Fatih, Doğu Akdeniz'de sondajda

Türkiye Petrolleri, Barbaros sismik araştırma gemisinin gönderdiği veriler sonrası Fatih sondaj gemisinin çalışmalara başladığı Baf sahasından umutlu. Doğu Akdeniz’de diğer ülkelerle gerilim sürerken ilk müjdeli haberin buradan gelmesi bekleniyor. Öte yandan Türk Deniz Kuvvetlerine bağlı Fırkateyn, Korvet ve Karakol gemileri Fatih, Yavuz ve Barbaros gemilerini korumak için tüm varlığıyla teyakkuzda.

Google Haberlere Abone ol
Fatih, Doğu Akdeniz'de sondajda

Alanya kuyusundaki çalışmalarını tamamlayan Fatih sondaj gemisi, Barbaros Hayreddin Paşa Sismik Araştırma Gemisi’nin donanma refakatinde araştırmalarını tamamladığı Kıbrıs adası batısında sondaja başlıyor.

Barbaros’un sismik bulgularının değerlendirilmesi sonrası Türkiye Petrolleri (TP), Fatih’in yeni sondaj sahası olarak Baf batısındaki sahayı belirlemişti. Yetkililer, Fatih’in Kıbrıs batısındaki yeni sondaj noktasından oldukça umutlu. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki ilk enerji kaynağına Baf sahasında ulaşması bekleniyor.

Sismik gemi Barbaros ise ada güneyinde Türkiye ve KKTC Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sahalarında araştırmalarına devam ediyor. Kıbrıs güneyindeki 9. parselde çalışmalarını tamamlayan Barbaros, halen halatlarını 8 ve 12. parsel üzerinde dolaştırıyor. Barbaros’un burada topladığı verilerin haritalandırılması sonrası Türkiye’nin kısa bir süre önce satın aldığı ikinci sondaj platformu Yavuz da bu bölgeye gönderilecek.

SAVAŞ GEMİLERİ KORUYOR

Türk donanması Doğu Akdeniz’de Fatih ve Barbaros’a her an refakat ediyor. İki gemi, sayıları değişmekle birlikte, fırkateynler, korvetler, hücumbotlar, denizaltılar, uçak ve helikopterler ile İHA’lar tarafından korunuyor. Muhtemel oldu-bittilere karşı tüm varlığıyla Doğu Akdeniz’de olan Türk donanması, şuana kadar herhangi bir taciz veya kışkırtmayla karşılaşmadı. Ancak tüm silahlı birimler teyakkuzda tutuluyor. Ankara, KKTC’de deniz ve hava üssü kurma konusundaki planlamaları da hazırda bekletiyor.

TÜRK SAHALARI AŞİKAR

Türkiye’yi Doğu Akdeniz’den dışlama projelerinin merkezindeki Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Türk sondaj gemilerinin bölgedeki faaliyetleri sonrası büyük panik yaşıyor. GKRY, tek taraflı ilan ettiği MEB sahalarında Türkiye’nin araştırma yaptığını söyleyerek Avrupa Birliği ülkelerini tepki göstermeye çağırıyor. Oysa ki Türkiye, çeşitli vesilelerle uluslararası kamuoyu ve BM nezdinde deklare ettiği kıta sahanlığı ve MEB hakları doğrultusunda adımlarını atıyor. Haritalara bakıldığında Fatih’in bulunduğu bölgenin Türk kıta sahanlığı içerisinde olduğu da açıkça görülüyor.

Deniz Kurdu başlıyor

Türk Deniz Kuvvetleri, tahriklere karşı bütün varlığıyla Doğu Akdeniz’de bulunuyor. Önümüzdeki hafta gerçekleşecek Deniz Kurdu-2019 tatbikatına hazırlanan TSK, 462 bin kilometrekarelik Mavi Vatan’da büyük bir güç gösterisine daha imza atacak. Tatbikat, 13-25 Mayıs tarihleri arasında Anadolu’yu çevreleyen Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz’de eşzamanlı icra edilecek. Deniz Kuvvetleri’nin planlı tatbikatlarından olan ve 2 yılda bir yapılan Deniz Kurdu’nun 2019 etabında kriz-gerginlik ve harp dönemi senaryoları icra edilecek. Milli silah sistemlerinin test edileceği tatbikata kara ve hava unsurlarının yanında özel birlikler de katılacak. Yetkililer, Mavi Vatan-2019 ölçeğinde bir tatbikattan sadece 2 ay sonra bu büyüklükte ikinci bir deniz tatbikatını dünyada yapabilen çok az devlet bulunduğunu belirtiyor. Türk Donanması’nın denizlerdeki gücünü ve hakimiyetini pekiştirecek tatbikat, başta Ege ve Doğu Akdeniz olmak üzere Türkiye’yi çevreleme politikalarına büyük bir cevap olacak.

Libya anlaşması çok önemli

Türkiye, Doğu Akdeniz’deki haklarını savunmak için diplomatik adımlara da yoğunlaştı. Bu doğrultuda ilk hedeflerden biri, Libya ile kıta sahanlığı anlaşmasını imzalamak. Geçtiğimiz aylarda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile birlikte Libya’yı ziyaret etmiş, Bakan Akar’ın ziyaretinin hemen ardından da Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Mustafa el-Sarraj Türkiye’ye gelerek İstanbul’da Vahdeddin Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilmişti. Bakan Akar, Libya ziyaretinde muhataplarının önüne, Yunanistan’ın Libya’ya ait deniz yetki alanlarını işgal haritasını koymuştu ve Libya ile Türkiye arasında deniz sınırlandırma anlaşmasının imzalanması için süreç başlatılmıştı. Bu hamlenin ardından ABD destekli General Hafter’in, Libya Başkanlık Konseyi’nin merkezi Trablusgarp’a doğru işgal hareketine girişmesi dikkat çekti. Hafter güçlerinin ilerleyişi durdurulurken, Türkiye-Libya arasında imzalanması beklenen anlaşma son gelişmelerle birlikte daha da önem kazandı.

Yorumlar

Ihsan durmak yok myola devam rumma fırsat vermeyin sakın