2017 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM (AA) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Adalet Bakanlığı, Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve HSYK bütçelerinin görüşmeleri sürüyor.

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi gibi kurumların ayrı bir oturumda ele alınması gerektiğini, bu kurumların, Adalet Bakanlığı ile ilgili, ilişkili, bağlı kuruluş olmadıklarını söyledi.

CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel, bugün bir kriz tehlikesinden bahsediliyorsa, bunun nedeninin sadece dış konjonktüre, alınan ekonomik kararlara bağlanamayacağını belirtti.

Eğer krizden çıkılacaksa, bunun yolunun sadece sürekli teşvikleri artırmak, vergi afları çıkarmak olmadığını vurgulayan Temizel, "Öncelikle Türkiye'nin evrensel hukuktan uzaklaşmasına neden olan düzenlemelerden vazgeçilmesi, hukuka güvenin yeniden tesis edilmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bu sabah yayınlanan KHK ile kıyılardaki tersanelere 20 yıllığına verilmiş irtifak haklarının 49 yıla çıkarıldığına dikkati çeken Temizel, "Bunun neresinin darbe teşebbüsüyle ilgisi var?" diye sordu.

Çocuk istismarının dünyanın her yerinde suç olduğunun altını çizen Temizel, şunları söyledi:

"Çocuk istismarı suçunun davul zurnayla işlenmesiyle şiddet kullanılarak işlenmesinin arasında hiçbir fark yoktur. Bu suçu işleyenler asla cezasız kalmamalıdır. Çocuk istismarı tanımını yerine oturtmak ve yaptırımlarını yaşama geçirmek zorundayız. Çocuğu taciz eden suç işlemiştir. Bu toplum bunu yok edene kadar bu cezalandırmaları yapmak zorundadır. Kesinlikle bu suçu, bırakın meşrulaştırmayı, çağrıştıracak bir düzenlemeye bile tahammül yoktur. Adalet, binalarda dağıtılmıyor. Adalet, bağımsız yargıda ve vicdanlarda dağıtılıyor."

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, erken yaşta evlenenlerle ilgili önergenin sadece komisyona geri çekilmesinin yeterli olmayacağını, bu düzenlemenin tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini belirtti.

Aksu, Başbakan Binali Yıldırım'ın konuyla ilgili bugün yaptığı açıklamayı önemsemekle beraber yeterli olmadığını düşündüklerini ifade etti.

Devlete nüfuz etmiş FETÖ mensuplarının kuşkusuz ihraç edilip, cezalandırılması gerektiğini dile getiren Aksu, "Ancak dikkat çekici şekilde hep alt düzeyde hizmetli, memur kişiler ihraç ediliyor ama hiç üst düzey yapı içinde olanlarla ilgili ihraç göremiyoruz. Toplum vicdanında 'odacıyla, kapıcıyla uğraşılıyor ama tepe noktadaki siyasi ve bürokratlara dokunulmuyor' gibi bir algı var." diye konuştu.

- "KHK ile getirebilirsiniz, endişe ediyoruz"

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, AK Parti döneminde "suçlarda müthiş bir artış olduğunu" savunarak, suçları üreten ortamın iyileştirilmesi konusunun ele alınması gerektiğini söyledi.

AB'den Türkiye'ye gelen eleştirilerin ciddiye alınmasını isteyen Bekaroğlu, "Sürekli Yenikapı ruhundan bahsediyorsunuz ama bu ruhu terkeden sizsiniz." dedi.

OHAL ile ilgisi olmayan konularla hakkında KHK çıkarılmaya başlandığını belirten Bekaroğlu, "Korkarım, bugün geri çektiğiniz erken evliliklerle ilgili düzenlemeyi KHK ile getirebilirsiniz, endişe ediyoruz. Çünkü bunu rektör seçimleriyle ilgili yaptınız." diye konuştu.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, 15 Temmuz darbe girişiminin bir işgal teşebbüsü olduğuna işaret ederek, bu teşebbüste yer alanların hepsinin adalet önüne çıkarılıp en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini bildirdi. Ancak masum insanların ayırt edilmesi gerektiğini dile getiren Kalaycı, "Hükümetten, terör örgütlerinin kökünü kuruturken suçluyu, suçsuzu birbirine karıştırmamaları beklentimiz var." dedi.

Kalaycı, "15 Temmuz darbe girişiminin sevk ve idare edenler kimler? İdare kadroda kimler var. Yurt sulh konseyini hiç ağzınıza almıyorsunuz, bu melanetin kadrosunda kimler yer alıyor? Bunu milletimiz ne zaman öğrenecek? Polise, memura, hakime güç yetiyor da niye siyaset ayağına girilmiyor, üzerine gidilmiyor. Yüksek mevkilerdekilere niye sıra gelmiyor?" sorularını yöneltti.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır, 1982 ihtilal Anayasası'nın değiştirilmesi, güncellenmesi, çağın gereksinimlerine ve insan odaklı bir hale getirilmesinin öncelikli ve en önemli ihtiyaç olarak göründüğünü belirtti.

Anayasayla ilgili tüm partilerin değişmesi gerektiği yönünde beyanlarının bulunduğunu anımsatan Çakır, "Toplumun bu alanda beklentisi artmıştır. Bu konu seçim malzemesi olmaktan çıkarılıp gerçekleştirilmelidir. Anayasada ve yasalarda yapılan kısmi değişiklikler pansuman tedavi şeklinde kalmış, yara iyileşmemiş, sistem zorunlu olarak bu değişikliğin yapılmasını bekler hale gelmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Çakır, FETÖ ile bağı olan tek bir kişinin yargılanmamasının düşünülemeyeceğinin altını çizerek, "Ancak hiçbir şekilde örgütle bağı olmayan tek bir kişinin de takibata alınmaması esastır. İşte hukuk bunun için vardır, var olmalıdır." diye konuştu.