MHP aday tanıtım toplantısı başladı
MHP'nin, 24 Haziran'da yapılacak Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Seçimi için seçim beyannamesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından Ankara Spor Salonu'nda açıkladı.
MHP'nin, 24 Haziran'da yapılacak Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Seçimi için seçim beyannamesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından Ankara Spor Salonu'nda açıkladı.
"CESUR HEDEFİNİZLE TÜRK MİLLETİ'NE GÜVEN
VERİYORSUNUZ"
Kürsüye gelen ve bildirgeyi okumaya başlayan Bahçeli'nin
açıklamalarından satır başları şöyle:
"Ne mutlu ki muzaffer günlere, huzurun şafağına 28 gün varken bir araya geldik. Gururla söyleyebilirim ki, Türk ve Türkiye sevdalıları kınındann çıkmış kılıç gibi parlıyor. Cesur hedeflerinizle Türk Milleti'ne güven veriyorsunuz. Sizler azı, çok, gediği, tahkim için mücadele ediyorsunuz. Ecdadın emanetleri omuzlarımızda geleceğe yürüyoruz. Vatanımız Türk, milletimiz Türk, devletimiz Türk.
Seçim beyannamemizi takdim için burada toplandık. Şu anda televizyonları başında bizleri izleyen aziz vatandaşlarımı şükranla kucaklıyorum. Ayırmadan, farklı görmeden milletimin tüm evlatlarını bağrıma basıyorum. Seçimlerin ülkemize, partimize, devletimize hayırlı olmasını diliyorum. Hepiniz hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz.
"BİZ DALIMIZDAN KOPMADIK, SAVRULMADIK"
Değerli vekil adayı arkadaşlarım, elmanın göbeğinde gizlenen tohumi
bir elma bahçesidir. Bu tohum kayaya denk gelirse çıkmaz. Yıllardır
ne badireler atlattık, önümüze kaya çıksa da ittirerek filizlenmeyi
bildik. Dağları yerinden oynatmak, kuvvetten önce, inanç işidir.
Denizimizde yaşayıp, dereleri ile övünenlere gülüp geçtik.
Hilalimizin altında sinsi sinsi, yıldız iddiasında olanlar çıktı,
sabrettik. Geveze dilleri ile beyhude yere konuşanlara değil,
susup, temiz bakanlara itibar ettik. Nereye gideceğimizi, ne
yaptığımızı, ne yapacağımızı da biliyoruz. Biz dalımızdan kopmadık,
savrulmadık. Tereddüt göstermedik, aksi olsa sözümüzü kesmekle
kalmaz, ömrümüzü kırparlardı. Hayat hakikat olduğu sürece, müreffeh
günlere inancımız zayıflık göstermeyecektir.
"İŞTE MİLLİYETÇİ HAREKET, İŞTE FAZİLET, İŞTE ADAM GİBİ
ADAMLIK"
Birileri açısından imkansız gibi görülen tarihsel yolculuğumuz
başta kurucumuz Türkeş Bey ve ülküdaşlarımızın mücadelesi ile
bugünlere ulaşmıştır. İşte Milliyetçi Hareket, işte fazilet, işte
adam gibi adamlık. Şimdi soruyorum sizlere, başarmaya var mısınız?
Zaferlere hazır mısınız? Oyunları bozacak mısınız? İhanetleri,
ithamları 24 Haziran'da ezip geçecek misiniz? Başkaları gibi
irademiz hipotekli değildir, zincirli değildir.
Gördüğümüz gibi oluruz, olduğumuz gibi de görürüz. MHP, Türkiye'nin faydasına olmadığı hareket karşısında tek başına da olsa karşı durmuştur. Geçmişimizdir tanıktır. Bizim safımız Türk Milleti'dir. Bizim yönümüz Türk İslam Dünyası'dır.
"GÖNÜLLERİMİZDE KIZIL ELMA VAR"
Büyük bir ülkemiz var, gönüllerimizde kızıl elma ülküsü var.
Türklük boynu bükük durmasın, yüce dinimiz İslam sönmesin,
horlanmasın düşüncesindeyiz. Türkiye'nin aç hürler, tok esirler
olmaması için çabalıyoruz. Daha huzurlu, daha gelişmiş, daha
yükselmiş bir Türkiye'nin arayışı içerisindeyiz.
Ülkülerimizin yörüngesinden çıkmayacağız. Yorulduk, dinlendik, ama yolumuzdan çıkmadık. Kaygımız belliydi, kavgamız haklıydı. Ülkücü doğduk, ülkücü yaşadık, ülkücü ölmeye de and içtik. Karşımıza geçip 'zindan' dediler, 'vatan sağ olsun.' dedik. İdam dediler, 'Allah'ın takdiridir' dedik. Gelişmeler karşısında ne mahrur olduk, ne de mahçup. Dile kolay, 40 yılı onca kumpas, saldırı ve tezgaha rağmen yaşadık. Destan destan yükseldik. Önümüzde yeni ve tarihi bir imtihan vardır.
İstiklalimize pranga vurmaya çalışan faydasız güruh, Cumhur İttifakı'na kaybedecektir. 24 Haziran seçimleri cumhuriyet tarihinin en kritik seçimine tekabül edecektir. 24 Haziran'a hazır mısınız? Cumhur İttifakı için mücadeleye var mısınız? MHP'yi eritmeye çalışan alçaklara şamarı indirmeye hazır mısınız? Mesaj açıktır, hepinizden Allah razı olsun. Varlığınız dosta güven, düşmana korku salıyor. Hainler saklanacak, kaçacak delik arıyor.
"24 HAZİRAN TÜNELDEN ÇNCEKİ SON ÇIKIŞ"
24 Haziran Türkiye'nin tünelden önceki son çıkışıdır, kader anıdır.
Milliyetçi ülkücü hareket, ülkemizin yönetiminde artık tam söz
sahibi olacaktır. Siyaseti kullanıyorlar, işbirlikçilerini
tembihliyorlar, ekonomik tetikçilerini devreye sokuyorlar.
Etrafımızı sarmışlar, Türk düşmanları tedavüldedir. Sürekli
derinleşen bir operasyonla Türkiye'nin zehirlenmesi
hedeflenmektedir.
Sanal darbe davaları ile denediler başaramadılar, gezi olayları ile başaramadılar, çukur oyunları ile başaramadılar, 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi ile yine başaramadılar. Karanlık ve kahredici mesai hala sürüyor. FETÖ, IŞİD, PKK, DHKP-C birbiriyle paslaşarak, haçlı emellerini diri tutuyor. Amaç bellidir, vatanımıza çöreklenmek, bizi birbirimize düşürmektir. 15 Temmuz'da 2 asrın en vahşi işgal girişimine maruz kaldık. Neredeyse Mondros şartlarına dönecektik. FETÖ, zalimlerin namluya sürülmüş mermisiydi.
"15 TEMMUZ'DA NETİCE ALAMAYANLAR BOŞ ANIMIZI
GÖZLÜYOR"
Kaleyi içten düşürmek isteyen küresel vandallık, iblis terör
örgütünü silah gibi kullandı. 15 Temmuz'da netice alamadı. Türk
Milleti, muazzam bir direnişle, tanklara, uçaklara göğsünü siper
etti. Vazgeçtiler mi? Asla. Rehavetimizi, boş anımızı gözlüyorlar.
Mesele milli bekamızın korunmasında düğümlenmektedir. Ya devlet
başa diyeceğiz, ya kuzgun leşe gideceğiz. Ya olacağız, ya yok
olacağız. 15 Temmuz öncesi gibi davranamazdık, böylesi bir siyaset
izleyemezdik. Siyasetimizi tekrar gözden geçirmeliydik.
Mesele vatan ve bağımsızlık meselesidir. Çarıksız kalınsa da yarınsız kalınmada, ekmeksiz kalınsa da, istiklale leke sürdürülmedi. Bakın Sakarya'ya, Dumplupınar'a aynısını göreceksiniz. Dedim ya, vatan gittikten, devlet yıkıldıktan sonra neyin siyasetini ne için yapacağız?
"ÖNCE ÜLKEM, VATANIM SONRA PARTİM DİYORUZ"
Önce ülkem, vatanım sonra partim diyoruz. Gönülleri kazanma
mücadelemizden sapma göstermeyeceğiz. Garibanın eli, mağdurun
yumruğu olacağız. MHP'yi TBMM'de çok daha güçlü, sözü geçen bir
mevkiye mutlaka taşıyacağız. Bu anlattığım tablo karşısında
Yenikapı ruhu gerçekleşmiştir. Kriz ve kaosta serin ve hızlı
kararlar almak gerekiyordu. Sistemin tıkanmaması, aktif ve faal
halde karar alması şarttı. Elimizi taşın altına koyduk, yeni bir
hükümet mimarisi ile yargının daha bağımsız, Meclis'in daha güçlü
olmasını düşündük."
Yorumlar