İstanbul'a gelen meyve sebzenin yüzde 70'i kayıt dışı dağılıyor
Antalya’dan, Türkiye’nin en büyük metropolü İstanbul’a meyve sebze getiren kamyoncu esnafının eylemi ile gündeme gelen İstanbul Hal’i, kayıt dışı sevkiyatın sıkıntısını yaşıyor.
Antalya’dan, Türkiye’nin en büyük metropolü İstanbul’a meyve
sebze getiren kamyoncu esnafının eylemi ile gündeme gelen İstanbul
Hal’i, kayıt dışı sevkiyatın sıkıntısını yaşıyor. Kamyoncuların
eyleminin fiyatları etkilemediğini söyleyen hal esnafı, asıl
sorunun İstanbul’a getirilen yaş sebze meyvenin yüzde 70’inin şehre
hal üzerinden girmemesini gösterdi. Sadece yüzde 30’luk miktarın
kayıtlı olarak haller üzerinden piyasaya sürüldüğünü belirten
İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi Muhittin Baran, hal esnafının
en fazla yüzde 8 komisyon ile çalışabildiğini, ancak kamuoyunda
yüksek fiyatlar nedeniyle kendilerinin sorumlu tutulmasına tepki
gösterdi.
İstanbul’daki şehir içi trafik yoğunluğunun azaltılması için TEM
Otoyolu ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü kullanan ağır vasıtalara
sınırlama getirilmesi uygulamasının gevşetilmesi yönündeki talep,
kamyoncu esnafını gündeme taşıdı. Esnaflar, Antalya ve ilçelerinden
aldıkları yaş sebze meyveleri İstanbul’a getirmeme kararı alınca
gözler fiyatları artma ihtimali olan ürünlere ve bunların satıldığı
hallere çevrildi. Kamyoncuların talepleri kabul görmedi, ancak
tartışma da bitmedi. Çünkü haldeki fiyatlar eylemden etkilenmediği
halde, esnaf istediği satışı yapamamaktan dert yandı.
Aynı zamanda halde esnaf olan İstanbul Yaş Meye Sebze ve Bostan
Komisyoncuları Derneği (İSMEYDER) Başkan Yardımcısı Muhittin Baran
kamyoncuların taleplerinden daha öte, İstanbul’a getirilen
ürünlerin kayıtsız olarak dağıtılmasından dert yandı. Hallerde
ürünlerin üretici tüketici arz talep dengesine göre belirlendiğini
anlatan Baran, fiyat artışlarının müsebbibi olarak kendilerinin
bilindiğini ancak bu algının yanlış olduğunu ifade etti.
Muhittin Baran, “Hallerde meyve sebzenin fiyatı önceden
belirlenmez. Anadolu’da meyve sebze için ‘Sat beni, satmazsan
satarım seni’ der. Bizler mahalle aralarındaki bakkal dükkanlarına
döndük. Çünkü malların yüzde 70’i hallere uğramadan tüketiciye
sunuluyor. Bakanlık kanun çıkardı ama hala altyapısı oluşmadı.
Tamamen iyi niyetle yapılan bu sistem eğer uygulanırsa ürün
künyesinden bütün ayrıntılarına kadar nihai tüketici ürünü kaça
yediğini bu sistem üzerinden görecek. Tam oturmada ama bu ay sonu
itibariyle bakanlık oturacağını söylüyor.” dedi.
'TÜM ÜRÜNLERDEN YÜZDE 8 KAR MARJIMIZ VAR'
Baran, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Üreticide ürün 100 lira, nihai
tüketicide niçin 1000 lira deniyor.' Biz burada meyve sebze
komisyonculuğu yapıyoruz. Bu dükkanda yaklaşık 50 üreticinin ürünü
var. Bizim burada yaptığımız bütün satışlardan en fazla yüzde 8 kar
marjımız var. Hangi fiyata satılırsa satılsın bu değişmez. Yüzde 70
oranında ürünler hale uğramayınca da gerçek bir borsa oluşmuyor. Bu
nedenle de üretici ektiği biçtiği ürünün karşılığını alamıyor,
nihai tüketici ise de pahalı tüketiyor” diyen Baran, tüketimde
fiyat artışlarının kaynağı olarak zincir marketleri gösterdi.
Baran, “Burada zincirler çok uçuk fiyatlarla ürün satıyor.
Maydanozun hal çıkış fiyatı 20 kuruşken bunu tüketici 1 buçuk
liraya tüketiyor.”
Haldeki fiyatların oluşmasının olağan şartlara ve arz talep
dengesine bağlı değiştiğini kaydeden Baran, “Geçen hafta 4 lira
olan patlıcanın bugünkü çıkış fiyatı 2 lira. Tamamen arz talep
dengesine göre oluşur. Yaş sebze meyvenin kayıt altın alınması,
tüketicinin düşük fiyata tüketmesi, üreticinin de kazanması için
bunların toptancı hallerinde pazarlanması lazım” dedi.
'KAMYONCULARIN EYLEMİ, FİYATLARI ÇOK ETKİLEMEDİ'
Antalya ve ilçelerindeki nakliyecilerin başlattığı ancak yayılmayan
eylem nedeniyle fiyatlara yansıyan bir yükselişin olmadığını
söyleyen Baran, “Bilakis o hafta fiyatlarda bir düşüş oldu.
Yükseliş gözlemlemedik. Kamyoncu esnafının da derdini anlamak
lazım. Biz önlemimizi almıştık. Türkiye’nin bir çok yerinden
İstanbul’a meyve sebze geliyor.” şeklinde konuştu
Çözüm olarak yetkililerin 3. Boğaz Köprüsü’nün hizmete girişinin
beklenmesi yönünde görüş bildirdiğini ifade eden Baran, “Nakliyece
arkadaşlardan özveri isteniyor. Burada nakliyede, ulaşımda bir çok
sorun yaşanıyor.” ifadelerini kullandı.
Haldeki diğer esnaflar da satışlarının istenen düzeyde olmadığını
belirterek ürün çeşitliliği sorunu yaşamadıklarını ancak istenen
pazarlamanın gerçekleşmemesi nedeniyle istenen malın da hale
getirilemediğini söyleyen Bekir Karabulut isimli esnaf da,
denetimin şart olduğunu aksi halde hal esnafının mağduriyetinin
devam edeceğini ileri sürdü.
2013'TE HALE GELEN MEYVE SEBZE ORANINDA YÜZDE 7,4 DÜŞÜŞ
Öte yandan, hal müdürlüğü yetkililerinin yayınladığı bültene göre
İstanbul’a 2013 yılında gelen yaş meyve ve sebze miktarında önceki
yıla göre yüzde 7,4 oranında düşüş olduğu belirtildi. 2012 yılında
toplam 3 milyon 78 bin 468 ton meyve-sebze getirilen İstanbul’da
2013 yılında 2 milyon 919 bin 730 ton meyve-sebze getirildi. Bu
verilere göre de 2013 yılında bir önceki yıla göre hallere gelen
ürün miktarında yaklaşık yüzde 5 oranında bir azalma olurken, tonaj
bazında ise 158 bin 738 ton azalma gerçekleşti. Yetkililerin
verdiği bilgilere göre bazı meyve-sebzelere ilişkin istatistikleri
şu şekilde belirlendi:
2012 yılında tonajı en yüksek olan sebzeler (Ton)
Domates 430 bin 854
Patates 239 bin 527
Salatalık 134 bin 082
Biber 124 bin 744
Kuru soğan 100 bin 141
2013 yılında tonajı en yüksek olan sebzeler (Ton)
Domates 416 bin 532
Patates 202 bin 324
Salatalık 130 bin 785
Biber 127 bin 898
Kuru soğan 98 bin 78
Tonajı en çok artan sebzeler (TON)
CİNSİ 2012 2013 FARK
Biber 124 bin 744 127 bin 898 3.154
Fasulye 67 bin 014 68 bin 879 1.865
CİHAN
Yorumlar