Esad, sakalı izne bağladı

Suriyeli muhalifler, "“Rejim, halka yönelik baskıcı uygulamalarda bulunuyor. Bir kişi sakal bırakmak istiyorsa Suriye Vakıflar Bakanlığı’ndan ruhsat alıp bunu onaylatmak için emniyet birimlerine başvurması gerekiyor" dedi

Google Haberlere Abone ol
Esad, sakalı izne bağladı

Suriyeli muhalif gruplardan Ceyşul İslam'ın (İslam Ordusu) siyasi lideri ve başmüzakereci Muhammed Alluş, Tutuklu olan, abluka altında bulunan, işkence gören, evsiz kalan, denizlerde boğularak ölen Suriyelilerin davası için Cenevre'de olduklarını ifade etti.

Alluş, Suriye'nin BM (Birleşmiş Milletler) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Beşar el-Caferi'nin açıklamaları ve müzakerelere ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Caferi’nin doğrudan görüşmelere başlamak için başmüzakerecinin daha önceki açıklamalarını geri çekip özür dilemesi ve sakalını kesmesi yönündeki açıklamalarına dikkati çeken Alluş, "Rejim, halka yönelik baskıcı uygulamalarda bulunuyor. Bir kişi sakal bırakmak istiyorsa, Suriye Vakıflar Bakanlığı'ndan ruhsat alıp bunu onaylatmak için emniyet birimlerine başvurması gerekiyor. Benim Vakıflar Bakanlığı tarafından 'sakal bırakma' ruhsatım var. Vakıflar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı görevlileri arasındaki çelişkiye bakın." dedi.

Cenevre'ye "halkın davasını" savunmaya geldiklerini ifade eden Alluş, "Tutuklu olan, abluka altında bulunan, işkence gören, dünyanın her yerinde evsiz kalan, denizlerde boğularak ölen Suriyelilerin davası için buradayız. Dini bir vecibe olduğuna inanmamıza rağmen buraya sakalımızı değil, ailemizi, evlatlarımızı ve Suriyelileri savunmaya geldik." diye konuştu.

Rejimin, insanların özel hayatlarına müdahale etmeye alışkanlık haline getirdiğini ileri süren Alluş, "Caferi ve onun gibilere artık bu dönemin sona erdiğini, artık istediklerini dayattıkları halk üzerinde bir otoritelerinin kalmadığını belirtmek istiyorum. Hala sizin talimatınızla hareket eden kölelere emredebilirsiniz ancak biz özgür bir döneme adım attık ve sizin bu dönemde sözünüz geçmiyor, ne olursa olsun geçmeyecek." ifadelerini kullandı.

Müzakere sürecine ilişkin Alluş, Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu heyetin, kanı durduracak, ilkeleri korunarak devrimi hedeflerine ulaştıracak bir çözüm bulunması konusunda olumlu olduğunu belirtti. Görüşlerini belirttikleri yazılı bir belge sunduklarını ifade eden Alluş, gerçek bir geçiş sürecine ulaşılana kadar, meclisi ve cumhurbaşkanlığını yönetecek "tam yetkili geçiş yönetimi heyeti"nin kurulması için BM kararlarının uygulanmasını istediklerini kaydetti.

"REJİM ÇÖZÜM İSTEMİYOR"

"Rejim Suriye'de yürütülecek bir çözüm istemiyor" diyen Alluş, "Rejim sunduğu belgede adeta halkın talep ettiği çözümlerin uygulanmasını istemediğini söylüyor ve müzakere çerçevesinde olmayan konuları ileri sürüyor." dedi.

BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'dan görüşlerini Esed rejimine iletmesini talep ettiklerini ifade eden Alluş, muhaliflerin çözüm önerilerinin net olduğunu ve bunun tam yetkiye sahip, yeni anayasayı hazırlayacak, yönetimdeki geçişi takip edecek bir geçiş heyeti kurulmasını kapsadığını söyledi. Alluş, Esed rejiminin tasavvurunun kendilerininkinden tamamen farklı olduğunu vurguladı.

Alluş, "Matematiksel hesap yapmıyoruz. Hükümetle sen bir koltuk al, bana bir koltuk ver veya sen iki al, ben bir alayım gibi bir pazarlık yapmıyoruz. Biz, bir çetenin 50 yıldan beri susturma, terör ve hapishaneleri doldurarak, devleti, kurumlarını ve hükümeti ele geçirmesi konularını ele alıyoruz." diye konuştu.

Cenevre-2 Konferansı'nın olumsuz insani muameleler ve Rus saldırıları nedeniyle başarısız olduğunu kaydeden Alluş, şimdi ise Rusya'nın bir çeşit esneklik göstererek uçaklarının bir kısmını geri çektiğini, bazı yerlerde sonlandırılan hava saldırılarının hala bazı bölgelerde sürdürüldüğünü ifade etti.

"SADECE SİVİLLER ETKİLENİYOR"

Alluş sözlerine şöyle devam etti: "Rakka'da öldürülenler Suriye halkı. DAEŞ karargahları ise iyi durumda ve saldırıya uğramadı. Bunun yanı sıra biz de dahil olmak üzere ÖSO ve bünyesindeki gruplar Halep'in kuzey kırsalındaki bazı köyleri kontrol altına aldık. Ne Rusya ne de uluslararası koalisyon bunu yapabildi. Suriye halkı, Suriyeli gruplar ve ÖSO DAEŞ'i yenecektir. Uluslararası koalisyon ve Rusya sadece sivillerin başına bela açıyor."

Muhaliflerin insani taleplerine de değinen Alluş, Esed rejiminin kendi kontrolündeki bölgelerde bulunan lise ve üniversite öğrencileri ile memurları gözaltına aldığını sonra da söz konusu kişileri BM'ye teslim ederek, yeni bir grubu serbest bıraktığı imajını vermeye çalıştığını ifade etti.

"REJİM GIDA SİLAHINI KULLANIYOR"

Alluş, Suriye'de çatışmaların sonlandırılması anlaşmasının "gıda karşılığı uzlaşı ilkesine dayandığını ve bunun bir savaş suçu olduğunu" belirterek, "Esed insanlara diz çöktürmek için gıda silahını kullanıyor. Bu başlı başına bir suçtur. BM ve uluslararası toplumdan, öncelikle Rusya'ya baskı yapmasını istiyoruz." şeklinde konuştu.

Rejimin, görüşmelere dışişleri bakanı ve görevlilerini göndermekle, çözüm istemediğini ortaya koyduğunu dile getiren Alluş şunları kaydetti:

"Dışişleri Bakanlığı Suriye'de bir karar mercii değildir. Rejim, bununla vakit kazanmaya ve dengeleri sağlamaya çalışıyor. Rejim gerçek anlamda bir çözüm isteseydi görüşmelere üst düzey güvenlik yetkilileri ve komutanları gönderirdi. Bu görüşmeler devam edecek, biz iyi niyet göstererek görüşmelere katıldık. Ama henüz talep ettiğimiz insani uygulamalar hala gerçekleştirilmedi. Bizler üzerimize düşeni yaptık ve geçiş süreciyle ilgili görüşümüzü ilettik. Bundan sonra sıra BM'dedir." dedi.

Rusya'nın kısmen Suriye'den çekilmesine ilişkin soruya Alluş, kendileri açısından olumlu bir adım olduğunu ancak Rusya'nın bölgeye geri dönmek istediğini kaydederek, "Rusların Suriye'ye girişleri düşmanca bir tutumdu. Ülkede onlarca katliam yaptılar. Rus saldırılarında 67 okul yıkıldı, hastaneler, tıp merkezleri hedef alındı, on binlerce kişi bölgeden göç etmek zorunda kaldı. Birçok köyü yok ederek bazı bölgeleri de abluka altına aldılar." ifadelerini kullandı.

RUSYA'NIN ÇEKİLMESİDE MALİYET ETKİLİ OLDU

Rusya'nın Suriye'den çekilmesinde maliyetin etkili olduğunu savunan Alluş, "Bu çekilmeden ziyade bir manevradır. Suriye'de onları istemiyoruz." dedi.

Alluş, yürürlüğe giren kısmi ve geçici ateşkesle ilgili olarak da şunları aktardı:

"Muhalifler siyasi çözüm konusunda esnek davrandı. İlk olarak rejim, siyasi sürecin başarıya ulaşmaması için engeller çıkardı. Bu süreçte, muhalifler, rejim ve başkaları tarafından yapılan ihlallere karşı cevap verme hakkına sahiptir. Muhalifler, rejimin ilerlemek istediği bazı stratejik bölgeleri koruyor."

Beyoğlu, İstiklal Caddesi'nde dün gerçekleştirilen canlı bomba saldırısını kınayan Alluş, "Bölgenin güvenliğini sarsmak isteyen düşmana karşı Türk kardeşlerimizin yanındayız" diye konuştu.

Yorumlar