"Borçlara yapılandırma, emekliye ikramiye" tasarısı Genel Kurulda
- Tasarının 12 maddenin yer aldığı birinci bölümü kabul edildi (2) - Mükellefler, Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahlarını artırdıkları takdirde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık Gelir ve Kurumlar Vergisi incelemesi ve bu senelere ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacak - İşletmelerde olduğu halde kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında düzenleme yapılıyor
TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulunda, "Vergi ve prim borçlarının yapılandırılması, emeklilere dini bayramlar öncesi ikramiye ödenmesi, imar barışı, üniversitelerden kaydı silinenlere af" gibi düzenlemeleri de içeren, kanun tasarısının 12 maddeden oluşan birinci bölümü kabul edildi.
Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı'nın birinci bölümünün görüşmeleri tamamlandı.
Kabul edilen maddelere göre, düzenlemenin kapsadığı dönemlere ilişkin olarak yayımı tarihinden önce başlanıldığı halde tamamlanmamış olan vergi incelemeleri ile taktir işlemlerine devam edilerek, bu safhada bulunan alacaklarda kanun kapsamına alınıyor.
Kanun kapsamında yapılan gümrük incelemeleri ile ek tahakkuk işlemlerine devam edilecek.
Mükellefler, Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahlarını artırdıkları takdirde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık Gelir ve Kurumlar Vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat çıkarılmayacak.
Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri, vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde, ihtirazi kayıtla verilenler dahil, vergiye esas alınan matrahlarını, kanunun yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar, 2013 takvim yılı için yüzde 35; 2014 takvim yılı için yüzde 30; 2015 takvim yılı için yüzde 25; 2016 takvim yılı için yüzde 20, 2017 takvim yılı için yüzde 15'ten az olmamak üzere artıracak.
Gelir Vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri
yıl ile ilgili olarak verdikleri Gelir Vergisi beyannamelerinde,
zarar beyan edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle
matrah oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş olması halinde,
vergilendirmeye esas alınacak matrah ile artırdıkları matrahlar,
işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için 2013
takvim yılı için 12 bin 279 liradan, 2014 takvim yılı için 12 bin
783 liradan, 2015 takvim yılı için 13 bin 558 liradan, 2016 takvim
yılı için 14 bin 424 liradan, 2017 takvim yılı için 16 bin 350
liradan az olamayacak.
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek
erbabı için ise söz konusu matrahların 2013 takvim yılı için 18 bin
95 liradan, 2014 takvim yılı için 19 bin 155 liradan, 2015 takvim
yılı için 20 bin 344 liradan, 2016 takvim yılı için 21 bin 636
liradan, 2017 takvim yılı için 24 bin 525 liradan az olamayacağı
hükmü getiriliyor.
Matrah ve vergi artırımında bulunmak isteyen mükelleflerin,
tahakkuk eden vergilerini öngörülen süre ve şekilde ödemeleri
gerekecek.
Geliri, sadece basit usulde tespit edilen ticari kazançtan
oluşan mükellefler için vergilendirmeye esas alınacak asgari
matrah, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler için
belirlenmiş tutarların ilgili yıllar itibarıyla 1/10'undan, geliri
sadece gayrimenkul sermaye iradından oluşanlar için 1/5'inden,
geliri bunlar dışında kalan diğer Gelir Vergisi mükellefleri için
ise işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için
belirlenmiş tutardan az olamayacak.
- Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri
Kurumlar Vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri
yıl ile ilgili olarak verdikleri beyannamelerinde, zarar beyan
edilmiş olması veya indirim ve istisnalar nedeniyle matrah
oluşmaması ya da hiç beyanname verilmemiş olması halinde,
vergilendirmeye esas alınacak matrahlar ile artırdıkları matrahlar,
2013 takvim yılı için 36 bin 190 liradan, 2014 takvim yılı için 38
bin 323 liradan, 2015 takvim yılı için 40 bin 701 liradan, 2016
takvim yılı için 43 bin 260 liradan, 2017 takvim yılı için 49 bin
37 liradan az olamayacak. Artırılan matrahlar, yüzde 20 oranında
vergilendirilecek ve üzerinden ayrıca herhangi bir vergi
alınmayacak.
Ancak Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerinin, artırımda
bulunmak istedikleri yıla ait yıllık beyannamelerini kanuni
sürelerinde vermiş, bu vergi türlerinden tahakkuk eden vergilerini
süresinde ödemiş olmaları şartıyla artırılan matrahları yüzde 15
oranında vergilendirilecek.
Kurumlar Vergisi mükelleflerinin, vergi tevkifatına tabi kazanç
ve iratları muhtasar beyanname ile beyan etmemiş olmaları halinde,
bu yıllara ilişkin olarak vergi incelemesine ve tarhiyata muhatap
olmamaları için bu kazanç ve iratlara ait tevkifat matrahlarını, bu
kanunun yayımı tarihini izleyen ikinci ayın sonuna kadar, asgari
matrahın yüzde 50'sinden az olmamak kaydıyla beyan etmeleri şartı
getiriliyor. Buna göre artırılan matrahlar üzerinden yüzde 15 vergi
hesaplanacak.
Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerinin matrah artırımında
bulundukları yıllara ait zararların yüzde 50'si, 2018 ve izleyen
yılların karlarından mahsup edilmeyecek.
- Tecil edilen vergiler hesaplanan vergiden düşülecek
Hizmet erbabına ödenen ücretlerden vergi tevkifatı yapmaya
mecbur olanlar, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak
verdikleri muhtasar beyannamelerinde yer alan ücret ödemelerine
ilişkin gayrisafi tutarların yıllık toplamı üzerinden 2013 yılı
için yüzde 6; 2014 yılı için yüzde 5; 2015 yılı için yüzde 4; 2016
yılı için yüzde 3 ve 2017 yılı için yüzde 2'den az olmamak üzere
hesaplanacak Gelir Vergisi'ni, kanunun yayımı tarihini izleyen
ikinci ayın sonuna kadar artıracak.
Mükellefler, katma değer vergisini artırdıkları takdirde,
kendileri nezdinde söz konusu vergiyi ödemeyi kabul ettikleri
yıllara ait vergilendirme dönemleri ile ilgili olarak Katma Değer
Vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacak.
KDV mükellefleri, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak
verdikleri beyannamelerindeki, ihtirazi kayıtla verilenler dahil,
hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden 2013
yılı için yüzde 3,5; 2014 yılı için yüzde 3; 2015 yılı için yüzde
2,5; 2016 yılı için yüzde 2 ve 2017 yılı için yüzde 1,5'ten az
olmamak üzere belirlenecek KDV'yi, vergi artırımı olarak kanunun
yayımı tarihini izleyen ikinci ayın sonuna kadar beyan
edecek.
Tecil-terkin uygulamasından yararlanan mükellefler için artırıma
esas tutarın belirlenmesinde, tecil edilen vergiler hesaplanan
vergiden düşülecek.
Hiç beyanname verilmemiş ya da bir veya iki döneme ilişkin
beyanname verilmiş olması halinde, ilgili yıl için Gelir veya
Kurumlar Vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartıyla
artırılan matrah üzerinden yüzde 18 KDV artırımında bulunmak
suretiyle düzenlemeden yararlanılacak.
- Damga Vergisi alınmayacak
Matrah veya vergi artırımı dolayısıyla mükelleflerce verilen
yıllık, muhtasar ve KDV beyannameleri ve diğer beyannameler için
damga vergisi alınmayacak.
Mükelleflerin matrah veya vergi artırımı yaptıkları dönemlere
ilişkin olarak kanuni süresinde vermedikleri anlaşılan beyannameler
nedeniyle Vergi Usul Kanunu'nun usulsüzlük ve özel usulsüzlük
cezalarına ilişkin hükümleri uygulanmayacak.
Matrah veya vergi artırımı ile ilgili olarak doğru beyan
yapılmaması veya vergi hataları nedeniyle eksik tahakkuk eden
vergiler, ilk taksit ödeme süresinin sonunda tahakkuk etmiş
sayılacak ve tahsil edilecek.
Her bir dönem için ayrı ayrı 10 liraya kadar yapılan eksik
ödemeler dikkate alınmayacak.
Defter, kayıt ve belgeleri yok etme veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyma veya hiç yaprak koymama veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleme fiilleri nedeniyle vergi incelemesi devam edenler ile terör suçundan hüküm giyenler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla haklarında terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle adli makamlar, genel kolluk kuvvetleri veya Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar kapsamında vergi incelemesi yapılması, terörün finansmanı suçu veya aklama suçu kapsamında inceleme ve araştırma yapılması talep edilenler, artırım hükümlerinden yararlanamayacak.
- Kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar
İşletmelerde olduğu halde kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında düzenleme yapılıyor.
Buna göre, adi, kollektif ve adi komandit şirketler dahil Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri; işletmelerinde bulunduğu halde kayıtlarında yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşları kendilerince ya da bağlı oldukları meslek kuruluşunca tespit edilecek rayiç bedel ile düzenlemenin yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar bir envanter listesi ile vergi dairelerine bildirmek suretiyle defterlerine kaydedebilecekler.
Bildirime dahil edilen kıymetler için amortisman ayrılmayacak.
Makine, teçhizat ve demirbaşlar envantere kaydedilecek ve ayrılan karşılık birikmiş amortisman olarak kabul edilecek.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ise söz konusu emtiayı defterlerinin gider kısmına satın alınan mal olarak kaydedecek. Beyan edilen; genel orana tabi makine, teçhizat, demirbaş ve emtiaların bedeli üzerinden yüzde 10'u, indirimli orana tabi diğer makine, teçhizat, demirbaş ve emtiaların bedeli üzerinden tabi olduğu oranların yarısı esas alınarak KDV hesaplanacak ve ayrı bir beyanname ile sorumlu sıfatıyla beyan edilerek, beyanname verme süresi içinde ödenecek.
Bu kapsamda beyan edilerek makine, teçhizat ve demirbaşlar üzerinden ödenen KDV'nin, mükellefin vergiye tabi faaliyetleri üzerinden hesaplanan vergiden indirilmesi mümkün olmayacak.
Ancak emtia üzerinden ödenen KDV, hesaplanan KDV'den indirilebilecek. Ayrıca özel tüketim vergisine tabi malları öngörülen düzenleme kapsamında beyan eden ve bu mallara ilişkin alış belgelerini ibraz edemeyen mükelleflerin, beyan tarihindeki miktar ve emsal bedel üzerinden hesaplanan özel tüketim vergilerini de KDV'ye ilişkin beyanname verme süresi içinde ayrı bir beyanname ile beyan ederek ödemesi sağlanacak.
Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin kayıtlarının daha sağlıklı hale getirilebilmesi için kayıtlarında yer aldığı halde gerçekte mevcut olmayan malların fatura düzenlemek ve her türlü vergisel yükümlülüklerini yerine getirmek suretiyle kayıt ve beyanlarına intikal ettirebilmelerine imkan sağlanacak.
Faturalı olarak alınıp kayıtlara geçen ancak belge düzenlenmeksizin satılan malların halen stokta gözükmesi nedeniyle oluşan gerçek dışılık, fatura düzenlenerek kayıt ve beyanlara hasılat olarak intikal ettirilmesi sağlanarak düzeltilecek.
Gayrisafi kar oranının, cari yıl kayıtlarına göre tespit edilemediği hallerde, mükellefin bağlı olduğu meslek odasının belirleyeceği oran esas alınacak.
Bu düzenlemenin uygulanmasına ilişkin olarak geçmişe yönelik ceza ve faiz uygulaması yapılmayacak. Yasal kayıtlara intikal ettirilen tutarlar, cari yıl Gelir Vergisi veya Kurumlar Vergisi matrahının hesabında dikkate alınacak. Ayrıca, bu tutarlar ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilecek.
Eczaneler, stoklarında kayıtlı yer aldığı halde fiilen bulunmayan ilaçları, düzenlemenin yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar maliyet bedeli üzerinden fatura düzenlemek suretiyle kayıtlarından çıkarabilecekler.
Bilanço esasına göre defter tutan Kurumlar Vergisi mükelleflerinin, 31 Aralık 2017 tarihi itibarıyla bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları, ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarlarını, düzenlemenin yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltebilmeleri sağlanacak. Bu kapsamda beyan edilen tutarlar üzerinden yüzde 3 vergi hesaplanarak beyanname verme süresi içinde ödenecek.
- Kesinleşmiş Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları
Tasarıyla, kesinleşmiş Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarında da
düzenlemeye gidiliyor.
Buna göre, 2018 yılı mart ayı ve önceki aylara ilişkin olup
tahakkuk ettiği halde ödenmemiş sigorta primi, emeklilik keseneği,
işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, isteğe
bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi, Damga Vergisi,
Özel İşlem Vergisi, eğitime katkı payı belirtilen süre ve şekilde
ödenmesi halinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme
zammının tamamının tahsilinden vazgeçilecek.
31 Mart 2018 tarihine kadar, bitirilmiş özel nitelikteki
inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin düzenlemenin yayımı
tarihinden önce tahakkuk ettirilerek işverene tebliğ edildiği halde
ödenmemiş olan sigorta primi asılları ile gecikme cezası ve gecikme
zammına ilişkin hesaplanacak tutarın ödenmesi durumunda, bu
alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammının tahsili
yapılamayacak.
Tasarıyla, 31 Mart 2018 tarihinden önce ödenmemiş idari para
cezası asıllarının yüzde 50’si ile bu tutara ödeme sürelerinin
bittiği tarihlerden düzenlemenin yayımı tarihine kadar geçen süre
için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak
tutarın ödenmesi halinde, idari para cezası asıllarının kalan yüzde
50’si ile idari para cezasına uygulanan gecikme cezası ve gecikme
zammı gibi fer'i alacaklarının tamamının tahsilinden
vazgeçilecek.
Düzenleme kapsamına giren alacakların; asıllarının düzenlemenin
yayımı tarihinden önce ödenmiş olmasına rağmen, fer'ilerinin bu
düzenlemenin yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olduğu durumlarda,
aslı ödenmiş fer'i alacağın yüzde 40'ının kanunda belirtilen süre
ve şekilde ödenmesi halinde, kalan yüzde 60'ının tahsilinden
vazgeçilecek.
Sigortalıların bu düzenleme kapsamındaki borçlarını
yapılandırmaları halinde, yapılandırılan borç haricinde 60 günden
fazla prim ve prime ilişkin borçlarının bulunmaması veya 60 günden
fazla prim ve prime ilişkin borçları bulunmakla birlikte bu
borçlarını ilgili kanunlara göre taksitlendirmiş veya yapılandırmış
olup ödeme yükümlülüklerini de yerine getiriyor olmaları ve
yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödemeleri kaydıyla genel
sağlık sigortasından yararlanmaya başlatılacaklar.
Genel sağlık sigortası tescili yapılmış olup da gelir testine
hiç başvurmayanlardan, düzenlemenin yayımı tarihinden 30 Kasım
2018'e kadar gelir testine başvuran kişilerin genel sağlık
sigortası primleri, gelir testi sonucuna göre ilk tescil başlangıç
tarihinden itibaren tahakkuk ettirilecek.
2018 yılı nisan ayı ve önceki aylara ilişkin olup düzenlemenin
yayımı tarihinden önce tahakkuk ettiği halde ödenmemiş prim
borçlarının 31 Aralık 2018'e kadar ödenmesi halinde gecikme cezası
ve gecikme zammı gibi fer'i alacakların tamamının tahsilinden
vazgeçilecek.
- Sağlık hizmetlerinden yararlanacaklar
Düzenlemenin yayımı tarihinden önce Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanunu kapsamındaki sigortalılık statüsünden
kaynaklanan prim borcu bulunanlar, bu kanunda belirtilen şartları
taşımaları halinde, düzenlemenin yayımı tarihinden önceki döneme
ait prim borçları dikkate alınmaksızın 31 Aralık 2018'e kadar
sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan
yararlandırılacaklar.
Bağ-Kur sigortalılarının muhtelif kanunlarla durdurulan
sigortalılık süreleri nedeniyle ödemedikleri prim borçlarını ödeme
imkanı sağlanıyor.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre
tescilleri yapılan ve ilgili kanunlara göre sigortalılık süreleri
durdurulanlar da yapılandırma kapsamına alınacak.
- İdari para cezalarına yapılandırma
31 Mart 2018'den önce tespit edilen fiillere ilişkin idari para
cezalarından kesinleşmemiş olanlar ile düzenlemenin yayımı
tarihinde sonra tebliğ edilecek olanlara yapılandırma imkanı
getiriliyor.
Söz konusu hükümlerinden yararlanmak isteyen borçlular,
maddelerde belirtilen şartların yanı sıra dava açmayacak, açılmış
davalardan vazgeçecek ve kanun yollarına başvurmayacak.
Ayrıca bu hükümlerden yararlanmak üzere başvuruda bulanan borçlular, taksit ödeme süresince tahakkuk eden sigorta primlerini çok zor durum olmaksızın bir takvim yılında ikiden fazla vadesinde ödememeleri halinde, yapılandırılan borçlarına ilişkin kalan taksitlerini ödeme haklarını kaybedecek.
(Sürecek)
Yorumlar