Cumhurbaşkanı Erdoğan Kartal'da halka seslendi

- Erdoğan: (2) - "Bugünün hasta adamı kim biliyor musunuz? Avrupa Birliği. Ekonomisi küçülüyor, borcu artıyor, ticaret hacmi daralıyor. Şimdi bak, çok enteresan... Şu anda Avrupa Birliği üyesi komşumuz Yunanistan... Almanya'nın ona verdiği para ne biliyor musunuz, 400 milyar avro. Türkiye'nin böyle bir derdi var mı? Yok" - "Ekonomiyle, vizeyle, ticaretle tehdit edenler önce dönüp kendilerine baksınlar. Eğer bunu yapabilirlerse işte o zaman kimin kime ihtiyacı olduğunu daha iyi anlayacaklar" - "Keşke bu sisteme 1970'li yıllarda geçip, o dönemin acılarını ve arkasından gelen darbeyi yaşamasaydık. Keşke bu sisteme 1990'lı yıllarda geçip o ağır kayıplara maruz kalmasaydık. Keşke bu sisteme 2007 yılındaki anayasa değişikliğiyle veya 2014'teki ilk seçimle birlikte geçebilmiş olsaydık ama şartlar el vermedi, olmadı. Dolayısıyla şimdi tam zamanıdır"

Google Haberlere Abone ol
Cumhurbaşkanı Erdoğan Kartal'da halka seslendi

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugünün hasta adamı kim biliyor musunuz? Avrupa Birliği. Ekonomisi küçülüyor, borcu artıyor, ticaret hacmi daralıyor. Şimdi bak, çok enteresan... Şu anda Avrupa Birliği üyesi komşumuz Yunanistan... Almanya'nın ona verdiği para ne biliyor musunuz, 400 milyar avro. Türkiye'nin böyle bir derdi var mı? Yok" dedi.

Erdoğan, yarın yapılacak halk oylaması öncesinde Kartal'da yaptığı konuşmada, Avrupa ülkelerini eleştirdi.

Bu ülkelerin artık ne Türkiye'ye ne de bir başka millete söyleyecek sözleri kaldığını kaydeden Erdoğan, "Tüm itibarlarını, inandırıcılıklarını yitirmişlerdir. Biz demokrasiyi, insan haklarını, özgürlükleri onlar istediği için değil, kendi vatandaşımız buna layık olduğu için savunuyoruz. Biz demokrasiye yaklaştıkça onlar uzaklaşıyorlar. Daha da vahimi Türkiye'ye her yolu ve yöntemi kullanarak saldırıyorlar ama şu gerçeği de hep birlikte görüyoruz. Tüm saldırılara rağmen biz ayakta kaldıkça onların gücü, nefesi tükeniyor." diye konuştu.

Bir asır önce Osmanlı için "Hasta adam" denildiğini hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugünün hasta adamı kim biliyor musunuz? Avrupa Birliği. Ekonomisi küçülüyor, borcu artıyor, ticaret hacmi daralıyor. Şimdi bak, çok enteresan... Şu anda Avrupa Birliği üyesi komşumuz Yunanistan... Almanya'nın ona verdiği para ne biliyor musunuz, 400 milyar avro. Türkiye'nin böyle bir derdi var mı? Yok. Elhamdülillah. IMF'e borcumuz var mı? Yok. Geldik, 23 milyar dolardı, 2013'te bunu sıfırladık. Merkez Bankasının rezervi 27,5 milyar dolardı şimdi elhamdülillah 106-107 milyar dolar. Biz yürüyoruz, biz büyüyoruz. Ekonomiyle, vizeyle, ticaretle tehdit edenler önce dönüp kendilerine baksınlar. Eğer bunu yapabilirlerse işte o zaman kimin kime ihtiyacı olduğunu daha iyi anlayacaklar."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin önünde bunların duramayacağını kaydederek, "Şu anda G20 üyesi miyiz? Yani dünyanın en büyük 20 ülkesinden biri olduk mu? Şimdi hedef, ilk 10. Buna hazır mıyız? Şimdi Kartal'dan öyle bir mesaj verelim ki onlara, dünyayı yerinden oynatalım." diye seslendi.

"Kartal büyük Türkiye için 'evet' diyor mu?", "Kartal güçlü Türkiye için 'evet' diyor mu?", "Kartal, müreffeh Türkiye için 'evet' diyor mu?", "Kartal istikrarlı Türkiye için 'evet' diyor mu?" şeklinde kalabalığa soran Erdoğan, mitinge katılanlardan "evet" yanıtı aldı.

Erdoğan, yarın oylanacak anayasa değişikliğiyle Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık makamlarını birleştirerek daha etkin bir yürütme gücüne sahip olacağını ifade etti.

- "Bu mesele ülkemizin ve milletimizin bir beka meselesidir"

Katılımcılara CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir radyo programında söylediği, "Halk seçti cumhurbaşkanını, başbakan da başkası oldu. Cumhurbaşkanı başka bir partinin genel başkanı, başbakan da başka bir partinin genel başkanı. Asıl kavga o zaman çıkacak. Asıl onu düşünmek lazım..." şeklindeki sözlerini dinleten Erdoğan, "Kılıçdaroğlu, işte bunu anlatıyorum. Bu sıkıntı olmasın diye ne yapıyoruz? Başbakanlıkla cumhurbaşkanlığını birleştiriyoruz. Anladın mı Kılıçdaroğlu? Ama zor anlarsın. Çünkü sen İstanbul'da belediye başkan adayıyken Kağıthane'ye ne demiştin? Kağıttepe. İstanbullu bunu iyi bilir. Anlamaz. SSK Genel Müdürüyken, sizler iyi bilirsiniz, o hastanelerimizin hali neydi? İlaçlarımızı alabiliyor muyduk? Şimdi böyle bir derdimiz var mı? Nereden nereye. Daha iyi olacak inşallah." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun "Cumhurbaşkanı parlamentoyu feshedebilecek" şeklindeki sözlerini hatırlatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Parlamentoyu fesih yetkisi yok, yalan söyleme, dürüst ol. Ancak seçimlerin yenilenmesi kararını verebilir. Fakat durup dururken bir cumhurbaşkanı niye seçimlerin yenilenmesi kararını versin ki? Çünkü böyle bir karar verildiği zaman kendisi de seçime gidecek, Meclis de seçime gidecek. Anlatabiliyor muyum? Dolayısıyla buna niye gerek olsun ama artık yalancının mumu yarın saat 5'e kadar yanacak. Ondan sonra söylüyor. Şimdi bundan sonra ilk seçimde yeni sistemle önümüze iki sandık gelecek. Birinde cumhurbaşkanı seçimi yapılacak, bir diğerinde parlamento seçimi yapılacak. Kardeşlerim hep söylüyorum, bu mesele sıradan bir parti meselesi değildir. Bu mesele ülkemizin ve milletimizin bir beka meselesidir. Daha güçleneceğiz. Türkiye'nin koalisyonlu günlere geri dönmeye tahammülü yok. Bunun son tecrübesini 7 Haziran 2015 seçimlerinde yaşadık. 7 Haziran seçimlerinde hiçbir parti tek başına iktidar olabildi mi? Olamadı. Ne oldu? Haftalarca hükümet kurma çalışmalarından netice alamadık. Baktım ki olmuyor dedim ki 'Erken seçim.' Onun üzerine 1 Kasım'da erken seçime gittik. Allah'a hamd olsun milletimiz ferasetiyle konuştu ve sandıklardan tek partiyi, AK Parti'yi iktidara getirdi. Ana muhalefetin bölücü terör örgütünü siyasi uzantılarını iktidara taşımak için nasıl çırpındığını unutmadık. Terör örgütlerinin meydanı boş bulduklarını düşünerek tüm güçleriyle ülkemizin üzerine nasıl saldırdıklarını unutmadık. Yatırımcıların nasıl tereddüde düştüklerini unutmadık. 15 Temmuz darbe girişimi de bu fotoğrafın bir parçasıdır. Bütün gerçekler ortadayken, hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam etmemiz mümkün değildir."

Birilerinin "Şimdi böyle bir değişikliğin ne gereği vardı?" dediğini aktaran Erdoğan, "Asıl şimdi bu reformun tam zamanıdır. Aslında geri de kaldık. Keşke bu sisteme 1970'li yıllarda geçip, o dönemin acılarını ve arkasından gelen darbeyi yaşamasaydık. Keşke bu sisteme 1990'lı yıllarda geçip o ağır kayıplara maruz kalmasaydık. Keşke bu sisteme 2007 yılındaki anayasa değişikliğiyle veya 2014'teki ilk seçimle birlikte geçebilmiş olsaydık ama şartlar el vermedi, olmadı. Dolayısıyla şimdi tam zamanıdır. Hiç değilse 2023'e kadar olan 6 yılımızı ve sonrasını inşallah kurtarmış olacağız." diye konuştu.

(Sürecek)


Yorumlar