Bordo berelilerin darbeye direnişi film oluyor

15 Temmuz'da darbeye direnen bordo bereli komutanın eşini canlandıracak olan oyuncu Yeşim Salkım, "Ben AK Partili bir kadın değilim. 15 Temmuz'u anlatırken önemli olan ideolojiler ya da düşünceler değil, vatandır. Vatan söz konusuysa gerisi teferruattır." dedi.

Yeşim Salkım, "Bordo Bereliler 15 Temmuz Kan Uykusu" filminde, yakın arkadaşı Orhan Kılıç ve kızı Gizem Salkım'la oynamaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

Salkım, rolü heyecanla kabul ettiğini belirterek, "Ülkede çok karışık şeyler oluyor, güneydoğuda, doğuda, kuzeyde, Irak, Suriye gibi yerlerde çok acı şeyler yaşanıyor. Askerlerimizi bekleyen eşleri, anneleri, yavukluları, sevdikleri, yetim kalan çocukları var, o kadınlardan birini oynamayı çok istedim. Bu yüzden rolü kabul ettim." açıklamasında bulundu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında tatilde olduğunu ifade eden Salkım, şunları anlattı:

"O gece yanımda eski eşim ve çocuklarım vardı. Yemekten çıkmıştık, küçük kızım Ada'nın elini tutmuş, keyifle evime gidiyordum. Telefonum çaldı hatta erkek kardeşim ve eşi vardı. Nerede olduğumu sordular, eve doğru gittiğimi söyledim. Kardeşim bana, 'Hemen güvenli bir yere gir televizyonu aç, darbe oluyor' dedi. Hayatımda hiç o kadar korktuğumu hatırlamıyorum, elim ayağım kesildi. 'Saçmalamayın, ne darbesi?' dedim, 'Gerçekten, şu an Boğaz Köprüsü'nü ele geçirdiler' dedi. Çok samimi söylüyorum büyük bir korku yaşadım. Çünkü ben 1980 darbesini yaşamış biriyim, çocuktum, 10 yaşındaydım çok büyük bir şoktu."

Salkım, telefon konuşması sırasında kızı Ada'nın ağlamaya başladığını, "Anne askerler insanları mı öldürüyor? Ama şimdi onların kılıçlarının ucu kan olur." dediğini aktararak, sabaha kadar "Allah ülkemizi korusun" diye dua ettiğini kaydetti.

Darbe girişimi sırasında yaşananlardan büyük üzüntü duyduğunu vurgulayan Salkım, "Ama bütün kalbimle söylüyorum, o gece istedim ki Cumhurbaşkanımızın uçağı sağ salim havaalanına insin, bu iş bir an önce bitsin ve temizlensin. Ben AK Partili bir kadın değilim. 15 Temmuz'u anlatırken önemli olan ideolojiler ya da düşünceler değil, vatandır. Vatan söz konusuysa gerisi teferruattır." diye konuştu.

"Türkiye standartlarının bir tık üstünde bir film olacak"

Oyuncu Orhan Kılıç ise, filmin oyuncu kadrosunu, yönetmenini ve senaryosunu beğendiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Yönetmenimiz Harun Berdo çok istekli. Herkes istediklerini gerçekleştirebilirse eğer Türkiye standartlarının bir tık daha üstünde bir aksiyon filmi çekmiş olacağız. Ben bir tim komutanı, bordo bereli Mehmet karakterini canlandıracağım. Bu sanıyorum, Mehmet adlı bir karakteri 10. kez canlandırışım. Yeşim hanım eşim rolünde. Romantizm tabii ki olmazsa olmazımız ama filmin içinde 15 Temmuz da var."

Filmde canlandıracağı karakterin yurt dışı operasyonlarında görev alan bir bordo bereli olduğu bilgisini veren Kılıç, "Ben drama eğitimi almış bir karakter oyuncusuyum. İçi dolmamış rolleri değil derdi olan, genelde güçlü karakterleri oynamayı tercih ediyorum." ifadelerini kullandı.

"Askerimize karşı oyun kuranları anlatacağız"

Kılıç, filmde canlandıracağı karakter hakkında şu değerlendirmede bulundu:

"Mehmet, timle araziye çıkıyor, bizim arazimiz tabii ki Suriye gibi yerler. Yapması gereken şeyler var ama biz filmde esas olarak, askerlerimiz oralarda oyun kurmaya çalışırken, kendi topraklarımızdan, karargahlardan nasıl bize karşı oyunlar kurulduğunu anlatacağız. Film zorlama bir film değil, şu an yapılan şeyleri görünce 'Demek öyleymiş ki, bazı şeyler istediğimiz gibi olmuyormuş' diye düşünüyor insan. Bizim askerimiz bir yere giderken, başkalarını haberdar edenler, hainler varmış. Şu an net olarak görüyoruz bunları. Filmde bunları anlatacağız."
Bordo berelilerin dünyanın sayılı askerlerinden olduğunu söyleyen Kılıç, rolüne hazırlanırken Türk ordusuna daha çok saygı duyduğunu, daha önceki çalışmalarından da konuya hakim olduğunu dile getirdi.

Kılıç, 15 Temmuz'a dair birçok film çalışması olduğuna değinerek, şu yorumu yaptı:

"Ben çok aksiyon filmi çektim. Dünyada filme çekilmemiş hikaye yoktur neredeyse ama anlatım farklılıkları vardır. Aynı hikayeyi başka başka kişilerden dinlersin ama birinin anlatımı sana dokunur. Buna yönetmenin gözü, oyuncuların kabiliyetleri girer. Beylik lafları sevmiyorum ama 15 Temmuz'u bir de biz anlatalım, görsünler diyorum."

Darbe girişimi sonrası nedenlerine dair birçok görüşün ileri sürüldüğüne dikkati çeken Kılıç, "En çok hükümete yükleniliyor. Ben konuya böyle bakmıyorum. Ortada bir şey varsa bu herkese yöneliktir. Devlet her zaman kendini temizler, Türkiye bence şu an bunu gösteriyor. Türk devlet geleneğinde benzer olaylar hep olmuştur, baki kalan Türk devleti olmuştur. Bu inançta bir insan olduğum için belki bu roller bana geliyor. Biz 15 Temmuz'u siyasi yönden değil, ülkesini her durum ve şartta devleti ve milleti için seven askerlerimizin nelere katlandığı üzerinden anlatacağız." dedi.

"Filmi en çok şehit veren ilimizde çekeceğiz"

Filmin yapımcılarından Oğuz Sözen de, bordo berelilerle ilgili bir film yapmaya ocak ayında karar verdiklerini, darbe girişimi yaşanınca da 15 Temmuz'u filme dahil ettiklerini kaydederek, "İki olayı birleştirmek istedik çünkü ülkemiz adına unutulmaması gereken, gerçekten zor bir süreçten çıktık." şeklinde konuştu.

Yapımcı Erdoğan Yaprak ise, Metronom Film'in yapımcılığını üstlendiği filmin ön çalışmasının 6 aydır sürdüğünün altını çizerek, şunları dile getirdi:

"Filmi, ülkemizde en çok şehit veren yer Osmaniye'de çekeceğiz. Geniş kapsamlı ve titiz çalışıyoruz. Çekimler 1 Ekim'de başlayacak, planladığımız gibi giderse 2017 ocak ya da şubat ayında filmimizin vizyona girmesini ve festivallere katılmasını arzu ediyoruz."