Uluslararası Sosyal Medya Derneği (USMED) Yönetim Kurulu Başkanı
Said Ercan, sosyal medyada bir boşluk ve kaos olduğunu belirterek
"Sosyal medyanın bir orman mı yoksa milli park mı olmasını
istiyoruz? Kuralları, sınırları belli bir yer mi yoksa anarşizm
öncesi bir kaos mu olmasını istiyoruz? Bu noktada karar verilmesi
gerekiyor. Gençlerin bir anayasaya ihtiyacı var" dedi.
Sosyal medyanın kullanımı, toplumsal hayata etkileri ve bu alandaki
yasal boşluklara ilişkin açıklamalarda bulunan Ercan, sosyal
medyada herkesin dilediği şekilde bilgi paylaşımında bulunmasının
başıboşluk ve kaos ortamı yarattığını ifade etti.
Avrupalı siyasetçilerin de kendi gençlerinin geleceklerini
etkileyeceği için "sosyal medya anayasası" ihtiyacını dile
getirdiklerini vurgulayan Ercan, "Sosyal medyanın bir orman mı
yoksa milli park mı olmasını istiyoruz? Kuralları, sınırları belli
bir yer mi yoksa anarşizm öncesi bir kaos mu olmasını istiyoruz? Bu
noktada karar verilmesi gerekiyor. Gençlerin bir anayasaya ihtiyacı
var" diye konuştu.
Sosyal medya anayasası hazırlanırken sosyal medya uzmanları,
pedagog, psikolog, akademisyen, sivil toplum kuruluşları
temsilcileri ve sosyal medyadaki fenomenlerin aynı masa etrafında
toplanması gerektiğini aktaran Ercan, şöyle devam etti:
"Bu kapsamdaki çalışmalar, özgürlükleri tırpanlamadan, çocukların
bağımsız ve özgür hissetmesini engellemeden yapılmalı. Onlara güzel
bir gelecek sunmak istediğimizi anlatarak bunu başarmamız lazım.
Bugün Fransa'da bir çocuk internetten indirme yapacağı zaman
ailesine uyarı gidiyor ve onay alınıyor. Bakın Fransa çocuklarını
düşünüyor. Biz Fransa kadar olamayacaksak bir şey yapmamızın anlamı
yok."
ÇOCUKLAR İLK YALANINI SOSYAL MEDYADA SÖYLÜYOR
Uluslararası yasalar gereği sosyal medyaya kayıt yaşının 13
olduğunu hatırlatan Ercan, şunları söyledi:
"Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de doğmamış çocuğa sosyal medya
hesabı açılıyor. Türkiye'de en çok takipçisi bulunan Cem Yılmaz'ın
oğlu Kemal Yılmaz'ın, doğmadan önce 13 bin takipçisi vardı. Bu,
işin suyunun çıkması ve abartı noktasına gelme aşamasıdır. 13 yaş
altı çocuklar üye olamadığından, yanlış beyanda bulunarak ilk
yalanını sosyal medyaya kayıt olurken söylüyor ve bu yalanlar
silsilesi devam ediyor."
Ercan, çok küçük yaştaki çocukların sosyal medyayı kullandığına ve
artık "anı yaşa, günü yaşa, geleceği hiç düşünme" çağının
yaşandığına dikkati çekerek "Oysa yarın bu çocuklar işe gireceği
zaman sosyal medya adreslerinde heyecanla yaptıkları paylaşımlar
sıkıntı yaratıyor. İnsanların fikirlerini yansıtan paylaşımlar,
fotoğraflar başlarına dert açacak boyuta geldi. Sosyal medyanın
güzel yanlarından yararlanmak lazım. Kaybolan çocukların aranması,
kan bulunması veya yardım faaliyetleri için kullanılması çok güzel"
diye konuştu.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar