Balıkesir Sanayi Odası: İş dünyasının sorumluluk ve yükü ağır
Balıkesir Sanayi Odası (BSO), yerel seçimlerden önce iş dünyasına düşen sorumluluk ve yükün ağır olduğunu bildirdi.
Balıkesir Sanayi Odası (BSO), yerel seçimlerden önce iş
dünyasına düşen sorumluluk ve yükün ağır olduğunu bildirdi. BSO
tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin siyasi ve
ekonomik olarak çok önemli bir dönemeçten geçtiği belirtilerek,
önümüzdeki bir yıl içinde üç seçim yapılacağına dikkat çekildi.
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "İş dünyası, işverenler ve
yatırımcılar olarak bizlerin farklı düşünceleri, fikirleri ve
siyasi görüşleri olabilir ancak hem topluma hem de çalışanlarımıza
karşı sorumluluklarımız vardır. Böylesine hassas ve kırılgan bir
dönemden geçen ülkemizde iş dünyası, odalar ve dernekler olarak
sorumluluk bilinci içinde açıklama ve davranışlarda bulunmamız,
ülkemizin sosyal barışına ve ekonomik hayatına yapacağımız en
önemli katkılardan biridir. İş dünyası olarak, siyasi istikrar ve
ekonomik kalkınma bizler için vazgeçilmez bir unsurdur. Ekonomik
politikalar, iş dünyasının ve halkın beklentilerini şekillendirir.
Buna göre iş dünyası ya yatırım yapmaya karar verir ya da
yatırımlarını erteler. Tüketiciler de ya rahat harcama yaparlar ya
da tüketimde bulunmazlar, tasarrufa giderler. Bizim en büyük, en
temel beklentimiz ekonomik istikrarın sürmesidir. İş âlemi için en
kötü senaryo belirsizliktir. Eğer biz yarının ne olacağını
bilmezsek, önümüzü göremezsek yarına ilişkin hiçbir proje yapmayız.
Elbette ekonomik istikrarla siyasi istikrar beraber olmaktadır.
Siyasi istikrarın en temel unsurlarından bir tanesi, tek başına
gelmiş olan güçlü bir hükümettir. Özellikle 1991-2002 yılları
arasında koalisyon hükümetlerinin Türkiye'ye neler getirdiği, bu
yılların Türkiye tarihine kayıp yıllar olarak geçtiği, o yıllarda
ekonomiye, kalkınmaya harcayacağımız tüm enerjimizi siyasi
dengeleri kurmaya harcadığımız herkesin malumudur. İşadamları
olarak, yatırım yapmak için huzur, güven ve istikrar temel
beklentimizdir. Son on yılda siyasi istikrar sonucu elde ettiğimiz
ekonomik gelişme, ortaya koyulan hedeflerin gerçekleşmesi sonucu
oluşan güven ortamı ve özellikle demokratikleşme adımları sonrası
daha net olarak ortaya çıkan huzur ortamı, iş dünyası olarak
bizleri mutlu etmiştir. Türkiye bugün, siyasi olarak olduğu gibi
ekonomik olarak da tarihî bir fırsatın eşiğindedir. Sanayi
toplumunun aşıldığı, bilgi toplumuna ve ekonomisine geçildiği şu
tarihî eşikte dünyanın doğusu ve güneyi, yani gelişmekte olan
ülkeler, gelişmiş dünyayı yakalama fırsatını ele geçirmişlerdir.
Bugün gelişmiş dünyada başlayan kriz, gelişmekte olan dünyanın
büyümesiyle aşılma noktasındadır. İşte tam da bu aşamada
bulunduğumuz coğrafya, ekonomik olarak yeni bir zenginleşme
fırsatının üzerindedir. Bu topraklarda bilgiyi, teknolojiyi,
enerjiyi birleştirecek ve bütün bu coğrafyayı Türkiye'den
başlayarak kalkındıracak yeni bir kalkınma paradigmasını ortaya
koymalıyız ve bu hedefler doğrultusunda siyasal iktidar ve iş
dünyası olarak var gücümüzle çalışmalıyız." CİHAN
Yorumlar