Bankası, Vakıf Bank ve Varlık Fonu'ndan verilen kredi ve paranın, devletin, milletin parası olduğunu belirterek, Meclis'in bunları denetlemek, hesap sormak için bulunduğunu, ancak bunun gerçekleştirilemediğini savundu.

Deniz Yavuzyılmaz ise Sayıştay'ın büyük baskı altında olduğunu, raporlarının filtrelendiğini ve sansürlendiğini öne sürdü.

KİT Komisyonu'nun Sayıştay raporlarını aşarak bizzat yerinde denetim yapmak zorunda kaldığını iddia eden Yavuzyılmaz, "Ziraat Bankası, çiftçinin değil tüpçünün bankası olmuştur, fakirin değil, zenginin bankası olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.

Atila Sertel de KİT Komisyonunda kendilerinin ve Sayıştay'ın sorduğu sorulara cevap verilmediğini iddia etti. Sertel, Ziraat Bankası'nın kredi dağıtımına bakıldığında birinci sırada kurumların, ikinci sırada bireysel kredilerin, üçüncü sırada ise çiftçi kredilerinin bulunduğunu öne sürdü.

Yorumlar