Sürgündeki Ahıskalılar, haklarını Avrupa Konseyi'nde arıyor
Sovyet Rusya’nın 70 yıl önce Orta Asya steplerine sürdüğü 126 bin Ahıska Türkü, o günden beri geri dönüş mücadelesi veriyor.
Sovyet Rusya’nın 70 yıl önce Orta Asya steplerine sürdüğü 126
bin Ahıska Türkü, o günden beri geri dönüş mücadelesi veriyor.
Gürcistan, 1999 yılında Avrupa Konseyi'ne verdiği taahhüde rağmen
henüz Ahıska Türklerinin vatandaş olarak geri dönüşüne kapıyı
açmadı.
Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATUB) Başkan Yardımcısı Burhan
Özkoşar, dünyanın 10 ülkesine dağılmış Ahıska Türklerinin haklarını
aramak ve savunmak üzere kurulmuş bir çatı kuruluş oluşturduklarını
ve haklarını en demokratik yollarla aradıklarını ifade ediyor.
1944 yılında Sovyet Rusya tarafından haksız yere, hiçbir suçu
olmadan Orta Asya sürülen 126 bin Ahıska Türkü o günden beri vatana
dönmek için mücadelelerini devam ettiriyor. 1966 yılında resmen
başlatılan vatana dönüş çabasının 2010 yılında kurulan Dünya Ahıska
Türkleri Birliği'yle devam ettiğini söyleyen Özkoşar, "Avrupa
Konseyi bizim için önemli çünkü Gürcistan Avrupa Konseyi'ne üyelik
başvurusu yaptığı dönemde Ahıska Türklerinin vatana dönmesiyle
alakalı bir taahhütte bulundu. 2011 yılına kadar bu taahhüttü
yerine getirmesi gerekiyordu. Bugün 2014 yılı olmasına rağmen bu
sözünü yerine getirmemiştir. Ahıska Türkleri henüz vatanına
dönememiştir.” dedi. Bu sebeple Avrupa Konseyi'nde görüşmelerde
bulunduklarını ve AKPM başkanı Anne Brasseur ile görüştüklerini ve
isteklerini dile getirdikleri ifade etti.
Türk delegasyonu başından beri kendilerini destekledikleri ve
yönlendirdiklerini söyleyen Özkoşar “Gürcistan 2007’de “20.
Yüzyılın 40’lı Yıllarında Eski Sovyetler Birliği Tarafından
Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinden Zorla Sürgün Edilen
İnsanların Geri Dönüşü Hakkında Kanunu” çıkarmıştır. 10 ülkeye
dağılmış 560 bin Ahıska Türklerinden kısa süre içerisinde 15 bin
başvuru oldu. 15 bin dosya demek 15 bin aile demek. Bu dosyalardan
5 bin 841', kabul edilmiş 2 bin civarında dosyayı da Rusça olduğu
gerekçesi ile kabul edilmemiştir. Sonuç olarak yaklaşık bin 500
kişiye yurda dönüş statüsü verildi. Ancak bu statüler vatandaşlığa
dönüştürülmedi. Bizim isteklerimizden birisi de bu yurda dönüş
haklarının vatandaşlığa dönüştürülmesiydi, bunu AKPM başkanına da
ilettik. Kendi ailesinin de sürgün edildiği için bizi çok iyi
anladığını ifade etti. Bu konuda bir rapor hazırlıyor raporunda da
bizim görüşlerimize yer vereceğini ifade etti.” dedi.
AİLE BİRLİĞİNİN KORUNMASI ESAS OLMALI
Gürcistan'ın bu süre içinde sadece 7 Ahıska Türküne vatandaşlık
verdiği belirtildi. Uluslararası örgütlerin bu soruna daha ciddi
eğilmesi beklediklerini, Gürcistan’ın, yapılan başvurular
incelenirken evrensel bir insan hakkı olan “aile birliğinin
korunması” ilkesini gözetmesini bekledikleri isteyen Özkoşar,
"Eşleri yahut çocukları ayıracak şekilde geri dönüş statüsü
verebilmektedir. Geri dönüş başvuruları değerlendirilirken aile
birliğinin korunması esas olmalıdır.” dedi. Geri dönüşte en önemli
isteklerinin sürgün edildikleri yere geri dönmek olduğunu belirten
Özkoşar, bunun dışında bir yer gösterildiği takdirde bunun Ahıska
Türklerinin taleplerini asla ve asla karşılamayacağını ve bir hak
iadesi olarak görülmeyeceğini söyledi. CİHAN
Yorumlar