BM'nin 'ölmek üzere' dediği Zaza dili yeniden diriliyor

BM tarafından 'yok olmak üzere olan diller' kategorisinde değerlendirilen Zaza dili yeniden dirilmeye başladı. Özellikle son yıllarda bu alanda yapılan çalışmalar dikkat çekiyor. Merkezi Bingöl olan Zaza dili için buradaki üniversite aracılığıyla son birkaç yıl içinde çok sayıda sempozyum, konferans gerçekleştirildi. Son olarak hafta sonu Bingöl Üniversitesi'nde yapılan konferansta konuşmacılar, Zaza dilinin yeniden yürümeye başladığını söyledi.

Google Haberlere Abone ol
BM'nin 'ölmek üzere' dediği Zaza dili yeniden diriliyor

Sonhaberler | Haber Merkezi

Birleşmiş Milletler tarafından 'yok olmak üzere olan diller' arasında gösterilen Zaza dilinin yeniden yürümeye başladığı belirtiliyor. Son yıllarda yapılan çalışmalar, halkın yoğun ilgisi sayesinde Zaza dili ve edebiyatının yeniden canlanmaya başladığı belirtiliyor. Kısıtlı imkanlara şu ana kadar yapılan araştırmalarda dilin tarihçesi ve yazılı kaynakları ortaya çıkarılmaya çalışıldı. Ortaya çıkarılan eserler bu dili konuşanlar ve ilgi gösterenlerin beğenisine sunulmaya başladı. Özellikle Bingöl Üniversitesi bünyesinde yapılan çalışmalar dikkate değer. 

Bingöl Üniversitesi’nin kuruluşunun 10. yıl etkinlileri kapsamında “Zaza Tarihi ve Edebiyatı” paneli düzenlendi. Üniversitenin kongre merkezinde 12 Mayıs Cuma günü düzenlenen panele Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünde görevli Abdullah Demir, Araştırma Görevlisi Murat Alanoğlu, Öğretim Görevlisi İbrahim Dağılma ve Şair Hasip Bingöl katıldı.

Çapakçur Gazetesi'nde yer alan habere göre ‘Zazaların Menşei, Göç Hareketleri ve Kurmuş oldukları beylikler’ başlıklı tebliğini sunan Abdullah Demir, Zazaların büyük bir coğrafyaya dağıldığını ve birçok yerde beylikler kurduğunu söyledi. Demir, “her ne kadar tarihi kaynaklarda ‘Zaza’ kelimesine az rastlanılsa da Zazaları, hanedanlar vasıtasıyla tanıma fırsatı buluyoruz. Eski devletlerin birçoğunun hanedanlarının ismiyle anıldıkları bilinmektedir. Buna örnek olarak Emevi, Abbasi, Eyyubi, Selçuklu, Osmanlı devletlerini gösterebiliriz. Haliyle modern çağda hanedan devletler yerine daha evrensel isimler kullanılarak yeni devletler kurulmuştur. Zaza veya Dimili adıyla tarihte ortaya çıkmış bir devlet olmasa da birçok yerde bunların kurduğu emirliklere rastlamaktayız. Ayrıca Sasani İmparatorluğu’nun Zazalar tarafından kurulduğu bilinmektedir” dedi.

ZAZA KELİMESİNİN GEÇTİĞİ İLK YAZILI KAYNAK

Araştırma Görevlisi Murat Alanoğlu ise ‘ Osmanlı Klasik döneminde Zazalar (İdari ve İktisadi Düzen) başlıklı araştırmasında Yurtluk-Ocaklık ve Hükûmet olarak idare edilen Zaza Bölgelerinden söz etti. Alanoğlu, Mirdasî (Eğil, Palu, Çermik), Süveydî (Genç, Çabakçur, Hancuk), Dımıli (Hoy, Kotur, Salmas, Gerger, Sökmenabad, Urmi), Zerza (Uşni ve Lacan), Çemişgezek (Pertek, Sağman, Mazgirt, Kızuçan), Pazuki (Kiğı, Hınıs, Varto, Malazgirt) bölgelerinde Zazaların hüküm sürdüğünü ve bu durumun Osmanlı belgelerinde kayıtlı olduğunu aktardı. Zaza kelimesinin Dımıli, Kırd, Kırmanc gibi kelimelerden daha eski olduğunu belirten Alanoğlu “ 1653’te Evliya Çelebi Lisan-ı Zaza ifadesini kullanıyor. Yine 1770 tarihli Halep ŞeriyyeSicili’nde Zaza ifadesi geçmektedir. Kırd ve Kırmanc kelimeleri eski kaynaklarda geçmiyor. Kırd kelimesi ilk olarak Ehmed-i Hasi’ninMewlid’inde geçiyor “ diye konuştu.

ÖLMEK ÜZEREYKEN YÜRÜMEYE BAŞLADI

Zazaca’nın yazılı tarihinin eski olmadığını belirten Hasip Bingöl, şiir başlığıyla yayınlanmış 80 civarında Zazaca eserin olduğunu, bunların da çoğunun 2000’lerden sonra yazıldığını söyledi. Bingöl, günümüzde artık bir Zaza Edebiyatı müktesebatı oluştuğunu dile getirdi. Modern Zaza Edebiyatı’nın son 20-25 yılda meydana geldiğini vurgulayan Öğretim Görevlisi İbrahim Dağılma da Zaza dilinde 60 civarında hikâye ve 25 civarında romanın yazıldığını söyledi. Zaza Dili’nde yazma konusunda geç kalındığını belirten Dağılma “ Zazaca son yıllardaki eserlerle birlikte emekleme döneminden yürüme dönemine geçmiştir” dedi. 

Yorumlar